¼º°æÀü¼­ °³¿ªÇѱÛÆÇ 1956³â
Türkçe Incil
Bölüm 1  2  3  4

 ·í±â 1Àå / Rut

1:1 »ç»çµéÀÇ Ä¡¸®ÇÏ´ø ¶§¿¡ ±× ¶¥¿¡ Èä³âÀÌ µå´Ï¶ó À¯´Ù º£µé·¹Çð¿¡ ÇÑ »ç¶÷ÀÌ ±× ¾Æ³»¿Í µÎ ¾ÆµéÀ» µ¥¸®°í ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡ °¡¼­ ¿ì°ÅÇÏ¿´´Âµ¥

1:1 Hakimlerin egemenlik sürdügü günlerde Israilde kitlik basladi. Yahudanin Beytlehem Kentinden bir adam, karisi ve iki ogluyla birlikte geçici bir süre kalmak üzere Moav topraklarina dogru yola çikti.

1:2 ±× »ç¶÷ÀÇ À̸§Àº ¿¤¸®¸á·ºÀÌ¿ä ±× ¾Æ³»ÀÇ À̸§Àº ³ª¿À¹Ì¿ä ±× µÎ ¾ÆµéÀÇ À̸§Àº ¸»·Ð°ú ±â·âÀÌ´Ï À¯´Ù º£µé·¹Çð ¿¡ºê¶ù »ç¶÷µéÀÌ´õ¶ó ±×µéÀÌ ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡ µé¾î°¡¼­ °Å±â À¯ÇÏ´õ´Ï

1:2 Adamin adi Elimelek, karisinin adi Naomi, ogullarinin adlari da Mahlon ve Kilyondu. Yahudanin Beytlehem Kentinden, Efrat boyundan olan bu kisiler, Moav topraklarina gidip orada yasamaya basladilar.

1:3 ³ª¿À¹ÌÀÇ ³²Æí ¿¤¸®¸á·ºÀÌ Á×°í ³ª¿À¹Ì¿Í ±× µÎ ¾ÆµéÀÌ ³²¾ÒÀ¸¸ç

1:3 Naomi, kocasi Elimelek ölünce iki ogluyla yalniz kaldi.

1:4 ±×µéÀº ¸ð¾Ð ¿©ÀÚ Áß¿¡¼­ ¾Æ³»¸¦ ÃëÇÏ¿´´Âµ¥ ÇϳªÀÇ À̸§Àº ¿À¸£¹Ù¿ä ÇϳªÀÇ À̸§Àº ·íÀÌ´õ¶ó °Å±â °ÅÇÑ Áö ½Ê ³â ÁîÀ½¿¡

1:4 Iki ogul Moav kizlarindan kendilerine birer es aldilar. Kizlardan birinin adi Orpa, ötekinin adi Ruttu. Orada on yil kadar yasadiktan sonra,

1:5 ¸»·Ð°ú ±â·â µÎ »ç¶÷ÀÌ ´Ù Á×°í ±× ¿©ÀÎÀº µÎ ¾Æµé°ú ³²ÆíÀÇ µÚ¿¡ ³²¾Ò´õ¶ó

1:5 Mahlon da, Kilyon da öldü. Böylece kocasiyla iki oglunu yitiren Naomi yapayalniz kaldi.

1:6 ¡Û ±×°¡ ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡ À־ ¿©È£¿Í²²¼­ Àڱ⠹鼺À» ±Ç°íÇÏ»ç ±×µé¿¡°Ô ¾ç½ÄÀ» Á̴ּ٠ÇÔÀ» µé¾úÀ¸¹Ç·Î ÀÌ¿¡ µÎ ÀÚºÎ¿Í ÇÔ²² ÀϾ ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡¼­ µ¹¾Æ¿À·Á ÇÏ¿©

1:6 Naomi, Moav topraklarindayken RABbin kendi halkinin yardimina yetisip yiyecek sagladigini duyunca gelinleriyle oradan dönmeye hazirlandi.

1:7 ÀÖ´ø °÷À» ¶°³ª°í µÎ Àںεµ ±×¿Í ÇÔ²² ÇÏ¿© À¯´Ù ¶¥À¸·Î µ¹¾Æ¿À·Á°í ±æÀ» ÇàÇÏ´Ù°¡

1:7 Onlarla birlikte bulundugu yerden ayrildi ve Yahuda ülkesine dönmek üzere yola koyuldu.

1:8 ³ª¿À¹Ì°¡ µÎ Àںο¡°Ô À̸£µÇ ³ÊÈñ´Â °¢°¢ ¾î¹ÌÀÇ ÁýÀ¸·Î µ¹¾Æ°¡¶ó ³ÊÈñ°¡ Á×Àº ÀÚ¿Í ³ª¸¦ ¼±´ëÇÑ °Í °°ÀÌ ¿©È£¿Í²²¼­ ³ÊÈñ¸¦ ¼±´ëÇϽñ⸦ ¿øÇϸç

1:8 Yolda onlara, ‹‹Analarinizin evine dönün›› dedi. ‹‹Ölmüslerimize ve bana nasil iyilik ettinizse, RAB de size iyilik etsin.

1:9 ¿©È£¿Í²²¼­ ³ÊÈñ·Î °¢°¢ ³²ÆíÀÇ Áý¿¡¼­ Æò¾ÈÇÔÀ» ¾ò°Ô ÇϽñ⸦ ¿øÇϳë¶ó ÇÏ°í ±×µé¿¡°Ô ÀÔ¸ÂÃ߸Š±×µéÀÌ ¼Ò¸®¸¦ ³ô¿© ¿ï¸ç

1:9 RAB her birinize evinde rahat edeceginiz birer koca versin!›› Sonra onlari öptü. Iki gelin hiçkira hiçkira aglayarak,

1:10 ³ª¿À¹Ì¿¡°Ô À̸£µÇ ¾Æ´Ï´ÏÀÌ´Ù ¿ì¸®´Â ¾î¸Ó´Ï¿Í ÇÔ²² ¾î¸Ó´ÏÀÇ ¹é¼º¿¡°Ô·Î µ¹¾Æ°¡°Ú³ªÀÌ´Ù

1:10 ‹‹Hayir, seninle birlikte senin halkina dönecegiz›› dediler.

1:11 ³ª¿À¹Ì°¡ °¡·ÎµÇ ³» µþµé¾Æ µ¹¾Æ°¡¶ó ³ÊÈñ°¡ ¾îÂî ³ª¿Í ÇÔ²² °¡·Á´À³Ä ³ªÀÇ ÅÂÁß¿¡ ³ÊÈñ ³²Æí µÉ ¾ÆµéµéÀÌ ¿ÀÈ÷·Á ÀÖ´À³Ä

1:11 Naomi, ‹‹Geri dönün, kizlarim›› dedi. ‹‹Niçin benimle gelesiniz? Size koca olacak ogullarim olabilir mi bundan sonra?

