Türkçe Incil

Bölüm 1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50

 Yaratilis

1:1 Baslangiçta Tanri gögü ve yeri yaratti.

1:2 Yer bostu, yeryüzü sekilleri yoktu; engin karanliklarla kapliydi. Tanrinin Ruhu sularin üzerinde dalgalaniyordu.

1:3 Tanri, ‹‹Isik olsun›› diye buyurdu ve isik oldu.

1:4 Tanri isigin iyi oldugunu gördü ve onu karanliktan ayirdi.

1:5 Isiga ‹‹Gündüz››, karanliga ‹‹Gece›› adini verdi. Aksam oldu, sabah oldu ve ilk gün olustu.

1:6 Tanri, ‹‹Sularin ortasinda bir kubbe olsun, sulari birbirinden ayirsin›› diye buyurdu.

1:7 Ve öyle oldu. Tanri gökkubbeyi yaratti. Kubbenin altindaki sulari üstündeki sulardan ayirdi.

1:8 Kubbeye ‹‹Gök›› adini verdi. Aksam oldu, sabah oldu ve ikinci gün olustu.

1:9 Tanri, ‹‹Gögün altindaki sular bir yere toplansin, kuru toprak görünsün›› diye buyurdu ve öyle oldu.

1:10 Kuru alana ‹‹Kara››, toplanan sulara ‹‹Deniz›› adini verdi. Tanri bunun iyi oldugunu gördü.

1:11 Tanri, ‹‹Yeryüzü bitkiler, tohum veren otlar, türüne göre tohumu meyvesinde bulunan meyve agaçlari üretsin›› diye buyurdu ve öyle oldu.

1:12 Yeryüzü bitkiler, türüne göre tohum veren otlar, tohumu meyvesinde bulunan meyve agaçlari yetistirdi. Tanri bunun iyi oldugunu gördü.

1:13 Aksam oldu, sabah oldu ve üçüncü gün olustu.

1:14 Tanri söyle buyurdu: ‹‹Gökkubbede gündüzü geceden ayiracak, yeryüzünü aydinlatacak isiklar olsun. Belirtileri, mevsimleri, günleri, yillari göstersin.›› Ve öyle oldu.

1:16 Tanri büyügü gündüze, küçügü geceye egemen olacak iki büyük isigi ve yildizlari yaratti.

1:17 Yeryüzünü aydinlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, isigi karanliktan ayirmak için onlari gökkubbeye yerlestirdi. Tanri bunun iyi oldugunu gördü.

1:19 Aksam oldu, sabah oldu ve dördüncü gün olustu.

1:20 Tanri, ‹‹Sular canli yaratiklarla dolup tassin, yeryüzünün üzerinde, gökte kuslar uçussun›› diye buyurdu.

1:21 Tanri büyük deniz canavarlarini, sularda kaynasan canlilari ve uçan çesitli varliklari yaratti. Bunun iyi oldugunu gördü.

1:22 Tanri, ‹‹Verimli olun, çogalin, denizleri doldurun, yeryüzünde kuslar çogalsin›› diyerek onlari kutsadi.

1:23 Aksam oldu, sabah oldu ve besinci gün olustu.

1:24 Tanri, ‹‹Yeryüzü çesit çesit canli yaratik, evcil ve yabanil hayvan, sürüngen türetsin›› diye buyurdu. Ve öyle oldu.

1:25 Tanri çesit çesit yabanil hayvan, evcil hayvan, sürüngen yaratti. Bunun iyi oldugunu gördü. kara hayvanlarini da kapsiyor.

1:26 Tanri, ‹‹Insani kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalim›› dedi, ‹‹Denizdeki baliklara, gökteki kuslara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun.››

1:27 Tanri insani kendi suretinde yaratti. Böylece insan Tanri suretinde yaratilmis oldu. Insanlari erkek ve disi olarak yaratti.

1:28 Onlari kutsayarak, ‹‹Verimli olun, çogalin›› dedi, ‹‹Yeryüzünü doldurun ve denetiminize alin; denizdeki baliklara, gökteki kuslara, yeryüzünde yasayan bütün canlilara egemen olun.

1:29 Iste yeryüzünde tohum veren her otu, tohumu meyvesinde bulunan her meyve agacini size veriyorum. Bunlar size yiyecek olacak.

1:30 Yabanil hayvanlara, gökteki kuslara, sürüngenlere -soluk alip veren bütün hayvanlara- yiyecek olarak yesil otlari veriyorum.›› Ve öyle oldu.

1:31 Tanri yarattiklarina bakti ve her seyin çok iyi oldugunu gördü. Aksam oldu, sabah oldu ve altinci gün olustu.

 Yaratilis

2:1 Gök ve yer bütün ögeleriyle tamamlandi.

2:2 Yedinci güne gelindiginde Tanri yapmakta oldugu isi bitirdi. Yaptigi isten o gün dinlendi.

2:3 Yedinci günü kutsadi. Onu kutsal bir gün olarak belirledi. Çünkü Tanri o gün yaptigi, yarattigi bütün isi bitirip dinlendi.

2:4 Gögün ve yerin yaratilis öyküsü: RAB Tanri gögü ve yeri yarattiginda,

2:5 yeryüzünde yabanil bir fidan, bir ot bile bitmemisti. Çünkü RAB Tanri henüz yeryüzüne yagmur göndermemisti. Topragi isleyecek insan da yoktu.

2:6 Yerden yükselen buhar bütün topraklari suluyordu.

2:7 RAB Tanri Ademi topraktan yaratti ve burnuna yasam solugunu üfledi. Böylece Adem yasayan varlik oldu. kaynaklari››.

2:8 RAB Tanri doguda, Adende bir bahçe dikti. Yarattigi Ademi oraya koydu.

2:9 Bahçede iyi meyve veren türlü türlü güzel agaç yetistirdi. Bahçenin ortasinda yasam agaciyla iyiyle kötüyü bilme agaci vardi.

2:10 Adenden bir irmak doguyor, bahçeyi sulayip orada dört kola ayriliyordu.

2:11 Ilk irmagin adi Pisondur. Altin kaynaklari olan Havila sinirlari boyunca akar.

2:12 Orada iyi altin, reçine ve oniks bulunur.

2:13 Ikinci irmagin adi Gihondur, Kûs sinirlari boyunca akar.

2:14 Üçüncü irmagin adi Dicledir, Asurun dogusundan akar. Dördüncü irmak ise Firattir.

2:15 RAB Tanri Aden bahçesine bakmasi, onu islemesi için Ademi oraya koydu.

2:16 Ona, ‹‹Bahçede istedigin agacin meyvesini yiyebilirsin›› diye buyurdu,

2:17 ‹‹Ama iyiyle kötüyü bilme agacindan yeme. Çünkü ondan yedigin gün kesinlikle ölürsün.››

2:18 Sonra, ‹‹Ademin yalniz kalmasi iyi degil›› dedi, ‹‹Ona uygun bir yardimci yaratacagim.››

2:19 RAB Tanri yerdeki hayvanlarin, gökteki kuslarin tümünü topraktan yaratmisti. Onlara ne ad verecegini görmek için hepsini Ademe getirdi. Adem her birine ne ad verdiyse, o canli o adla anildi.

2:20 Adem bütün evcil ve yabanil hayvanlara, gökte uçan kuslara ad koydu. Ama kendisi için uygun bir yardimci bulunmadi.

2:21 RAB Tanri Ademe derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanri onun kaburga kemiklerinden birini alip yerini etle kapadi.

2:22 Ademden aldigi kaburga kemiginden bir kadin yaratarak onu Ademe getirdi.

2:23 Adem, ‹‹Iste, bu benim kemiklerimden alinmis kemik, Etimden alinmis ettir›› dedi, ‹‹Ona ‹Kadin› denilecek, Çünkü o adamdan alindi.›› türemistir.

2:24 Bu nedenle adam annesini babasini birakip karisina baglanacak, ikisi tek beden olacak.

2:25 Adem de karisi da çiplaktilar, henüz utanç nedir bilmiyorlardi.

 Yaratilis

3:1 RAB Tanrinin yarattigi yabanil hayvanlarin en kurnazi yilandi. Yilan kadina, ‹‹Tanri gerçekten, ‹Bahçedeki agaçlarin hiçbirinin meyvesini yemeyin› dedi mi?›› diye sordu.