1:12 ³» µþµé¾Æ µ¹ÀÌÄÑ ³ÊÈñ ±æ·Î °¡¶ó ³ª´Â ´Ä¾úÀ¸´Ï ³²ÆíÀ» µÎÁö ¸øÇÒÁö¶ó °¡·É ³»°¡ ¼Ò¸ÁÀÌ ÀÖ´Ù°í ¸»ÇÑ´ÙµçÁö ¿À´Ã ¹ã¿¡ ³²ÆíÀ» µÎ¾î¼­ ¾ÆµéµéÀ» »ý»êÇÑ´Ù ÇÏÀÚ

1:12 Dönün kizlarim, yolunuza gidin. Ben kocaya varamayacak kadar yaslandim. Umudum var desem, bu gece kocaya varip ogullar dogursam,

1:13 ³ÊÈñ°¡ ¾îÂî ±×°ÍÀ» ÀÎÇÏ¿© ±×µéÀÇ ÀÚ¶ó±â¸¦ ±â´Ù¸®°Ú´À³Ä ¾îÂî ±×°ÍÀ» ÀÎÇÏ¿© ³²Æí µÎ±â¸¦ ¸ØÃß°Ú´À³Ä ³» µþµé¾Æ ±×·¸Áö ¾Æ´ÏÇÏ´Ï¶ó ¿©È£¿ÍÀÇ ¼ÕÀÌ ³ª¸¦ Ä¡¼ÌÀ¸¹Ç·Î ³ª´Â ³ÊÈñ·Î ÀÎÇÏ¿© ´õ¿í ¸¶À½ÀÌ ¾ÆÇÁµµ´Ù

1:13 onlar büyüyene kadar bekler miydiniz, kocaya varmaktan vazgeçer miydiniz? Hayir, kizlarim! Benim acim sizinkinden de büyüktür. Çünkü RAB beni felakete ugratti.›› için erkek kardesi ya da en yakin akrabasi dul esiyle evlenirdi (bkz. Yas.25:5-6).

1:14 ±×µéÀÌ ¼Ò¸®¸¦ ³ô¿© ´Ù½Ã ¿ï´õ´Ï ¿À¸£¹Ù´Â ±× ½Ã¸ð¿¡°Ô ÀÔ¸ÂÃßµÇ ·íÀº ±×¸¦ ºÙÁÀ¾Ò´õ¶ó

1:14 Gelinler yine hiçkira hiçkira aglamaya basladi. Sonunda Orpa kaynanasini öpüp vedalasti, Rutsa ona sarilip yaninda kaldi.

1:15 ¡Û ³ª¿À¹Ì°¡ ¶Ç °¡·ÎµÇ º¸¶ó ³× µ¿¼­´Â ±× ¹é¼º°ú ±× ½Å¿¡°Ô·Î µ¹¾Æ°¡³ª´Ï ³Êµµ µ¿¼­¸¦ µû¶ó µ¹¾Æ°¡¶ó

1:15 Naomi Ruta, ‹‹Bak, eltin kendi halkina, kendi ilahina dönüyor. Sen de onun ardindan git›› dedi.

1:16 ·íÀÌ °¡·ÎµÇ ³ª·Î ¾î¸Ó´Ï¸¦ ¶°³ª¸ç ¾î¸Ó´Ï¸¦ µû¸£Áö ¸»°í µ¹¾Æ°¡¶ó °­±ÇÇÏÁö ¸¶¿É¼Ò¼­ ¾î¸Ó´Ï²²¼­ °¡½Ã´Â °÷¿¡ ³ªµµ °¡°í ¾î¸Ó´Ï²²¼­ À¯¼÷ÇϽô °÷¿¡¼­ ³ªµµ À¯¼÷ÇÏ°Ú³ªÀÌ´Ù ¾î¸Ó´ÏÀÇ ¹é¼ºÀÌ ³ªÀÇ ¹é¼ºÀÌ µÇ°í ¾î¸Ó´ÏÀÇ Çϳª´ÔÀÌ ³ªÀÇ Çϳª´ÔÀÌ µÇ½Ã¸®´Ï

1:16 Rut söyle karsilik verdi: ‹‹Seni birakip geri dönmemi isteme! Sen nereye gidersen ben de oraya gidecegim, sen nerede kalirsan ben de orada kalacagim. Senin halkin benim halkim, senin Tanrin benim Tanrim olacak.

1:17 ¾î¸Ó´Ï²²¼­ Á×À¸½Ã´Â °÷¿¡¼­ ³ªµµ Á×¾î °Å±â Àå»çµÉ °ÍÀÌ¶ó ¸¸ÀÏ ³»°¡ Á×´Â ÀÏ ¿Ü¿¡ ¾î¸Ó´Ï¿Í ¶°³ª¸é ¿©È£¿Í²²¼­ ³»°Ô ¹úÀ» ³»¸®½Ã°í ´õ ³»¸®½Ã±â¸¦ ¿øÇϳªÀÌ´Ù

1:17 Sen nerede ölürsen ben de orada ölecegim ve orada gömülecegim. Eger ölümden baska bir nedenle senden ayrilirsam, RAB bana daha kötüsünü yapsin.››

1:18 ³ª¿À¹Ì°¡ ·íÀÇ ÀÚ±â¿Í ÇÔ²² °¡±â·Î ±»°Ô °á½ÉÇÔÀ» º¸°í ±×¿¡°Ô ¸»Çϱ⸦ ±×Ä¡´Ï¶ó

1:18 Naomi, Rutun kendisiyle gitmeye kesin kararli oldugunu görünce üstelemekten vazgeçti.

1:19 ¡Û ÀÌ¿¡ ±× µÎ »ç¶÷ÀÌ ÇàÇÏ¿© º£µé·¹Çð±îÁö À̸£´Ï¶ó º£µé·¹Çð¿¡ À̸¦ ¶§¿¡ ¿Â ¼ºÀ¾ÀÌ ±×µéÀ» ÀÎÇÏ¿© ¶°µé¸ç À̸£±â¸¦ ÀÌ°¡ ³ª¿À¹Ì³Ä ÇÏ´ÂÁö¶ó

1:19 Böylece ikisi Beytleheme kadar yola devam ettiler. Dönüsleri bütün kenti ayaga kaldirdi. Kadinlar birbirlerine, ‹‹Naomi bu mu?›› diye sordular.

1:20 ³ª¿À¹Ì°¡ ±×µé¿¡°Ô À̸£µÇ ³ª¸¦ ³ª¿À¹Ì¶ó ĪÇÏÁö ¸»°í ¸¶¶ó¶ó ĪÇ϶ó ÀÌ´Â Àü´ÉÀÚ°¡ ³ª¸¦ ½ÉÈ÷ ±«·Ó°Ô ÇϼÌÀ½À̴϶ó

1:20 Naomi onlara, ‹‹Beni, Naomi degil, Mara diye çagirin›› dedi. ‹‹Çünkü Her Seye Gücü Yeten Tanri bana çok aci verdi.