3:2 Kadin, ‹‹Bahçedeki agaçlarin meyvelerinden yiyebiliriz›› diye yanitladi,

3:3 ‹‹Ama Tanri, ‹Bahçenin ortasindaki agacin meyvesini yemeyin, ona dokunmayin; yoksa ölürsünüz› dedi.››

3:4 Yilan, ‹‹Kesinlikle ölmezsiniz›› dedi,

3:5 ‹‹Çünkü Tanri biliyor ki, o agacin meyvesini yediginizde gözleriniz açilacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanri gibi olacaksiniz.››

3:6 Kadin agacin güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici oldugunu gördü. Meyveyi koparip yedi. Yanindaki kocasina verdi, o da yedi.

3:7 Ikisinin de gözleri açildi. Çiplak olduklarini anladilar. Bu yüzden incir yapraklari dikip kendilerine önlük yaptilar.

3:8 Derken, günün serinliginde bahçede yürüyen RAB Tanrinin sesini duydular. Ondan kaçip agaçlarin arasina gizlendiler.

3:9 RAB Tanri Ademe, ‹‹Neredesin?›› diye seslendi.

3:10 Adem, ‹‹Bahçede sesini duyunca korktum. Çünkü çiplaktim, bu yüzden gizlendim›› dedi.

3:11 RAB Tanri, ‹‹Çiplak oldugunu sana kim söyledi?›› diye sordu, ‹‹Sana meyvesini yeme dedigim agaçtan mi yedin?››

3:12 Adem, ‹‹Yanima koydugun kadin agacin meyvesini bana verdi, ben de yedim›› diye yanitladi.

3:13 RAB Tanri kadina, ‹‹Nedir bu yaptigin?›› diye sordu. Kadin, ‹‹Yilan beni aldatti, o yüzden yedim›› diye karsilik verdi.

3:14 Bunun üzerine RAB Tanri yilana, ‹‹Bu yaptigindan ötürü Bütün evcil ve yabanil hayvanlarin En lanetlisi sen olacaksin›› dedi, ‹‹Karninin üzerinde sürünecek, Yasamin boyunca toprak yiyeceksin.

3:15 Seninle kadini, onun soyuyla senin soyunu Birbirinize düsman edecegim. Onun soyu senin basini ezecek, Sen onun topuguna saldiracaksin.››

3:16 RAB Tanri kadina, ‹‹Çocuk dogururken sana Çok aci çektirecegim›› dedi, ‹‹Agri çekerek dogum yapacaksin. Kocana istek duyacaksin, Seni o yönetecek.››

3:17 RAB Tanri Ademe, ‹‹Karinin sözünü dinledigin ve sana, Meyvesini yeme dedigim agaçtan yedigin için Toprak senin yüzünden lanetlendi›› dedi, ‹‹Yasam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksin.

3:18 Toprak sana diken ve çali verecek, Yaban otu yiyeceksin.

3:19 Topraga dönünceye dek Ekmegini alin teri dökerek kazanacaksin. Çünkü topraksin, topraktan yaratildin Ve yine topraga döneceksin.››

3:20 Adem karisina Havvafç adini verdi. Çünkü o bütün insanlarinfç annesiydi. gelen ayni sözcükten türemistir.

3:21 RAB Tanri Ademle karisi için deriden giysiler yapti, onlari giydirdi.

3:22 Sonra, ‹‹Adem iyiyle kötüyü bilmekle bizlerden biri gibi oldu›› dedi, ‹‹Artik yasam agacina uzanip meyve almasina, yiyip ölümsüz olmasina izin verilmemeli.››

3:23 Böylece RAB Tanri, yaratilmis oldugu topragi islemek üzere Ademi Aden bahçesinden çikardi.

3:24 Onu kovdu. Yasam agacinin yolunu denetlemek için de Aden bahçesinin dogusuna Keruvlar ve her yana dönen alevli bir kiliç yerlestirdi.

 Yaratilis

4:1 Adem karisi Havva ile yatti. Havva hamile kaldi ve Kayini dogurdu. ‹‹RABbin yardimiyla bir ogul dünyaya getirdim›› dedi.

4:2 Daha sonra Kayinin kardesi Habili dogurdu. Habil çoban oldu, Kayin ise çiftçi.

4:3 Günler geçti. Bir gün Kayin topragin ürünlerinden RABbe sunu getirdi.

4:4 Habil de sürüsünde ilk dogan hayvanlardan bazilarini, özellikle de yaglarini getirdi. RAB Habili ve sunusunu kabul etti.

4:5 Kayinle sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratini asti.

4:6 RAB Kayine, ‹‹Niçin öfkelendin?›› diye sordu, ‹‹Niçin surat astin?

4:7 Dogru olani yapsan, seni kabul etmez miyim? Ancak dogru olani yapmazsan, günah kapida pusuya yatmis, seni bekliyor. Ona egemen olmalisin.››

4:8 Kayin kardesi Habile, ‹‹Haydi, tarlaya gidelim›› dedi. Tarlada birlikteyken kardesine saldirip onu öldürdü. Tevrati, Süryanice ve Vulgatadan alindi.

4:9 RAB Kayine, ‹‹Kardesin Habil nerede?›› diye sordu. Kayin, ‹‹Bilmiyorum, kardesimin bekçisi miyim ben?›› diye karsilik verdi.

4:10 RAB, ‹‹Ne yaptin?›› dedi, ‹‹Kardesinin kani topraktan bana sesleniyor.

4:11 Artik döktügün kardes kanini içmek için agzini açan topragin laneti altindasin.

4:12 Isledigin toprak bundan böyle sana ürün vermeyecek. Yeryüzünde aylak aylak dolasacaksin.››

4:13 Kayin, ‹‹Cezam kaldiramayacagim kadar agir›› diye karsilik verdi,

4:14 ‹‹Bugün beni bu topraklardan kovdun. Artik huzurundan uzak kalacak, yeryüzünde aylak aylak dolasacagim. Kim bulsa öldürecek beni.››

4:15 Bunun üzerine RAB, ‹‹Seni kim öldürürse, ondan yedi kez öç alinacak›› dedi. Kimse bulup öldürmesin diye Kayinin üzerine bir nisan koydu.

4:16 Kayin RABbin huzurundan ayrildi. Aden bahçesinin dogusunda, Nod topraklarina yerlesti.

4:17 Kayin karisiyla yatti. Karisi hamile kaldi ve Hanoku dogurdu. Kayin o sirada bir kent kurmaktaydi. Kente oglu Hanokun adini verdi.

4:18 Hanoktan Irat oldu. Irattan Mehuyael, Mehuyaelden Metusael, Metusaelden Lemek oldu.

4:19 Lemek iki kadinla evlendi. Birinin adi Âda, öbürünün ise Sillaydi.

4:20 Âda Yavali dogurdu. Yaval sürü sahibi göçebelerin atasiydi.

4:21 Kardesinin adi Yuvaldi. Yuval lir ve ney çalanlarin atasiydi.

4:22 Silla Tuval-Kayini dogurdu. Tuval-Kayin tunç ve demirden çesitli kesici aletler yapardi. Tuval-Kayinin kizkardesi Naamaydi.

4:23 Lemek karilarina söyle dedi: ‹‹Ey Âda ve Silla, beni dinleyin, Ey Lemekin karilari, sözlerime kulak verin. Beni yaraladigi için Bir adam öldürdüm, Beni hirpaladigi için Bir genci öldürdüm.

4:24 Kayinin yedi kez öcü alinacaksa, Lemekin yetmis yedi kez öcü alinmali.››

4:25 Adem karisiyla yine yatti. Havva bir erkek çocuk dogurdu. ‹‹Tanri Kayinin öldürdügü Habilin yerine bana baska bir ogul bagisladi›› diyerek çocuga Sit adini verdi.

4:26 Sit'in de bir oglu oldu, adini Enos koydu. O zaman insanlar RAB'bi adiyla çagirmaya basladi.

 Yaratilis

5:1 Adem soyunun öyküsü: Tanri insani yarattiginda onu kendine benzer kildi.

5:2 Onlari erkek ve disi olarak yaratti ve kutsadi. Yaratildiklari gün onlara ‹‹Insan›› adini verdi.

5:3 Adem 130 yasindayken kendi suretinde, kendisine benzer bir oglu oldu. Ona Sit adini verdi.