1:21 ³»°¡ dzÁ·ÇÏ°Ô ³ª°¬´õ´Ï ¿©È£¿Í²²¼­ ³ª·Î ºñ¾î µ¹¾Æ¿À°Ô Çϼ̴À´Ï¶ó ¿©È£¿Í²²¼­ ³ª¸¦ ¡¹úÇϼ̰í Àü´ÉÀÚ°¡ ³ª¸¦ ±«·Ó°Ô Çϼ̰Ŵà ³ÊÈñ°¡ ¾îÂî ³ª¸¦ ³ª¿À¹Ì¶ó ĪÇÏ´À´¢ Çϴ϶ó

1:21 Giderken her seyim vardi, ama RAB beni eli bos döndürdü. Beni niçin Naomi diye çagirasiniz ki? Görüyorsunuz, RAB beni sikintiya soktu, Her Seye Gücü Yeten Tanri basima felaket getirdi.››

1:22 ³ª¿À¹Ì°¡ ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡¼­ ±× ÀںΠ¸ð¾Ð ¿©ÀÎ ·í°ú ÇÔ²² µ¹¾Æ¿Ô´Âµ¥ ±×µéÀÌ º¸¸® Ãß¼ö ½ÃÀÛÇÒ ¶§¿¡ º£µé·¹Çð¿¡ À̸£·¶´õ¶ó

1:22 Iste Naomi, Moavli gelini Rut'la birlikte Moav topraklarindan böyle döndü. Beytlehem'e gelisleri, arpanin biçilmeye baslandigi zamana rastlamisti.

 ·í±â 2Àå / Rut

2:1 ³ª¿À¹ÌÀÇ ³²Æí ¿¤¸®¸á·ºÀÇ Ä£Á· Áß À¯·ÂÇÑ ÀÚ°¡ ÀÖÀ¸´Ï À̸§Àº º¸¾Æ½º´õ¶ó

2:1 Naominin Boaz adinda bir akrabasi vardi. Kocasi Elimelekin boyundan olan Boaz, ileri gelen, varlikli bir adamdi.

2:2 ¸ð¾Ð ¿©ÀÎ ·íÀÌ ³ª¿À¹Ì¿¡°Ô À̸£µÇ ³ª·Î ¹ç¿¡ °¡°Ô ÇϼҼ­ ³»°¡ ´µ°Ô ÀºÇý¸¦ ÀÔÀ¸¸é ±×¸¦ µû¶ó¼­ ÀÌ»èÀ» ÁÝ°Ú³ªÀÌ´Ù ³ª¿À¹Ì°¡ ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ³» µþ¾Æ °¥Áö¾î´Ù ÇϸÅ

2:2 Bir gün Moavli Rut, Naomiye söyle dedi: ‹‹Izin ver de tarlalara gideyim, iyiliksever bir adamin ardinda basak devsireyim.›› Naomi, ‹‹Git, kizim›› diye karsilik verdi.

2:3 ·íÀÌ °¡¼­ º£´Â ÀÚ¸¦ µû¶ó ¹ç¿¡¼­ ÀÌ»èÀ» Áݴµ¥ ¿ì¿¬È÷ ¿¤¸®¸á·ºÀÇ Ä£Á· º¸¾Æ½º¿¡°Ô ¼ÓÇÑ ¹ç¿¡ À̸£·¶´õ¶ó

2:3 Böylece Rut gidip tarlalarda, orakçilarin ardinda basak devsirmeye basladi. Bir rastlanti sonucu, kendini Elimelekin boyundan Boazin tarlasinda buldu.

2:4 ¸¶Ä§ º¸¾Æ½º°¡ º£µé·¹Çð¿¡¼­ºÎÅÍ ¿Í¼­ º£´Â Àڵ鿡°Ô À̸£µÇ ¿©È£¿Í²²¼­ ³ÊÈñ¿Í ÇÔ²² ÇϽñ⸦ ¿øÇϳë¶ó ±×µéÀÌ ´ë´äÇ쵂 ¿©È£¿Í²²¼­ ´ç½Å¿¡°Ô º¹ Áֽñ⸦ ¿øÇϳªÀÌ´Ù

2:4 Bu arada Beytlehemden gelen Boaz orakçilara, ‹‹RAB sizinle olsun›› diye seslendi.

2:5 º¸¾Æ½º°¡ º£´Â ÀÚµéÀ» °Å´À¸° »çȯ¿¡°Ô À̸£µÇ ÀÌ´Â ´µ ¼Ò³à³Ä

2:5 Boaz, orakçilarin basinda duran adamina, ‹‹Kim bu genç kadin?›› diye sordu.

2:6 º£´Â ÀÚ¸¦ °Å´À¸° »çȯÀÌ ´ë´äÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ÀÌ´Â ³ª¿À¹Ì¿Í ÇÔ²² ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡¼­ µ¹¾Æ¿Â ¸ð¾Ð ¼Ò³àÀε¥

2:6 Orakçilarin basinda duran adam su karsiligi verdi: ‹‹Naomi ile birlikte Moav topraklarindan gelen Moavli genç kadin budur.

2:7 ±×ÀÇ ¸»ÀÌ ³ª·Î º£´Â ÀÚ¸¦ µû¶ó ´Ü »çÀÌ¿¡¼­ ÀÌ»èÀ» ÁÝ°Ô ÇϼҼ­ ÇÏ¿´°í ¾ÆħºÎÅÍ ¿Í¼­´Â Àá½Ã Áý¿¡¼­ ½® ¿Ü¿¡ Áö±Ý±îÁö °è¼ÓÇÏ´Â ÁßÀÌ´ÏÀÌ´Ù

2:7 Bana gelip, ‹Izin ver de basak devsireyim, orakçilarin ardindan gidip demetlerin arasindaki artiklari toplayayim› dedi. Sabahtan simdiye kadar tarlada çalisip durdu, çardagin altinda pek az dinlendi.››

2:8 ¡Û º¸¾Æ½º°¡ ·í¿¡°Ô À̸£µÇ ³» µþ¾Æ µéÀ¸¶ó ÀÌ»èÀ» ÁÖ¿ì·¯ ´Ù¸¥ ¹çÀ¸·Î °¡Áö ¸»¸ç ¿©±â¼­ ¶°³ªÁö ¸»°í ³ªÀÇ ¼Ò³àµé°ú ÇÔ²² ÀÖÀ¸¶ó

2:8 Bunun üzerine Boaz Ruta, ‹‹Dinle, kizim›› dedi, ‹‹Basak devsirmek için baska tarlaya gitme; buradan ayrilma. Burada, benim hizmetçi kizlarla birlikte kal.

2:9 ±×µéÀÇ º£´Â ¹çÀ» º¸°í ±×µéÀ» µû¸£¶ó ³»°¡ ±× ¼Ò³âµé¿¡°Ô ¸íÇÏ¿© ³Ê¸¦ °Çµå¸®Áö ¸»¶ó ÇÏ¿´´À´Ï¶ó ¸ñÀÌ ¸¶¸£°Åµç ±×¸©¿¡ °¡¼­ ¼Ò³âµéÀÇ ±æ¾î ¿Â °ÍÀ» ¸¶½ÇÁö´Ï¶ó

2:9 Gözün, orakçilarin biçtigi tarlada olsun; kizlarin ardindan git. Sana ilismesinler diye adamlarima buyruk verdim. Susayinca var git, kuyudan çektikleri suyla doldurduklari testilerden iç.››

2:10 ·íÀÌ ¶¥¿¡ ¾þµå·Á ÀýÇÏ¸ç ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ³ª´Â ÀÌ¹æ ¿©ÀÎÀ̾î´Ã ´ç½ÅÀÌ ¾îÂîÇÏ¿© ³»°Ô ÀºÇý¸¦ º£Çª½Ã¸ç ³ª¸¦ µ¹¾Æº¸½Ã³ªÀ̱î

2:10 Rut egilip yüzüstü yere kapandi. Boaza, ‹‹Bir yabanci oldugum halde bana neden yakinlik gösteriyor, bu iyiligi yapiyorsun?›› dedi.