5:4 Sitin dogumundan sonra Adem 800 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:5 Adem toplam 930 yil yasadiktan sonra öldü.

5:6 Sit 105 yasindayken oglu Enos dogdu.

5:7 Enosun dogumundan sonra Sit 807 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:8 Sit toplam 912 yil yasadiktan sonra öldü.

5:9 Enos 90 yasindayken oglu Kenan dogdu.

5:10 Kenanin dogumundan sonra Enos 815 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:11 Enos toplam 905 yil yasadiktan sonra öldü.

5:12 Kenan 70 yasindayken oglu Mahalalel dogdu.

5:13 Mahalalelin dogumundan sonra Kenan 840 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:14 Kenan toplam 910 yil yasadiktan sonra öldü.

5:15 Mahalalel 65 yasindayken oglu Yeret dogdu.

5:16 Yeretin dogumundan sonra Mahalalel 830 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:17 Mahalalel toplam 895 yil yasadiktan sonra öldü.

5:18 Yeret 162 yasindayken oglu Hanok dogdu.

5:19 Hanokun dogumundan sonra Yeret 800 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:20 Yeret toplam 962 yil yasadiktan sonra öldü.

5:21 Hanok 65 yasindayken oglu Metuselah dogdu.

5:22 Metuselahin dogumundan sonra Hanok 300 yil Tanri yolunda yürüdü. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:23 Hanok toplam 365 yil yasadi.

5:24 Tanri yolunda yürüdü, sonra ortadan kayboldu; çünkü Tanri onu yanina almisti.

5:25 Metuselah 187 yasindayken oglu Lemek dogdu.

5:26 Lemekin dogumundan sonra Metuselah 782 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:27 Metuselah toplam 969 yil yasadiktan sonra öldü.

5:28 Lemek 182 yasindayken bir oglu oldu.

5:29 ‹‹RABbin lanetledigi bu toprak yüzünden çektigimiz eziyeti, harcadigimiz emegi bu çocuk hafifletip bizi rahatlatacak›› diyerek çocuga Nuh adini verdi.

5:30 Nuhun dogumundan sonra Lemek 595 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

5:31 Lemek toplam 777 yil yasadiktan sonra öldü.

5:32 Nuh 500 yil yasadiktan sonra Sam, Ham, Yafet adli ogullari dogdu.

 Yaratilis

6:1 Yeryüzünde insanlar çogalmaya basladi, kizlar dogdu.

6:2 Ilahi varliklarfi insan kizlarinin güzelligini görünce begendikleriyle evlendiler.

6:3 RAB, ‹‹Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür›› dedi, ‹‹Insanin ömrü yüz yirmi yil olacak.››

6:4 Ilahi varliklarinfi insan kizlariyla evlenip çocuk sahibi olduklari günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardi. Bunlar eski çag kahramanlari, ünlü kisilerdi. Bunlarin melek ya da Sit soyundan gelen insanlar oldugu saniliyor. gelir. Septuaginta bunu ‹‹Devler›› diye çevirir. Ayni sözcük Say.13:32-33 ayetlerinde de geçer.

6:5 RAB bakti, yeryüzünde insanin yaptigi kötülük çok, akli fikri hep kötülükte.

6:6 Insani yarattigina pisman oldu. Yüregi sizladi.

6:7 ‹‹Yarattigim insanlari, hayvanlari, sürüngenleri, kuslari yeryüzünden silip atacagim›› dedi, ‹‹Çünkü onlari yarattigima pisman oldum.››

6:8 Ama Nuh RABbin gözünde lütuf buldu.

6:9 Nuhun öyküsü söyledir: Nuh dogru bir insandi. Çagdaslari arasinda kusursuz biriydi. Tanri yolunda yürüdü.

6:10 Üç oglu vardi: Sam, Ham, Yafet.

6:11 Tanrinin gözünde yeryüzü bozulmus, zorbalikla dolmustu.

6:12 Tanri yeryüzüne bakti ve her seyin ne denli bozuldugunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çikmisti.

6:13 Tanri Nuha, ‹‹Insanliga son verecegim›› dedi, ‹‹Çünkü onlar yüzünden yeryüzü zorbalikla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edecegim.

6:14 Kendine gofer agacindan bir gemi yap. Içini disini ziftle, içeriye kamaralar yap.

6:15 Gemiyi söyle yapacaksin: Uzunlugu üç yüz, genisligi elli, yüksekligi otuz arsin olacak.

6:16 Pencere de yap, boyu yukariya dogru bir arsini bulsun. Kapiyi geminin yan tarafina koy. Alt, orta ve üst güverteler yap.

6:17 Yeryüzüne tufan gönderecegim. Göklerin altinda soluk alan bütün canlilari yok edecegim. Yeryüzündeki her canli ölecek.

6:18 Ama seninle bir antlasma yapacagim. Ogullarin, karin, gelinlerinle birlikte gemiye bin.

6:19 Sag kalabilmeleri için her canli türünden bir erkek, bir disi olmak üzere birer çifti gemiye al.

6:20 Çesit çesit kuslar, hayvanlar, sürüngenler sag kalmak için çifter çifter sana gelecekler.

6:21 Yanina hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde yemek üzere depola.›› oldugu saniliyor.

6:22 Nuh Tanri'nin bütün buyruklarini yerine getirdi.

 Yaratilis

7:1 RAB Nuha, ‹‹Bütün ailenle birlikte gemiye bin›› dedi, ‹‹Çünkü bu kusak içinde yalniz seni dogru buldum.

7:2 Yeryüzünde soylari tükenmesin diye, yanina temiz sayilan hayvanlardan erkek ve disi olmak üzere yediser çift, kirli sayilan hayvanlardan birer çift, kuslardan yediser çift al.

7:4 Çünkü yedi gün sonra yeryüzüne kirk gün kirk gece yagmur yagdiracagim. Yarattigim her canliyi yeryüzünden silip atacagim.››

7:5 Nuh RABbin bütün buyruklarini yerine getirdi.

7:6 Yeryüzünde tufan koptugunda Nuh alti yüz yasindaydi.

7:7 Nuh, ogullari, karisi, gelinleri tufandan kurtulmak için hep birlikte gemiye bindiler.

7:8 Tanrinin Nuha buyurdugu gibi temiz ve kirli sayilan her tür hayvan, kus ve sürüngenden erkek ve disi olmak üzere birer çift Nuha gelip gemiye bindiler.

7:10 Yedi gün sonra tufan koptu.

7:11 Nuh alti yüz yasindayken, o yilin ikinci ayinin on yedinci günü enginlerin bütün kaynaklari fiskirdi, göklerin kapaklari açildi.

7:12 Yeryüzüne kirk gün kirk gece yagmur yagdi.

7:13 Nuh, ogullari Sam, Ham, Yafet, Nuhun karisiyla üç gelini tam o gün gemiye bindiler.

7:14 Onlarla birlikte her tür hayvan -evcil hayvanlarin, sürüngenlerin, kuslarin, uçan yaratiklarin her türü- gemiye bindi.

7:15 Soluk alan her tür canli çifter çifter Nuhun yanina gelip gemiye bindi.

7:16 Gemiye giren hayvanlar Tanrinin Nuha buyurdugu gibi erkek ve disiydi. RAB Nuhun ardindan kapiyi kapadi.

7:17 Tufan kirk gün sürdü. Çogalan sular gemiyi yerden yukari kaldirdi.

7:18 Sular yükseldi, çogaldikça çogaldi; gemi suyun üzerinde yüzmeye basladi.

7:19 Sular öyle yükseldi ki, yeryüzündeki bütün yüksek daglar su altinda kaldi.

7:20 Yükselen sular daglari on bes arsin asti.

7:21 Yeryüzünde yasayan bütün canlilar yok oldu; kuslar, evcil ve yabanil hayvanlar, sürüngenler, insanlar, soluk alan bütün canlilar öldü.

7:23 RAB insanlardan evcil hayvanlara, sürüngenlerden kuslara dek bütün canlilari yok etti, yeryüzündeki her sey silinip gitti. Yalniz Nuhla gemidekiler kaldi.

7:24 Sular yüz elli gün boyunca yeryüzünü kapladi.

 Yaratilis

8:1 Sonra Tanri Nuhu ve gemideki evcil ve yabanil hayvanlari animsadi. Yeryüzünde bir rüzgar estirdi, sular alçalmaya basladi.

8:2 Enginlerin kaynaklari, göklerin kapaklari kapandi. Yagmur dindi.

8:3 Sular yeryüzünden çekilmeye basladi. Yüz elli gün geçtikten sonra sular azaldi.

8:4 Gemi yedinci ayin on yedinci günü Ararat daglarina oturdu.

8:5 Sular onuncu aya kadar sürekli azaldi. Onuncu ayin birinde daglarin dorugu göründü.

8:6 Kirk gün sonra Nuh yapmis oldugu geminin penceresini açti.

8:7 Kuzgunu disari gönderdi. Kuzgun sular kuruyuncaya kadar dönmedi, uçup durdu.

8:8 Bunun üzerine Nuh sularin yeryüzünden çekilip çekilmedigini anlamak için güvercini gönderdi.

8:9 Güvercin konacak bir yer bulamadi, çünkü her yer suyla kapliydi. Gemiye, Nuhun yanina döndü. Nuh uzanip güvercini tuttu ve gemiye, yanina aldi.

8:10 Yedi gün daha bekledi, sonra güvercini yine disari saldi.

8:11 Güvercin gagasinda yeni kopmus bir zeytin yapragiyla aksamleyin geri döndü. O zaman Nuh sularin yeryüzünden çekilmis oldugunu anladi.

8:12 Yedi gün daha bekledikten sonra güvercini yine gönderdi. Bu kez güvercin geri dönmedi.

8:13 Nuh alti yüz bir yasindayken, birinci ayin birinde yeryüzündeki sular kurudu. Nuh geminin üstündeki kapagi kaldirinca topragin kurumus oldugunu gördü.

8:14 Ikinci ayin yirmi yedinci günü toprak tümüyle kurumustu.

8:15 Tanri Nuha, ‹‹Karin, ogullarin ve gelinlerinle birlikte gemiden çik›› dedi,

8:17 ‹‹Kendinle birlikte bütün canlilari, kuslari, hayvanlari, sürüngenleri de çikar. Üresinler, verimli olsunlar, yeryüzünde çogalsinlar.››

8:18 Nuh karisi, ogullari ve gelinleriyle birlikte gemiden çikti.

8:19 Bütün hayvanlar, sürüngenler, kuslar, yeryüzünde yasayan her tür canli da gemiyi terk etti.

8:20 Nuh RABbe bir sunak yapti. Orada bütün temiz sayilan hayvanlarla kuslardan yakmalik sunular sundu.

8:21 Güzel kokudan hosnut olan RAB içinden söyle dedi: ‹‹Insanlar yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyecegim. Çünkü insan yüregindeki egilimler çocuklugundan beri kötüdür. Simdi yaptigim gibi bütün canlilari bir daha yok etmeyecegim.

8:22 ‹‹Dünya durdukça Ekin ekmek, biçmek, Sicak, soguk, Yaz, kis, Gece, gündüz hep var olacaktir.››

 Yaratilis

9:1 Tanri, Nuhu ve ogullarini kutsayarak, ‹‹Verimli olun, çogalip yeryüzünü doldurun›› dedi,

9:2 ‹‹Yerdeki hayvanlarin, gökteki kuslarin tümü sizden korkup ürkecek. Yeryüzündeki bütün canlilar, denizdeki bütün baliklar sizin yönetiminize verilmistir.

9:3 Bütün canlilar size yiyecek olacak. Yesil bitkiler gibi, hepsini size veriyorum.

9:4 ‹‹Yalniz kanli et yemeyeceksiniz, çünkü kan cani içerir.

9:5 Sizin de kaniniz dökülürse, hakkinizi kesinlikle arayacagim. Her hayvandan hesabini soracagim. Her insandan, kardesinin canina kiyan herkesten hakkinizi arayacagim.

9:6 ‹‹Kim insan kani dökerse, Kendi kani da insan tarafindan dökülecektir. Çünkü Tanri insani kendi suretinde yaratti.

9:7 Verimli olun, çogalin. Yeryüzünde üreyin, artin.››

9:8 Tanri Nuha ve ogullarina söyle dedi:

9:9 ‹‹Sizinle ve gelecek kusaklarinizla, sizinle birlikteki bütün canlilarla -kuslar, evcil ve yabanil hayvanlar, gemiden çikan bütün hayvanlarla- antlasmami sürdürmek istiyorum.

9:11 Sizinle antlasmami sürdürecegim: Bir daha tufanla bütün canlilar yok olmayacak. Yeryüzünü yok eden tufan bir daha olmayacak.››

9:12 Tanri söyle sürdürdü konusmasini: ‹‹Sizinle ve bütün canlilarla kusaklar boyu sonsuza dek sürecek antlasmamin belirtisi su olacak:

9:13 Yayimi bulutlara yerlestirecegim ve bu, yeryüzüyle aramdaki antlasmanin belirtisi olacak.

9:14 Yeryüzüne ne zaman bulut göndersem, yayim bulutlarin arasinda ne zaman görünse,

9:15 sizinle ve bütün canli varliklarla yaptigim antlasmayi animsayacagim: Canlilari yok edecek bir tufan bir daha olmayacak.

9:16 Ne zaman bulutlarda yay görünse, ona bakip yeryüzünde yasayan bütün canlilarla yaptigim sonsuza dek geçerli antlasmayi animsayacagim.››

9:17 Tanri Nuha, ‹‹Kendimle yeryüzündeki bütün canlilar arasinda sürdürecegim antlasmanin belirtisi budur›› dedi.

9:18 Gemiden çikan Nuhun ogullari Sam, Ham ve Yafet idi. Ham Kenanin babasiydi.

9:19 Nuhun üç oglu bunlardi. Yeryüzüne yayilan bütün insanlar onlardan üredi.

9:20 Nuh çiftçiydi, ilk bagi o dikti.

9:21 Sarap içip sarhos oldu, çadirinin içinde çirilçiplak uzandi.

9:22 Kenanin babasi olan Ham babasinin çiplak oldugunu görünce disari çikip iki kardesine anlatti.

9:23 Samla Yafet bir giysi alip omuzlarina attilar, geri geri yürüyerek çiplak babalarini örttüler. Babalarini çiplak görmemek için yüzlerini öbür yana çevirdiler.

9:24 Nuh ayilinca küçük oglunun ne yaptigini anlayarak,

9:25 söyle dedi: ‹‹Kenana lanet olsun, Köleler kölesi olsun kardeslerine.

9:26 Övgüler olsun Samin Tanrisi RABbe, Kenan Sama kul olsun.

9:27 Tanri Yafetefö bolluk versin, Samin çadirlarinda yasasin, Kenan Yafete kul olsun.››

9:28 Nuh tufandan sonra üç yüz elli yil daha yasadi.

9:29 Toplam dokuz yüz elli yil yasadiktan sonra öldü.

 Yaratilis

10:1 Nuhun ogullari Sam, Ham ve Yafetin öyküsü sudur: Tufandan sonra bunlarin birçok oglu oldu.

10:2 Yafetin ogullari: Gomer, Magog, Meday, Yâvan, Tuval, Mesek, Tiras.

10:3 Gomerin ogullari: Askenaz, Rifat, Togarma.

10:4 Yâvanin ogullari: Elisa, Tarsis, Kittim, Rodanim.

10:5 Kiyilarda yasayan insanlarin atalari bunlardir. Ülkelerinde çesitli dillere, uluslarinda çesitli boylara bölündüler.

10:6 Hamin ogullari: Kûs, Misrayim, Pût, Kenan.

10:7 Kûsun ogullari: Seva, Havila, Savta, Raama, Savteka. Raamanin ogullari: Seva, Dedan.

10:8 Kûsun Nemrut adinda bir oglu oldu. Yigitligiyle yeryüzüne ün saldi.

10:9 RABbin önünde yigit bir avciydi. ‹‹RABbin önünde Nemrut gibi yigit avci›› sözü buradan gelir.

10:10 Ilkin Sinar topraklarinda, Babil, Erek, Akat, Kalne kentlerinde krallik yapti.

10:11 Sonra Asura giderek Ninova, Rehovot-Ir, Kalah kentlerini ve Ninovayla önemli bir kent olan Kalah arasinda Reseni kurdu.