2:11 º¸¾Æ½º°¡ ±×¿¡°Ô ´ë´äÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ³× ³²ÆíÀÌ Á×Àº ÈÄ·Î ³×°¡ ½Ã¸ð¿¡°Ô ÇàÇÑ ¸ðµç °Í°ú ³× ºÎ¸ð¿Í °í±¹À» ¶°³ª Àü¿¡ ¾ËÁö ¸øÇÏ´ø ¹é¼º¿¡°Ô·Î ¿Â ÀÏÀÌ ³»°Ô ºÐ¸íÈ÷ µé·È´À´Ï¶ó

2:11 Boaz söyle karsilik verdi: ‹‹Kocanin ölümünden sonra kaynanan için yaptigin her sey bana bir bir anlatildi. Anneni babani, dogdugun ülkeyi biraktin; önceden hiç tanimadigin bir halkin arasina geldin.

2:12 ¿©È£¿Í²²¼­ ³× ÇàÇÑ ÀÏÀ» º¸ÀÀÇϽñ⸦ ¿øÇϸç À̽º¶ó¿¤ÀÇ Çϳª´Ô ¿©È£¿Í²²¼­ ±× ³¯°³ ¾Æ·¡ º¸È£¸¦ ¹ÞÀ¸·¯ ¿Â ³×°Ô ¿ÂÀüÇÑ »ó Áֽñ⸦ ¿øÇϳë¶ó

2:12 RAB yaptiklarinin karsiligini versin. Kanatlari altina siginmak için kendisine geldigin Israilin Tanrisi RAB seni cömertçe ödüllendirsin.››

2:13 ·íÀÌ °¡·ÎµÇ ³» ÁÖ¿© ³»°¡ ´ç½Å²² ÀºÇý ÀԱ⸦ ¿øÇϳªÀÌ´Ù ³ª´Â ´ç½ÅÀÇ ½Ã³àÀÇ Çϳª¿Í °°Áö ¸øÇÏ¿À³ª ´ç½ÅÀÌ ÀÌ ½Ã³à¸¦ À§·ÎÇÏ½Ã°í ¸¶À½À» ±â»Ú°Ô ÇÏ´Â ¸»¾¸À» Çϼ̳ªÀÌ´Ù

2:13 Rut, ‹‹Bana çok iyi davrandin, efendim›› dedi. ‹‹Kölelerinden biri olmadigim halde, söyledigin sözlerle beni teselli ettin, yüregimi oksadin.››

2:14 ¡Û ½Ä»çÇÒ ¶§¿¡ º¸¾Æ½º°¡ ·í¿¡°Ô À̸£µÇ À̸®·Î ¿Í¼­ ¶±À» ¸ÔÀ¸¸ç ³× ¶± Á¶°¢À» ÃÊ¿¡ ÂïÀ¸¶ó ·íÀÌ °î½Ä º£´Â ÀÚ °ç¿¡ ¾ÉÀ¸´Ï ±×°¡ ººÀº °î½ÄÀ» ÁָŠ·íÀÌ ¹èºÒ¸® ¸Ô°í ³²¾Ò´õ¶ó

2:14 Yemek vakti gelince Boaz Ruta, ‹‹Buraya yaklas, ekmek al, pekmeze batirip ye›› dedi. Rut varip orakçilarin yanina oturdu. Boaz ona kavrulmus basak verdi. Rut bir kismini yedikten sonra doydu, birazini da artirdi.

2:15 ·íÀÌ ÀÌ»èÀ» ÁÖ¿ì·¯ ÀϾ ¶§¿¡ º¸¾Æ½º°¡ Àڱ⠼ҳâµé¿¡°Ô ¸íÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ±×·Î °î½Ä ´Ü »çÀÌ¿¡¼­ ÁÝ°Ô ÇÏ°í Ã¥¸ÁÇÏÁö ¸»¸ç

2:15 Basak devsirmek için kalkinca, Boaz adamlarina, ‹‹Demetler arasinda da basak devsirsin, ona dokunmayin›› diye buyurdu.

2:16 ¶Ç ±×¸¦ À§ÇÏ¿© ÁÜ¿¡¼­ Á¶±Ý¾¿ »Ì¾Æ ¹ö·Á¼­ ±×·Î ÁÝ°Ô ÇÏ°í ²Ù¢Áö ¸»¶ó Çϴ϶ó

2:16 ‹‹Hatta onun için demetlerden basak ayirip yere birakin da devsirsin. Sakin onu azarlamayin.››

2:17 ¡Û ·íÀÌ ¹ç¿¡¼­ Àú³á±îÁö ÁÝ°í ±× ÁÖ¿î °ÍÀ» ¶°´Ï º¸¸®°¡ ÇÑ ¿¡¹ÙÂë µÇ´ÂÁö¶ó

2:17 Böylece Rut aksama dek tarlada basak devsirdi. Devsirdigi basaklari dövünce bir efa kadar arpasi oldu.

2:18 ±×°ÍÀ» °¡Áö°í ¼ºÀ¾¿¡ µé¾î°¡¼­ ½Ã¸ð¿¡°Ô ±× ÁÖ¿î °ÍÀ» º¸ÀÌ°í ±× ¹èºÒ¸® ¸Ô°í ³²±ä °ÍÀ» ³»¾î ½Ã¸ð¿¡°Ô µå¸®¸Å

2:18 Bunu yüklenip kente döndü. Devsirdiklerini gören kaynanasina ayrica, tarlada doyduktan sonra artirdigi basaklari da çikarip verdi.

2:19 ½Ã¸ð°¡ ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ¿À´Ã ¾îµð¼­ ÁÖ¿ü´À³Ä ¾îµð¼­ ÀÏÀ» ÇÏ¿´´À³Ä ³Ê¸¦ µ¹¾Æº» ÀÚ¿¡°Ô º¹ÀÌ Àֱ⸦ ¿øÇϳë¶ó ·íÀÌ ´©±¸¿¡°Ô¼­ ÀÏÇÑ °ÍÀ» ½Ã¸ð¿¡°Ô ¾Ë°Ô ÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¿À´Ã ÀÏÇÏ°Ô ÇÑ »ç¶÷ÀÇ À̸§Àº º¸¾Æ½º´ÏÀÌ´Ù

2:19 Naomi, ‹‹Bugün nerede basak devsirdin, nerede çalistin?›› diye sordu. ‹‹Sana bunca yakinlik göstermis olan her kimse, kutsansin!›› Rut tarlasinda çalistigi adamdan söz ederek kaynanasina, ‹‹Bugün tarlasinda çalistigim adamin adi Boaz›› dedi.