10:13 Misrayim Ludlularin, Anamlilarin, Lehavlilarin, Naftuhlularin, Patruslularin, Filistlilerin atalari olan Kasluhlularin ve Kaftorlularin atasiydi.

10:15 Kenan ilk oglu olan Sidonun babasi ve Hititlerin, Yevuslularin, Amorlularin, Girgaslilarin, Hivlilerin, Arklilarin, Sinlilerin, Arvatlilarin, Semarlilarin, Hamalilarin atasiydi. Kenan boylari daha sonra dagildi.

10:19 Kenan siniri Saydadan Gerar, Gazze, Sodom, Gomora, Adma ve Sevoyime dogru Lasaya kadar uzaniyordu.

10:20 Ülkelerinde ve uluslarinda çesitli boylara ve dillere bölünen Hamogullari bunlardi.

10:21 Yafetin agabeyi olan Samin da çocuklari oldu. Sam bütün Ever soyunun atasiydi.

10:22 Samin ogullari: Elam, Asur, Arpaksat, Lud, Aram.

10:23 Aramin ogullari: Ûs, Hul, Geter, Mas.

10:24 Arpaksat Selahin babasiydi. Selahtan Ever oldu.

10:25 Everin iki oglu oldu. Birinin adi Pelekti; çünkü yeryüzündeki insanlar onun yasadigi dönemde bölündü. Kardesinin adi Yoktandi.

10:26 Yoktan Almodatin, Selefin, Hasarmavetin, Yerahin, Hadoramin, Uzalin, Diklanin, Ovalin, Avimaelin, Sevanin, Ofirin, Havilanin, Yovavin atasiydi. Bunlarin hepsi Yoktanin soyundandi. Septuaginta ‹‹Arpaksat Kenanin babasiydi, Kenan Selahin babasiydi.››

10:30 Doguda, Mesadan Sefara uzanan daglik bölgede yasarlardi.

10:31 Ülkelerinde ve uluslarinda çesitli boylara ve dillere bölünen Samogullari bunlardi.

10:32 Tufandan sonra kayda geçen, ulus ulus, boy boy yeryüzüne yayilan bütün bu insanlar Nuh'un soyundan gelmedir.

 Yaratilis

11:1 Baslangiçta dünyadaki bütün insanlar ayni dili konusur, ayni sözleri kullanirlardi.

11:2 Doguya göçerlerken Sinar bölgesinde bir ova bulup oraya yerlestiler.

11:3 Birbirlerine, ‹‹Gelin, tugla yapip iyice pisirelim›› dediler. Tas yerine tugla, harç yerine zift kullandilar.

11:4 Sonra, ‹‹Kendimize bir kent kuralim›› dediler, ‹‹Göklere erisecek bir kule dikip ün salalim. Böylece yeryüzüne dagilmayiz.››

11:5 RAB insanlarin yaptigi kentle kuleyi görmek için asagiya indi.

11:6 ‹‹Tek bir halk olup ayni dili konusarak bunu yapmaya basladiklarina göre, düsündüklerini gerçeklestirecek, hiçbir engel tanimayacaklar›› dedi,

11:7 ‹‹Gelin, asagi inip dillerini karistiralim ki, birbirlerini anlamasinlar.››

11:8 Böylece RAB onlari yeryüzüne dagitarak kentin yapimini durdurdu.

11:9 Bu nedenle kente Babilfs adi verildi. Çünkü RAB bütün insanlarin dilini orada karistirmis ve onlari yeryüzünün dört bucagina dagitmisti.

11:10 Samin soyunun öyküsü: Tufandan iki yil sonra Sam 100 yasindayken oglu Arpaksat dogdu.

11:11 Arpaksatin dogumundan sonra Sam 500 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:12 Arpaksat 35 yasindayken oglu Selah dogdu.

11:13 Selahin dogumundan sonra Arpaksat 403 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu. dogdu. Kenanin dogumundan sonra Arpaksat 430 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu. Kenan 130 yasindayken oglu Selah dogdu. Selahin dogumundan sonra Kenan 330 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu›› (bkz. Luk.3:35-36).

11:14 Selah 30 yasindayken oglu Ever dogdu.

11:15 Everin dogumundan sonra Selah 403 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:16 Ever 34 yasindayken oglu Pelek dogdu.

11:17 Pelekin dogumundan sonra Ever 430 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:18 Pelek 30 yasindayken oglu Reu dogdu.

11:19 Reunun dogumundan sonra Pelek 209 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:20 Reu 32 yasindayken oglu Seruk dogdu.

11:21 Serukun dogumundan sonra Reu 207 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:22 Seruk 30 yasindayken oglu Nahor dogdu.

11:23 Nahorun dogumundan sonra Seruk 200 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:24 Nahor 29 yasindayken oglu Terah dogdu.

11:25 Terahin dogumundan sonra Nahor 119 yil daha yasadi. Baska ogullari, kizlari oldu.

11:26 Yetmis yasindan sonra Terahin Avram, Nahor ve Haran adli ogullari oldu.

11:27 Terah soyunun öyküsü: Terah Avram, Nahor ve Haranin babasiydi. Haranin Lut adli bir oglu oldu.

11:28 Haran, babasi Terah henüz sagken, dogdugu ülkede, Kildanilerin Ur Kentinde öldü.

11:29 Avramla Nahor evlendiler. Avramin karisinin adi Saray, Nahorunkinin adi Milkaydi. Milka Yiskanin babasi Haranin kiziydi.

11:30 Saray kisirdi, çocugu olmuyordu.

11:31 Terah, oglu Avrami, Haranin oglu olan torunu Lutu ve Avramin karisi olan gelini Sarayi yanina aldi. Kenan ülkesine gitmek üzere Kildanilerin Ur Kentinden ayrildilar. Harrana gidip oraya yerlestiler.

11:32 Terah iki yüz bes yil yasadiktan sonra Harran'da öldü.

 Yaratilis

12:1 RAB Avrama, ‹‹Ülkeni, akrabalarini, baba evini birak, sana gösterecegim ülkeye git›› dedi,

12:2 ‹‹Seni büyük bir ulus yapacagim, Seni kutsayacak, sana ün kazandiracagim, Bereket kaynagi olacaksin.

12:3 Seni kutsayanlari kutsayacak, Seni lanetleyeni lanetleyecegim. Yeryüzündeki bütün halklar Senin araciliginla kutsanacak.››

12:4 Avram RABbin buyurdugu gibi yola çikti. Lut da onunla birlikte gitti. Avram Harrandan ayrildigi zaman yetmis bes yasindaydi.

12:5 Karisi Sarayi, yegeni Lutu, Harranda kazandiklari mallari, edindikleri usaklari yanina alip Kenan ülkesine dogru yola çikti. Oraya vardilar.

12:6 Avram ülke boyunca Sekemdeki More mesesine kadar ilerledi. O günlerde orada Kenanlilar yasiyordu.

12:7 RAB Avrama görünerek, ‹‹Bu topraklari senin soyuna verecegim›› dedi. Avram kendisine görünen RABbe orada bir sunak yapti.

12:8 Oradan Beytelin dogusundaki daglik bölgeye dogru gitti. Çadirini batidaki Beytelle dogudaki Ay Kentinin arasina kurdu. Orada RABbe bir sunak yapip RABbi adiyla çagirdi.

12:9 Sonra kona göçe Negeve dogru ilerledi.

12:10 Ülkedeki siddetli kitlik yüzünden Avram geçici bir süre için Misira gitti.

12:11 Misira yaklastiklarinda karisi Saraya, ‹‹Güzel bir kadin oldugunu biliyorum›› dedi,

12:12 ‹‹Olur ki Misirlilar seni görüp, ‹Bu onun karisi› diyerek beni öldürür, seni sag birakirlar.

12:13 Lütfen, ‹Onun kizkardesiyim› de ki, senin hatirin için bana iyi davransinlar, canima dokunmasinlar.››

12:14 Avram Misira girince, Misirlilar karisinin çok güzel oldugunu farkettiler.

12:15 Kadini gören firavunun adamlari, güzelligini firavuna övdüler. Kadin saraya alindi.

12:16 Onun hatiri için firavun Avrama iyi davrandi. Avram davar, sigir, erkek ve disi esek, erkek ve kadin köle, deve sahibi oldu.

12:17 RAB Avramin karisi Saray yüzünden firavunla ev halkinin basina korkunç felaketler getirdi.