2:20 ³ª¿À¹Ì°¡ Àںο¡°Ô À̸£µÇ ¿©È£¿ÍÀÇ º¹ÀÌ ±×¿¡°Ô Àֱ⸦ ¿øÇϳë¶ó ±×°¡ »ýÁ¸ÇÑ ÀÚ¿Í »ç¸ÁÇÑ ÀÚ¿¡°Ô ÀºÇý º£Ç®±â¸¦ ±×Ä¡Áö ¾Æ´ÏÇϵµ´Ù ³ª¿À¹Ì°¡ ¶Ç ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ±× »ç¶÷Àº ¿ì¸®ÀÇ ±ÙÁ·ÀÌ´Ï ¿ì¸® ±â¾÷À» ¹«¸¦ ÀÚ Áß ÇϳªÀ̴϶ó

2:20 Naomi gelinine, ‹‹RAB, sag kalanlardan da ölmüslerden de iyiligini esirgemeyen Boazi kutsasin›› dedi. Sonra ekledi: ‹‹O adam akrabalarimizdan, yakin akrabalarimizdanfç biridir.›› ailenin muhtaç kalan üyelerini korumakla yükümlü yakin akraba (Yar.38:8; Lev.25:25; Yas.25:5-10; Rut 3:9,12; 4:1,3,6,8,14).

2:21 ¸ð¾Ð ¿©ÀÎ ·íÀÌ °¡·ÎµÇ ±×°¡ ³»°Ô ¶Ç À̸£±â¸¦ ³» Ãß¼ö¸¦ ´Ù ¸¶Ä¡±â±îÁö ³Ê´Â ³» ¼Ò³âµé¿¡°Ô °¡±îÀÌ ÀÖÀ¸¶ó ÇÏ´õÀÌ´Ù

2:21 Moavli Rut söyle konustu: ‹‹Üstelik bana, ‹Adamlarim bütün biçme isini bitirinceye kadar onlarla birlikte kal› dedi.››

2:22 ³ª¿À¹Ì°¡ ÀںΠ·í¿¡°Ô À̸£µÇ ³» µþ¾Æ ³Ê´Â ±× ¼Ò³àµé°ú ÇÔ²² ³ª°¡°í ´Ù¸¥ ¹ç¿¡¼­ »ç¶÷À» ¸¸³ªÁö ¾Æ´ÏÇÏ´Â °ÍÀÌ ÁÁÀ¸´Ï¶ó

2:22 Naomi, gelini Ruta, ‹‹Kizim, onun kizlariyla gitmen daha iyi. Baska bir tarlada sana zarar gelebilir›› dedi.

2:23 ÀÌ¿¡ ·íÀÌ º¸¾Æ½ºÀÇ ¼Ò³àµé¿¡°Ô °¡±îÀÌ À־ º¸¸® Ãß¼ö¿Í ¹Ð Ãß¼ö¸¦ ¸¶Ä¡±â±îÁö ÀÌ»èÀ» ÁÖ¿ì¸ç ±× ½Ã¸ð¿Í ÇÔ²² °ÅÇϴ϶ó

2:23 Böylece Rut arpa ile bugday biçimi sonuna kadar Boaz'in hizmetçi kizlarindan ayrilmadi; basak devsirip kaynanasiyla oturmaya devam etti.

 ·í±â 3Àå / Rut

3:1 ·íÀÇ ½Ã¸ð ³ª¿À¹Ì°¡ ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ³» µþ¾Æ ³»°¡ ³Ê¸¦ À§ÇÏ¿© ¾È½ÄÇÒ °÷À» ±¸ÇÏ¿© ³Ê·Î º¹µÇ°Ô ÇÏ¿©¾ß ÇÏÁö ¾Ê°Ú´À³Ä

3:1 Kaynanasi Naomi bir gün Ruta, ‹‹Kizim, iyiligin için sana rahat edecegin bir yer aramam gerekmez mi?›› dedi.

3:2 ³×°¡ ÇÔ²² ÇÏ´ø ½Ã³àµéÀ» µÐ º¸¾Æ½º´Â ¿ì¸®ÀÇ Ä£Á·ÀÌ ¾Æ´Ï³Ä ±×°¡ ¿À´Ã ¹ã¿¡ ŸÀÛ ¸¶´ç¿¡¼­ º¸¸®¸¦ ±îºÒ¸®¶ó

3:2 ‹‹Hizmetçileriyle birlikte bulundugun Boaz akrabamiz degil mi? Bak simdi, bu aksam Boaz harman yerinde arpa savuracak.

3:3 ±×·±Áï ³Ê´Â ¸ñ¿åÇÏ°í ±â¸§À» ¹Ù¸£°í ÀǺ¹À» ÀÔ°í ŸÀÛ ¸¶´ç¿¡ ³»·Á°¡¼­ ±× »ç¶÷ÀÌ ¸Ô°í ¸¶½Ã±â¸¦ ´Ù Çϱâ±îÁö´Â ±×¿¡°Ô º¸ÀÌÁö ¸»°í

3:3 Yikan, kokular sürün, giyinip harman yerine git. Ama adam yemeyi içmeyi bitirene dek orada oldugunu belli etme.

3:4 ±×°¡ ´©¿ï ¶§¿¡ ³Ê´Â ±× ´¯´Â °÷À» ¾Ë¾Ò´Ù°¡ µé¾î°¡¼­ ±× ¹ßÄ¡ À̺ÒÀ» µé°í °Å±â ´©¿ì¶ó ±×°¡ ³ÊÀÇ ÇÒ ÀÏÀ» ³×°Ô °íÇϸ®¶ó

3:4 Adam yatip uyudugunda, nerede yattigini belle; sonra gidip onun ayaklarinin üzerindeki örtüyü kaldir ve oracikta yat. Ne yapman gerektigini o sana söyler.›› anlamina gelirdi.

3:5 ·íÀÌ ½Ã¸ð¿¡°Ô À̸£µÇ ¾î¸Ó´ÏÀÇ ¸»¾¸´ë·Î ³»°¡ ´Ù ÇàÇϸ®ÀÌ´Ù Çϴ϶ó

3:5 Rut ona, ‹‹Söyledigin her seyi yapacagim›› diye karsilik verdi.

3:6 ¡Û ±×°¡ ŸÀÛ ¸¶´çÀ¸·Î ³»·Á°¡¼­ ½Ã¸ðÀÇ ¸í´ë·Î ´Ù Çϴ϶ó

3:6 Harman yerine giderek kaynanasinin her dedigini yapti.

3:7 º¸¾Æ½º°¡ ¸Ô°í ¸¶½Ã°í ¸¶À½ÀÌ Áñ°Å¿ö¼­ °¡¼­ ³ëÀû°¡¸® °ç¿¡ ´¯´ÂÁö¶ó ·íÀÌ °¡¸¸È÷ °¡¼­ ±× ¹ßÄ¡ À̺ÒÀ» µé°í °Å±â ´©¿ü´õ¶ó

3:7 Boaz yiyip içti, keyfi yerine geldi. Sonra harman yigininin dibinde uyumaya gitti. Rut da gizlice yaklasti, onun ayaklarinin üzerindeki örtüyü kaldirip yatti.

3:8 ¹ãÁß¿¡ ±× »ç¶÷ÀÌ ³î¶ó ¸öÀ» µ¹ÀÌÄÑ º»Áï ÇÑ ¿©ÀÎÀÌ Àڱ⠹ßÄ¡¿¡ ´©¿ü´ÂÁö¶ó

3:8 Gece yarisi adam ürktü; yattigi yerde dönünce ayaklarinin dibinde yatan kadini ayrimsadi.