12:18 Firavun Avrami çagirtarak, ‹‹Nedir bana bu yaptigin?›› dedi, ‹‹Neden Sarayin karin oldugunu söylemedin?

12:19 Niçin ‹Saray kizkardesimdir› diyerek onunla evlenmeme izin verdin? Al karini, git!››

12:20 Firavun Avram için adamlarina buyruk verdi. Böylece Avram'la karisini sahip oldugu her seyle birlikte gönderdiler.

 Yaratilis

13:1 Avram, karisi ve sahip oldugu her seyle birlikte Misirdan ayrilip Negeve dogru gitti. Lut da onunla birlikteydi.

13:2 Avram çok zengindi. Sürüleri, altinlari, gümüsleri vardi.

13:3 Negevden baslayip bir yerden öbürüne göçerek Beytele kadar gitti. Beytelle Ay Kenti arasinda daha önce çadirini kurmus oldugu yere vardi.

13:4 Önceden yapmis oldugu sunagin bulundugu yere gidip orada RABbi adiyla çagirdi.

13:5 Avramla birlikte göçen Lutun da davarlari, sigirlari, çadirlari vardi.

13:6 Mallari öyle çoktu ki, toprak birlikte yasamalarina elvermedi; yan yana yasayamadilar.

13:7 Avramin çobanlariyla Lutun çobanlari arasinda kavga çikti. -O günlerde Kenanlilarla Perizliler de orada yasiyorlardi.-

13:8 Avram Luta, ‹‹Biz akrabayiz›› dedi, ‹‹Bu yüzden aramizda da çobanlarimiz arasinda da kavga çikmasin.

13:9 Bütün topraklar senin önünde. Gel, ayrilalim. Sen sola gidersen, ben saga gidecegim. Sen saga gidersen, ben sola gidecegim.››

13:10 Lut çevresine bakti. Seria Ovasinin tümü RABbin bahçesi gibi, Soara dogru giderken Misir topraklari gibiydi. Her yerde bol su vardi. RAB Sodom ve Gomora kentlerini yok etmeden önce ova böyleydi.

13:11 Lut kendine Seria Ovasinin tümünü seçerek doguya dogru göçtü. Birbirlerinden ayrildilar.

13:12 Avram Kenan topraklarinda kaldi. Lut ovadaki kentlerin arasina yerlesti, Sodoma yakin bir yere çadir kurdu.

13:13 Sodom halki çok kötüydü. RABbe karsi büyük günah isliyordu.

13:14 Lut Avramdan ayrildiktan sonra, RAB Avrama, ‹‹Bulundugun yerden kuzeye, güneye, doguya, batiya dikkatle bak›› dedi,

13:15 ‹‹Gördügün bütün topraklari sonsuza dek sana ve soyuna verecegim.

13:16 Soyunu topragin tozu kadar çogaltacagim. Öyle ki, biri çikip da topragin tozunu sayabilirse, senin soyunu da sayabilecek.

13:17 Kalk, sana verecegim topraklari boydan boya dolas.››

13:18 Avram çadirini söktü, gidip Hevron'daki Mamre meseligine yerlesti. Orada RAB'be bir sunak yapti.

 Yaratilis

14:1 Bu arada Sinar Krali Amrafel, Ellasar Krali Aryok, Elam Krali Kedorlaomer ve Goyim Krali Tidal

14:2 Sodom Krali Beraya, Gomora Krali Birsaya, Adma Krali Sinava, Sevoyim Krali Semevere ve Bala -Soar- Kralina karsi savas açti.

14:3 Bu son bes kral bugün Lut Gölü olan Siddim Vadisinde güçlerini birlestirmisti.

14:4 Bu krallar on iki yil Kedorlaomerin egemenligi altinda yasamis, on üçüncü yil ona baskaldirmislardi.

14:5 On dördüncü yil Kedorlaomerle onu destekleyen öbür krallar gelip Asterot-Karnayimde Refalilari, Hamda Zuzlulari, Save-Kiryatayimde Emlileri, çöl kenarindaki El-Parana kadar uzanan daglik Seir bölgesinde Horlulari bozguna ugrattilar.

14:7 Oradan geri dönüp Eyn-Mispata -Kadese- gittiler. Amaleklilerin bütün topraklarini alarak Haseson-Tamarda yasayan Amorlulari bozguna ugrattilar.

14:8 Bunun üzerine Sodom, Gomora, Adma, Sevoyim, Bala -Soar- krallari yola çikti. Bu bes kral dört krala -Elam Krali Kedorlaomer, Goyim Krali Tidal, Sinar Krali Amrafel, Ellasar Krali Aryoka- karsi Siddim Vadisinde savas düzenine girdiler.

14:10 Siddim Vadisi zift çukurlariyla doluydu. Sodom ve Gomora krallari kaçarken adamlarindan bazilari bu çukurlara düstü. Sag kalanlarsa daglara kaçti.

14:11 Dört kral Sodom ve Gomoranin bütün malini ve yiyecegini alip gitti.

14:12 Avramin yegeni Lutla mallarini da götürdüler. Çünkü o da Sodomda yasiyordu.

14:13 Oradan kaçip kurtulan biri gelip Ibrani Avrama durumu bildirdi. Avram Eskolla Anerin kardesi Amorlu Mamrenin meseliginde yasiyordu. Bunlarin hepsi Avramdan yanaydilar.

14:14 Avram yegeni Lutun tutsak alindigini duyunca, evinde dogup yetismis üç yüz on sekiz adamini yanina alarak dört krali Dana kadar kovaladi.

14:15 Adamlarini gruplara ayirdi, gece saldirip onlari bozguna ugratarak Samin kuzeyindeki Hovaya kadar kovaladi.

14:16 Yagmalanan bütün mali, yegeni Lutla mallarini, kadinlari ve halki geri getirdi.

14:17 Avram Kedorlaomerle onu destekleyen krallari bozguna ugratip dönünce, Sodom Krali onu karsilamak için Kral Vadisi olan Save Vadisine gitti.

14:18 Yüce Tanrinin kâhini olan Salem Krali Melkisedek ekmek ve sarap getirdi.

14:19 Avrami kutsayarak söyle dedi: ‹‹Yeri gögü yaratan yüce Tanri Avrami kutsasin,

14:20 Düsmanlarini onun eline teslim eden yüce Tanriya övgüler olsun.››

14:21 Sodom Krali Avrama, ‹‹Adamlarimi bana ver, mallar sana kalsin›› dedi.

14:22 Avram Sodom Kralina, ‹‹Yeri gögü yaratan yüce Tanri RABbin önünde sana ait hiçbir sey, bir iplik, bir çarik bagi bile almayacagima ant içerim›› diye karsilik verdi, ‹‹Öyle ki, ‹Avrami zengin ettim› demeyesin.

14:24 Yalniz, adamlarimin yedikleri bunun disinda. Bir de beni destekleyen Aner, Eskol ve Mamre paylarina düseni alsinlar.››

 Yaratilis

15:1 Bundan sonra RAB bir görümde Avrama, ‹‹Korkma, Avram›› diye seslendi, ‹‹Senin kalkanin benim. Ödülün çok büyük olacak.››

15:2 Avram, ‹‹Ey Egemen RAB, bana ne vereceksin?›› dedi, ‹‹Çocuk sahibi olamadim. Evim Samli Eliezere kalacak.

15:3 Bana çocuk vermedigin için evimdeki bir usak mirasçim olacak.››

15:4 RAB yine seslendi: ‹‹O mirasçin olmayacak, öz çocugun mirasçin olacak.››

15:5 Sonra Avrami disari çikararak, ‹‹Göklere bak›› dedi, ‹‹Yildizlari sayabilir misin? Iste, soyun o kadar çok olacak.››

15:6 Avram RABbe iman etti, RAB bunu ona dogruluk saydi.

15:7 Tanri Avrama, ‹‹Bu topraklari sana miras olarak vermek için Kildanilerin Ur Kentinden seni çikaran RAB benim›› dedi.

15:8 Avram, ‹‹Ey Egemen RAB, bu topraklari miras alacagimi nasil bilecegim?›› diye sordu.

15:9 RAB, ‹‹Bana bir düve, bir keçi, bir de koç getir›› dedi, ‹‹Hepsi üçer yasinda olsun. Bir de kumruyla güvercin yavrusu getir.››

15:10 Avram hepsini getirdi, ortadan kesip parçalari birbirine karsi dizdi. Yalniz kuslari kesmedi.

15:11 Leslerin üzerine konan yirtici kuslari kovdu.

15:12 Günes batarken Avram derin bir uykuya daldi. Üzerine dehset verici zifiri bir karanlik çöktü.

15:13 RAB Avrama söyle dedi: ‹‹Sunu iyi bil ki, senin soyun yabanci bir ülkede, gurbette yasayacak. Dört yüz yil kölelik edip baski görecek.

15:14 Ama soyuna kölelik yaptiran ulusu cezalandiracagim. Sonra soyun oradan büyük mal varligiyla çikacak.

15:15 Sen de esenlik içinde atalarina kavusacaksin. Ileri yasta ölüp gömüleceksin.

15:16 Soyunun dördüncü kusagi buraya geri dönecek. Çünkü Amorlularin yaptigi kötülükler henüz doruga varmadi.››

15:17 Günes batip karanlik çökünce, dumanli bir mangalla alevli bir mesale göründü ve kesilen hayvan parçalarinin arasindan geçti.

15:18 O gün RAB Avram'la antlasma yaparak ona söyle dedi: ‹‹Misir Irmagi'ndan büyük Firat Irmagi'na kadar uzanan bu topraklari -Ken, Keniz, Kadmon, Hitit, Periz, Refa, Amor, Kenan, Girgas ve Yevus topraklarini- senin soyuna verecegim.››

 Yaratilis

16:1 Karisi Saray Avrama çocuk verememisti. Sarayin Hacer adinda Misirli bir cariyesi vardi.

16:2 Saray Avrama, ‹‹RAB çocuk sahibi olmami engelledi›› dedi, ‹‹Lütfen, cariyemle yat. Belki bu yoldan bir çocuk sahibi olabilirim.›› Avram Sarayin sözünü dinledi.

16:3 Saray Misirli cariyesi Haceri kocasi Avrama kari olarak verdi. Bu olay Avram Kenanda on yil yasadiktan sonra oldu.

16:4 Avram Hacerle yatti, Hacer hamile kaldi. Hacer hamile oldugunu anlayinca, hanimini küçük görmeye basladi.

16:5 Saray Avrama, ‹‹Bu haksizlik senin yüzünden basima geldi!›› dedi, ‹‹Cariyemi koynuna soktum. Hamile oldugunu anlayinca beni küçük görmeye basladi. Ikimiz arasinda RAB karar versin.››

16:6 Avram, ‹‹Cariyen senin elinde›› dedi, ‹‹Neyi uygun görürsen yap.›› Böylece Saray cariyesine sert davranmaya basladi. Hacer onun yanindan kaçti.

16:7 RABbin melegi Haceri çölde bir pinarin, Sur yolundaki pinarin basinda buldu.

16:8 Ona, ‹‹Sarayin cariyesi Hacer, nereden gelip nereye gidiyorsun?›› diye sordu. Hacer, ‹‹Hanimim Saraydan kaçiyorum›› diye yanitladi.

16:9 RABbin melegi, ‹‹Hanimina dön ve ona boyun eg›› dedi,

16:10 ‹‹Senin soyunu öyle çogaltacagim ki, kimse sayamayacak.

16:11 ‹‹Iste hamilesin, bir oglun olacak, Adini Ismailfü koyacaksin. Çünkü RAB sikinti içindeki yakarisini isitti.

16:12 Oglun yaban esegine benzer bir adam olacak, O herkese, herkes de ona karsi çikacak. Kardeslerinin hepsiyle çekisme içinde yasayacak.›› da ‹‹Bütün kardeslerinin yasadigi yerin dogusuna yerlesecek››.

16:13 Hacer, ‹‹Beni gören Tanriyi gerçekten gördüm mü?›› diyerek kendisiyle konusan RABbe ‹‹El-Roi›› adini verdi.

16:14 Bu yüzden Kadesle Beret arasindaki o kuyuya Beer-Lahay-Roi adi verildi. anlamina gelir.

16:15 Hacer Avrama bir erkek çocuk dogurdu. Avram çocugun adini Ismail koydu.

16:16 Hacer Ismail'i dogurdugunda, Avram seksen alti yasindaydi.

 Yaratilis

17:1 Avram doksan dokuz yasindayken RAB ona görünerek, ‹‹Ben Her Seye Gücü Yeten Tanriyim›› dedi, ‹‹Benim yolumda yürü, kusursuz ol.

17:2 Seninle yaptigim antlasmayi sürdürecek, soyunu alabildigine çogaltacagim.››

17:3 Avram yüzüstü yere kapandi. Tanri,

17:4 ‹‹Seninle yaptigim antlasma sudur›› dedi, ‹‹Birçok ulusun babasi olacaksin.

17:5 Artik adin Avram degil, Ibrahim olacak. Çünkü seni birçok ulusun babasi yapacagim.

17:6 Seni çok verimli kilacagim. Soyundan uluslar dogacak, krallar çikacak.

17:7 Antlasmami seninle ve soyunla kusaklar boyunca, sonsuza dek sürdürecegim. Senin, senden sonra da soyunun Tanrisi olacagim.

17:8 Bir yabanci olarak yasadigin topraklari, bütün Kenan ülkesini sonsuza dek mülkünüz olmak üzere sana ve soyuna verecegim. Onlarin Tanrisi olacagim.›› anlamina gelir.

17:9 Tanri Ibrahime, ‹‹Sen ve soyun kusaklar boyu antlasmama bagli kalmalisiniz›› dedi,

17:10 ‹‹Seninle ve soyunla yaptigim antlasmanin kosulu sudur: Aranizdaki erkeklerin hepsi sünnet edilecek.

17:11 Sünnet olmalisiniz. Sünnet aramizdaki antlasmanin belirtisi olacak.

17:12 Evinizde dogmus ya da soyunuzdan olmayan bir yabancidan satin alinmis köleler dahil sekiz günlük her erkek çocuk sünnet edilecek. Gelecek kusaklariniz boyunca sürecek bu.

17:13 Evinizde dogan ya da satin aldiginiz her çocuk kesinlikle sünnet edilecek. Bedeninizdeki bu belirti sonsuza dek sürecek antlasmamin simgesi olacak.

17:14 Sünnet edilmemis her erkek halkinin arasindan atilacak, çünkü antlasmami bozmus demektir.››

17:15 Tanri, ‹‹Karin Saraya gelince, ona artik Saray demeyeceksin›› dedi, ‹‹Bundan böyle onun adi Sara olacak.

17:16 Onu kutsayacak, ondan sana bir ogul verecegim. Onu kutsayacagim, uluslarin anasi olacak. Halklarin krallari onun soyundan çikacak.››

17:17 Ibrahim yüzüstü yere kapandi ve güldü. Içinden, ‹‹Yüz yasinda bir adam çocuk sahibi olabilir mi?›› dedi, ‹‹Doksan yasindaki Sara dogurabilir mi?››

17:18 Sonra Tanriya, ‹‹Keske Ismaili mirasçim kabul etseydin!›› dedi.

17:19 Tanri, ‹‹Hayir. Ama karin Sara sana bir ogul doguracak, adini Ishakfç koyacaksin›› dedi, ‹‹Onunla ve soyuyla antlasmami sonsuza dek sürdürecegim.

17:20 Ismaile gelince, seni isittim. Onu kutsayacak, verimli kilacak, soyunu alabildigine çogaltacagim. On iki beyin babasi olacak. Soyunu büyük bir ulus yapacagim.

17:21 Ancak antlasmami gelecek yil bu zaman Saranin doguracagi oglun Ishakla sürdürecegim.››

17:22 Tanri Ibrahimle konusmasini bitirince ondan ayrilip yukariya çekildi.

17:23 Ibrahim evindeki bütün erkekleri -oglu Ismaili, evinde doganlarin, satin aldigi usaklarin hepsini- Tanrinin kendisine buyurdugu gibi o gün sünnet ettirdi.

17:24 Ibrahim sünnet oldugunda doksan dokuz yasindaydi.

17:25 Oglu Ismail on üç yasinda sünnet oldu.

17:26 Ibrahim, oglu Ismaille ayni gün sünnet edildi.

17:27 Ibrahim'in evindeki bütün erkekler -evinde doganlar ve yabancilardan satin alinanlar- onunla birlikte sünnet oldu.