3:9 °¡·ÎµÇ ³×°¡ ´©±¸´¢ ´ë´äÇ쵂 ³ª´Â ´ç½ÅÀÇ ½Ã³à ·íÀÌ¿À´Ï ´ç½ÅÀÇ ¿ÊÀÚ¶ôÀ¸·Î ½Ã³à¸¦ µ¤À¸¼Ò¼­ ´ç½ÅÀº ¿ì¸® ±â¾÷À» ¹«¸¦ ÀÚ°¡ µÊÀÌ´ÏÀÌ´Ù

3:9 Ona, ‹‹Kimsin sen?›› diye sordu. Kadin, ‹‹Ben kölen Rutum›› diye yanitladi. ‹‹Kölenle evlen. Çünkü sen yakin akrabamizsin›› dedi.

3:10 °¡·ÎµÇ ³» µþ¾Æ ¿©È£¿Í²²¼­ ³×°Ô º¹ Áֽñ⸦ ¿øÇϳë¶ó ³×°¡ ºóºÎ¸¦ ¹°·ÐÇÏ°í ¿¬¼ÒÇÑ ÀÚ¸¦ ÁÀÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿´À¸´Ï ³ÊÀÇ º£Ç¬ Àξְ¡ óÀ½º¸´Ù ³ªÁßÀÌ ´õÇϵµ´Ù

3:10 Boaz, ‹‹RAB seni kutsasin, kizim›› dedi. ‹‹Bu son iyiligin, ilkinden de büyük. Çünkü yoksul olsun, zengin olsun, gençlerin pesinden gitmedin.

3:11 ³» µþ¾Æ µÎ·Á¿ö ¸»¶ó ³»°¡ ³× ¸»´ë·Î ³×°Ô ´Ù ÇàÇϸ®¶ó ³×°¡ Çö¼÷ÇÑ ¿©ÀÚÀÎ ÁÙ ³ªÀÇ ¼ºÀ¾ ¹é¼ºÀÌ ´Ù ¾Æ´À´Ï¶ó

3:11 Ve simdi, korkma kizim; her istedigini yapacagim. Bütün kent halki senin erdemli bir kadin oldugunu biliyor.

3:12 ÂüÀ¸·Î ³ª´Â ³× ±â¾÷À» ¹«¸¦ ÀÚ³ª ¹«¸¦ ÀÚ°¡ ³ªº¸´Ù ´õ °¡±î¿î Ä£Á·ÀÌ ÀÖÀ¸´Ï

3:12 Yakin akrabaniz oldugum dogrudur. Ama benden daha yakin biri var.

3:13 ÀÌ ¹ã¿¡ ¿©±â¼­ ¸Ó¹«¸£¶ó ¾Æħ¿¡ ±×°¡ ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚÀÇ Ã¥ÀÓÀ» ³×°Ô ÀÌÇàÇÏ·Á Çϸé ÁÁÀ¸´Ï ±×°¡ ±× ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚÀÇ Ã¥ÀÓÀ» ÇàÇÒ °ÍÀÌ´Ï¶ó ¸¸ÀÏ ±×°¡ ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚÀÇ Ã¥ÀÓÀ» ³×°Ô ÀÌÇàÄÚÀÚ ¾Æ´ÏÇÏ¸é ¿©È£¿ÍÀÇ »ç½ÉÀ¸·Î ¸Í¼¼Çϳë´Ï ³»°¡ ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚÀÇ Ã¥ÀÓÀ» ³×°Ô ÇàÇϸ®¶ó ¾Æħ±îÁö ´©¿ïÁö´Ï¶ó

3:13 Geceyi burada geçir. Sabah oldugunda eger adam senin için akrabalik görevini yaparsa ne âlâ, varsin yapsin. Ama o, akrabalik görevini yapmak istemezse, yasayan RABbe ant içerim ki, bu görevi ben üstlenirim. Sen sabaha kadar yat.››

3:14 ¡Û ·íÀÌ »õº®±îÁö ±× ¹ßÄ¡¿¡ ´©¿ü´Ù°¡ »ç¶÷ÀÌ ÇÇÂ÷ ¾Ë¾Æº¸±â ¾î·Á¿ï ¶§¿¡ ÀϾÀ¸´Ï º¸¾Æ½ºÀÇ ¸»¿¡ ¿©ÀÎÀÌ Å¸ÀÛ ¸¶´ç¿¡ µé¾î¿Â °ÍÀ» »ç¶÷ÀÌ ¾ËÁö ¸øÇÏ¿©¾ß ÇÒ °ÍÀ̶ó ÇÏ¿´À½À̶ó

3:14 Böylece Rut sabaha kadar Boazin ayaklari dibinde yatti. Ama ortalik insanlarin birbirini seçebilecegi kadar aydinlanmadan önce kalkti. Çünkü Boaz, ‹Harman yerine kadin geldigi bilinmemeli› demisti.

3:15 º¸¾Æ½º°¡ °¡·ÎµÇ ³× °Ñ¿ÊÀ» °¡Á®´Ù°¡ Æì¼­ ÀâÀ¸¶ó Æì¼­ ÀâÀ¸´Ï º¸¸®¸¦ ¿©¼¸ ¹ø µÇ¾î ·í¿¡°Ô ÀÌ¿öÁÖ°í ¼ºÀ¸·Î µé¾î°¡´Ï¶ó

3:15 Boaz Ruta, ‹‹Sirtindaki sali çikar, aç›› dedi. Rut sali açinca Boaz içine alti ölçek arpa bosaltip onun sirtina yükledi. Sonra Rut kente döndü.

3:16 ·íÀÌ ½Ã¸ð¿¡°Ô À̸£´Ï ±×°¡ °¡·ÎµÇ ³» µþ¾Æ ¾î¶»°Ô µÇ¾ú´À³Ä ·íÀÌ ±× »ç¶÷ÀÇ Àڱ⿡°Ô ÇàÇÑ °ÍÀ» ´Ù °íÇÏ°í

3:16 Rut geri dönünce kaynanasi, ‹‹Nasil geçti kizim?›› diye sordu. Rut, Boazin kendisi için yaptigi her seyi anlatti.

3:17 °¡·ÎµÇ ±×°¡ ³»°Ô ÀÌ º¸¸®¸¦ ¿©¼¸ ¹ø µÇ¾î ÁÖ¸ç À̸£±â¸¦ ºó¼ÕÀ¸·Î ³× ½Ã¸ð¿¡°Ô °¡Áö ¸»¶ó ÇÏ´õÀÌ´Ù

3:17 Sonra ekledi: ‹‹ ‹Kaynanana eli bos dönme› diyerek bana bu alti ölçek arpayi da verdi.››

3:18 ÀÌ¿¡ ½Ã¸ð°¡ °¡·ÎµÇ ³» µþ¾Æ ÀÌ »ç°ÇÀÌ ¾î¶»°Ô µÇ´Â °ÍÀ» ¾Ë±â±îÁö °¡¸¸È÷ ¾É¾Æ ÀÖÀ¸¶ó ±× »ç¶÷ÀÌ ¿À´Ã³¯ ÀÌ ÀÏÀ» ¼ºÃëÇϱâ Àü¿¡´Â ½¬Áö ¾Æ´ÏÇϸ®¶ó

3:18 Naomi, ‹‹Kizim, bu isin ne olacagini ögreninceye kadar evde kal›› dedi. ‹‹Çünkü Boaz bugün bu isi bitirmeden rahat edemeyecek.››

 ·í±â 4Àå / Rut

4:1 º¸¾Æ½º°¡ ¼º¹®¿¡ ¿Ã¶ó°¡¼­ °Å±â ¾É¾Ò´õ´Ï ¸¶Ä§ º¸¾Æ½ºÀÇ ¸»ÇÏ´ø ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚ°¡ Áö³ª´ÂÁö¶ó º¸¾Æ½º°¡ ±×¿¡°Ô À̸£µÇ ¾Æ¹«¿© À̸®·Î ¿Í¼­ ¾ÉÀ¸¶ó ±×°¡ ¿Í¼­ ¾ÉÀ¸¸Å

4:1 Bu arada Boaz kent kapisina gidip oturdu. Sözünü ettigi yakin akraba oradan geçerken ona, ‹‹Arkadas, gel suraya otur›› diye seslendi. Adam da varip Boazin yanina oturdu. yerdi.

4:2 º¸¾Æ½º°¡ ¼ºÀ¾ Àå·Î ½Ê ÀÎÀ» ûÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ´ç½ÅµéÀº ¿©±â ¾ÉÀ¸¶ó ±×µéÀÌ ¾ÉÀ¸¸Å

4:2 Sonra Boaz kentin ileri gelenlerinden on adam topladi. Onlara, ‹‹Siz de gelin, oturun›› dedi. Adamlar da oturdular.

4:3 º¸¾Æ½º°¡ ±× ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚ¿¡°Ô À̸£µÇ ¸ð¾Ð Áö¹æ¿¡¼­ µ¹¾Æ¿Â ³ª¿À¹Ì°¡ ¿ì¸® ÇüÁ¦ ¿¤¸®¸á·ºÀÇ ¼ÒÀ¯Áö¸¦ °üÇÒÇϹǷÎ

4:3 Boaz, yakin akrabadan olan adama söyle dedi: ‹‹Moav topraklarindan dönmüs olan Naomi, akrabamiz Elimelekin tarlasini satiyor.

4:4 ³»°¡ ¿©±â ¾ÉÀº ÀÚµé°ú ³» ¹é¼ºÀÇ Àå·Îµé ¾Õ¿¡¼­ ±×°ÍÀ» »ç¶ó°í ³×°Ô °íÇÏ¿© ¾Ë°Ô ÇÏ·Á ÇÏ¿´³ë¶ó ³×°¡ ¹«¸£·Á¸é ¹«¸£·Á´Ï¿Í ³×°¡ ¹«¸£Áö ¾Æ´ÏÇÏ·Á°Åµç ³»°Ô °íÇÏ¿© ¾Ë°Ô Ç϶ó ³× ´ÙÀ½Àº ³ª¿ä ±× ¿Ü¿¡´Â ¹«¸¦ ÀÚ°¡ ¾ø´À´Ï¶ó ±×°¡ °¡·ÎµÇ ³»°¡ ¹«¸£¸®¶ó

4:4 Ben de burada oturanlarin ve halkimin ileri gelenlerinin önünde bunu satin alman için durumu sana açayim dedim. Yakin akrabalik görevini yapmak istiyorsan, yap. Ama sen akrabalik görevini yerine getirmeyeceksen, söyle de bileyim. Çünkü bu görevi yapmak önce sana düser. Senden sonra ben gelirim.›› Adam, ‹‹Yakin akrabalik görevini ben yaparim›› diye karsilik verdi.

4:5 º¸¾Æ½º°¡ °¡·ÎµÇ ³×°¡ ³ª¿À¹ÌÀÇ ¼Õ¿¡¼­ ±× ¹çÀ» »ç´Â ³¯¿¡ °ð Á×Àº ÀÚÀÇ ¾Æ³» ¸ð¾Ð ¿©ÀÎ ·í¿¡°Ô¼­ »ç¼­ ±× Á×Àº ÀÚÀÇ ±â¾÷À» ±× À̸§À¸·Î ÀÕ°Ô ÇÏ¿©¾ß ÇÒÁö´Ï¶ó

4:5 Bunun üzerine Boaz, ‹‹Yalniz, tarlayi Naomiden satin aldigin gün, ölen Mahlonun adinin biraktigi mirasla sürmesi için dul esi Moavli Rutu da almalisin›› dedi.

4:6 ±× ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚ°¡ °¡·ÎµÇ ³ª´Â ³» ±â¾÷¿¡ ¼ÕÇØ°¡ ÀÖÀ»±î ÇÏ¿© ³ª¸¦ À§ÇÏ¿© ¹«¸£Áö ¸øÇϳë´Ï ³ªÀÇ ¹«¸¦ ±Ç¸®¸¦ ³×°¡ ÃëÇÏ¶ó ³ª´Â ¹«¸£Áö ¸øÇÏ°Ú³ë¶ó

4:6 Adam, ‹‹Bu durumda yakin akrabalik görevini yapamam; yaparsam kendi mirasimi tehlikeye atmis olurum›› dedi. ‹‹Bana düsen akrabalik görevini sen yüklen. Çünkü ben yapamam.››

4:7 ¡Û ¿¾Àû À̽º¶ó¿¤ Áß¿¡ ¸ðµç °ÍÀ» ¹«¸£°Å³ª ±³È¯ÇÏ´Â ÀÏÀ» È®Á¤Çϱâ À§ÇÏ¿© »ç¶÷ÀÌ ±× ½ÅÀ» ¹þ¾î ±× ÀÌ¿ô¿¡°Ô ÁÖ´õ´Ï ÀÌ°ÍÀÌ À̽º¶ó¿¤ÀÇ Áõ¸íÇÏ´Â Àü·Ê°¡ µÈÁö¶ó

4:7 Eskiden Israilde akrabalik görevinin yerine getirildigini ve mülk alim satiminin onaylandigini göstermek için taraflardan biri çarigini çikarip ötekine verirdi. Alisverisi yasallastirmanin yolu buydu.

4:8 ÀÌ¿¡ ±× ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚ°¡ º¸¾Æ½º¿¡°Ô À̸£µÇ ³×°¡ ³Ê¸¦ À§ÇÏ¿© »ç¶ó ÇÏ°í ±× ½ÅÀ» ¹þ´ÂÁö¶ó

4:8 Bu nedenle yakin akrabadan olan adam, ‹‹Sen kendin satin al›› diyerek çarigini çikarip Boaza verdi.

4:9 º¸¾Æ½º°¡ Àå·Îµé°ú ¸ðµç ¹é¼º¿¡°Ô À̸£µÇ ³»°¡ ¿¤¸®¸á·º°ú ±â·â°ú ¸»·Ð¿¡°Ô ÀÖ´ø ¸ðµç °ÍÀ» ³ª¿À¹ÌÀÇ ¼Õ¿¡¼­ »ê ÀÏ¿¡ ³ÊÈñ°¡ ¿À´Ã³¯ ÁõÀÎÀÌ µÇ¾ú°í

4:9 Boaz, ileri gelenlere ve bütün halka, ‹‹Elimelekin, Kilyon ile Mahlonun bütün mülkünü Naomiden satin aldigima bugün siz tanik oldunuz›› dedi.

4:10 ¶Ç ¸»·ÐÀÇ ¾Æ³» ¸ð¾Ð ¿©ÀÎ ·íÀ» »ç¼­ ³ªÀÇ ¾Æ³»·Î ÃëÇÏ°í ±× Á×Àº ÀÚÀÇ ±â¾÷À» ±× À̸§À¸·Î ÀÕ°Ô ÇÏ¿© ±× À̸§ÀÌ ±× ÇüÁ¦ Áß°ú ±× °÷ ¼º¹®¿¡¼­ ²÷¾îÁöÁö ¾Ê°Ô ÇÔ¿¡ ³ÊÈñ°¡ ¿À´Ã³¯ ÁõÀÎÀÌ µÇ¾ú´À´Ï¶ó

4:10 ‹‹Mahlonun dul karisi Moavli Rutu da kendime es olarak aliyorum. Öyle ki, ölen Mahlonun adi biraktigi mirasla birlikte sürsün; kardeslerinin arasindan ve yasadigi kentten adi silinmesin. Bugün siz buna tanik oldunuz.››

4:11 ¼º¹®¿¡ ÀÖ´Â ¸ðµç ¹é¼º°ú Àå·ÎµéÀÌ °¡·ÎµÇ ¿ì¸®°¡ ÁõÀÎÀÌ µÇ³ë´Ï ¿©È£¿Í²²¼­ ³× Áý¿¡ µé¾î°¡´Â ¿©ÀÎÀ¸·Î À̽º¶ó¿¤ ÁýÀ» ¼¼¿î ¶óÇï, ·¹¾Æ µÎ »ç¶÷°ú °°°Ô ÇÏ½Ã°í ³Ê·Î ¿¡ºê¶ù¿¡¼­ À¯·ÂÇÏ°í º£µé·¹Çð¿¡¼­ À¯¸íÄÉ ÇϽñ⸦ ¿øÇϸç

4:11 Kent kapisinda bulunan bütün halk ve ileri gelenler, ‹‹Evet, biz tanigiz›› dediler. ‹‹RAB senin evine gelen kadini, Israil soyunun o iki ana diregine -Rahel ve Leaya- benzer kilsin. Efrat boyunda varlikli, Beytlehemde ünlü olasin.

4:12 ¿©È£¿Í²²¼­ ÀÌ ¼Ò³â ¿©ÀÚ·Î ³×°Ô ÈĻ縦 ÁÖ»ç ³× ÁýÀ¸·Î ´Ù¸»ÀÌ À¯´Ù¿¡°Ô ³º¾ÆÁØ º£·¹½ºÀÇ Áý°ú °°°Ô ÇϽñ⸦ ¿øÇϳë¶ó

4:12 RABbin bu genç kadindan sana verecegi çocuklarla senin soyun, Tamarin Yahudaya dogurdugu Peresin soyu gibi olsun.››

4:13 ¡Û ÀÌ¿¡ º¸¾Æ½º°¡ ·íÀ» ÃëÇÏ¿© ¾Æ³»¸¦ »ï°í ±×¿Í µ¿Ä§ÇÏ¿´´õ´Ï ¿©È£¿Í²²¼­ ±×·Î À×ÅÂÄÉ ÇϽùǷΠ±×°¡ ¾ÆµéÀ» ³ºÀºÁö¶ó

4:13 Böylece Boaz, Rutu kendine es olarak aldi ve onunla birlesti. RABbin kutsamasiyla gebe kalan Rut bir ogul dogurdu.

4:14 ¿©ÀεéÀÌ ³ª¿À¹Ì¿¡°Ô À̸£µÇ Âù¾çÇÒÁö·Î´Ù ¿©È£¿Í²²¼­ ¿À´Ã³¯ ³×°Ô ±â¾÷ ¹«¸¦ ÀÚ°¡ ¾ø°Ô ¾Æ´ÏÇϼ̵µ´Ù ÀÌ ¾ÆÀÌÀÇ À̸§ÀÌ À̽º¶ó¿¤ Áß¿¡ À¯¸íÇÏ°Ô µÇ±â¸¦ ¿øÇϳë¶ó

4:14 O zaman kadinlar Naomiye, ‹‹Bugün seni yakin akrabasiz birakmamis olan RABbe övgüler olsun. Dogan çocugun ünü Israilde yayilsin›› dediler.

4:15 ÀÌ´Â ³× »ý¸íÀÇ È¸º¹ÀÚ¸ç ³× ³ë³âÀÇ ºÀ¾çÀÚ¶ó °ð ³Ê¸¦ »ç¶ûÇϸç ÀÏ°ö ¾Æµéº¸´Ù ±ÍÇÑ Àںΰ¡ ³ºÀº ÀڷδÙ

4:15 ‹‹O seni yasama döndürecek, yasliliginda doyuracak. Çünkü onu, seni seven ve senin için yedi oguldan bile daha degerli olan gelinin dogurdu.››

4:16 ³ª¿À¹Ì°¡ ¾Æ±â¸¦ ÃëÇÏ¿© Ç°¿¡ Ç°°í ±×ÀÇ ¾çÀ°ÀÚ°¡ µÇ´Ï

4:16 Naomi çocugu alip bagrina basti ve ona dadilik yapti.

4:17 ±× ÀÌ¿ô ¿©ÀεéÀÌ ±×¿¡°Ô À̸§À» ÁÖµÇ ³ª¿À¹Ì°¡ ¾ÆµéÀ» ³º¾Ò´Ù ÇÏ¿© ±× À̸§À» ¿ÀºªÀ̶ó ÇÏ¿´´Âµ¥ ±×´Â ´ÙÀ­ÀÇ ¾ÆºñÀÎ ÀÌ»õÀÇ ¾Æºñ¿´´õ¶ó

4:17 Komsu kadinlar, ‹‹Naominin bir oglu oldu›› diyerek çocuga ad koydular; ona, Ovet adini verdiler. Ovet, Isayin babasi; Isay ise Davutun babasidir.

4:18 ¡Û º£·¹½ºÀÇ ¼¼°è´Â ÀÌ·¯ÇÏ´Ï¶ó º£·¹½º´Â Ç콺·ÐÀ» ³º¾Ò°í

4:18 Peresin soyu söyledir: Peres Hesronun babasi,

4:19 Ç콺·ÐÀº ¶÷À» ³º¾Ò°í ¶÷Àº ¾Ï¹Ì³ª´äÀ» ³º¾Ò°í

4:19 Hesron Ramin babasi, Ram Amminadavin babasi,

4:20 ¾Ï¹Ì³ª´äÀº ³ª¼ÕÀ» ³º¾Ò°í ³ª¼ÕÀº »ì¸óÀ» ³º¾Ò°í

4:20 Amminadav Nahsonun babasi, Nahson Salmonun babasi,

4:21 »ì¸óÀº º¸¾Æ½º¸¦ ³º¾Ò°í º¸¾Æ½º´Â ¿ÀºªÀ» ³º¾Ò°í

4:21 Salmon Boazin babasi, Boaz Ovetin babasi,

4:22 ¿ÀºªÀº ÀÌ»õ¸¦ ³º¾Ò°í ÀÌ»õ´Â ´ÙÀ­À» ³º¾Ò´õ¶ó

4:22 Ovet Isay'in babasi, Isay da Davut'un babasidir. ‹‹Salma››.

 

#@#