 Yaratilis

18:1 Ibrahim günün sicak saatlerinde Mamre meseligindeki çadirinin önünde otururken, RAB kendisine göründü.

18:2 Ibrahim karsisinda üç adamin durdugunu gördü. Onlari görür görmez karsilamaya kostu. Yere kapanarak birine,

18:3 ‹‹Ey efendim, eger gözünde lütuf bulduysam, lütfen kulunun yanindan ayrilma›› dedi,

18:4 ‹‹Biraz su getirteyim, ayaklarinizi yikayin. Su agacin altinda dinlenin.

18:5 Madem kulunuza konuk geldiniz, birakin size yiyecek bir seyler getireyim. Biraz dinlendikten sonra yolunuza devam edersiniz.›› Adamlar, ‹‹Peki, dedigin gibi olsun›› dediler.

18:6 Ibrahim hemen çadira, Saranin yanina gitti. Ona, ‹‹Hemen üç sea ince un al, yogurup pide yap›› dedi.

18:7 Ardindan sigirlara kostu. Körpe ve besili bir buzagi seçip usagina verdi. Usak buzagiyi hemen hazirladi.

18:8 Ibrahim hazirlanan buzagiyi yogurt ve sütle birlikte götürüp konuklarinin önüne koydu. Onlar yerken o da yanlarinda, agacin altinda durdu.

18:9 Konuklar, ‹‹Karin Sara nerede?›› diye sordular. Ibrahim, ‹‹Çadirda›› diye yanitladi.

18:10 RAB, ‹‹Gelecek yil bu zamanda kesinlikle yanina dönecegim›› dedi, ‹‹O zaman karin Saranin bir oglu olacak.›› Sara RABbin arkasinda, çadirin girisinde durmus, dinliyordu.

18:11 Ibrahimle Sara kocamislardi, yaslari hayli ileriydi. Sara âdetten kesilmisti.

18:12 Için için gülerek, ‹‹Bu yastan sonra bu sevinci tadabilir miyim?›› diye düsündü, ‹‹Üstelik efendim de yasli.››

18:13 RAB Ibrahime sordu: ‹‹Sara niçin, ‹Bu yastan sonra gerçekten çocuk sahibi mi olacagim?› diyerek güldü?

18:14 RAB için olanaksiz bir sey var mi? Belirlenen vakitte, gelecek yil bu zaman yanina döndügümde Saranin bir oglu olacak.››

18:15 Sara korktu, ‹‹Gülmedim›› diyerek yalan söyledi. RAB, ‹‹Hayir, güldün›› dedi.

18:16 Adamlar oradan ayrilirken Sodoma dogru baktilar. Ibrahim onlari yolcu etmek için yanlarinda yürüyordu.

18:17 RAB, ‹‹Yapacagim seyi Ibrahimden mi gizleyecegim?›› dedi,

18:18 ‹‹Kuskusuz Ibrahimden büyük ve güçlü bir ulus türeyecek, yeryüzündeki bütün uluslar onun araciligiyla kutsanacak.

18:19 Dogru ve adil olani yaparak yolumda yürümeyi ogullarina ve soyuna buyursun diye Ibrahimi seçtim. Öyle ki, ona verdigim sözü yerine getireyim.››

18:20 Sonra Ibrahime, ‹‹Sodom ve Gomora büyük suçlama altinda›› dedi, ‹‹Günahlari çok agir.

18:21 Onun için inip bakacagim. Duydugum suçlamalar dogru mu, degil mi görecegim. Bunlari yapip yapmadiklarini anlayacagim.››

18:22 Adamlar oradan ayrilip Sodoma dogru gittiler. Ama Ibrahim RABbin huzurunda kaldi.

18:23 RABbe yaklasarak, ‹‹Haksizla birlikte hakliyi da mi yok edeceksin?›› diye sordu,

18:24 ‹‹Kentte elli dogru kisi var diyelim. Orayi gerçekten yok edecek misin? Içindeki elli dogru kisinin hatiri için kenti bagislamayacak misin?

18:25 Senden uzak olsun bu. Hakliyi, haksizi ayni kefeye koyarak haksizin yaninda hakliyi da öldürmek senden uzak olsun. Bütün dünyayi yargilayan adil olmali.›› din bilginlerine göre ‹‹RAB Ibrahimin önünde kaldi.››

18:26 RAB, ‹‹Eger Sodomda elli dogru kisi bulursam, onlarin hatirina bütün kenti bagislayacagim›› diye karsilik verdi.

18:27 Ibrahim, ‹‹Ben toz ve külüm, bir hiçim›› dedi, ‹‹Ama seninle konusma yürekliligini gösterecegim.

18:28 Kirk bes dogru kisi var diyelim, bes kisi için bütün kenti yok mu edeceksin?›› RAB, ‹‹Eger kentte kirk bes dogru kisi bulursam, orayi yok etmeyecegim›› dedi.

18:29 Ibrahim yine sordu: ‹‹Ya kirk kisi bulursan?›› RAB, ‹‹O kirk kisinin hatiri için hiçbir sey yapmayacagim›› diye yanitladi.

18:30 Ibrahim, ‹‹Ya Rab, öfkelenme ama, otuz kisi var diyelim?›› dedi. RAB, ‹‹Otuz kisi bulursam, kente dokunmayacagim›› diye yanitladi.

18:31 Ibrahim, ‹‹Ya Rab, lütfen konusma yürekliligimi bagisla›› dedi, ‹‹Eger yirmi kisi bulursan?›› RAB, ‹‹Yirmi kisinin hatiri için kenti yok etmeyecegim›› diye yanitladi.

18:32 Ibrahim, ‹‹Ya Rab, öfkelenme ama, bir kez daha konusacagim›› dedi, ‹‹Eger on kisi bulursan?›› RAB, ‹‹On kisinin hatiri için kenti yok etmeyecegim›› diye yanitladi.

18:33 RAB Ibrahim'le konusmasini bitirince oradan ayrildi, Ibrahim de çadirina döndü.

 Yaratilis

19:1 Iki melek aksamleyin Sodoma vardilar. Lut kentin kapisinda oturuyordu. Onlari görür görmez karsilamak için ayaga kalkti. Yere kapanarak,

19:2 ‹‹Efendilerim›› dedi, ‹‹Kulunuzun evine buyurun. Ayaklarinizi yikayin, geceyi bizde geçirin. Sonra erkenden kalkip yolunuza devam edersiniz.›› Melekler, ‹‹Olmaz›› dediler, ‹‹Geceyi kent meydaninda geçirecegiz.››

19:3 Ama Lut çok diretti. Sonunda onunla birlikte evine gittiler. Lut onlara yemek hazirladi, mayasiz ekmek pisirdi. Yediler.

19:4 Onlar yatmadan, kentin erkekleri -Sodomun her mahallesinden genç yasli bütün erkekler- evi sardi.

19:5 Luta seslenerek, ‹‹Bu gece sana gelen adamlar nerede?›› diye sordular, ‹‹Getir onlari da yatalim.››

19:6 Lut disari çikti, arkasindan kapiyi kapadi.

19:7 ‹‹Kardesler, lütfen bu kötülügü yapmayin›› dedi,

19:8 ‹‹Erkek yüzü görmemis iki kizim var. Size onlari getireyim, ne isterseniz yapin. Yeter ki, bu adamlara dokunmayin. Çünkü onlar konugumdur, çatimin altina geldiler.››

19:9 Adamlar, ‹‹Çekil önümüzden!›› diye karsilik verdiler, ‹‹Adam buraya disardan geldi, simdi yargiçlik tasliyor! Sana daha beterini yapariz.›› Lutu ite kaka kapiyi kirmaya davrandilar.

19:10 Ama içerdeki adamlar uzanip Lutu evin içine, yanlarina aldilar ve kapiyi kapadilar.

19:11 Kapiya dayanan adamlari, büyük küçük hepsini kör ettiler. Öyle ki, adamlar kapiyi bulamaz oldu.

19:12 Içerdeki iki adam Luta, ‹‹Senin burada baska kimin var?›› diye sordular, ‹‹Ogullarini, kizlarini, damatlarini, kentte sana ait kim varsa hepsini disari çikar.

19:13 Çünkü burayi yok edecegiz. RAB bu halk hakkinda birçok kötü suçlama duydu, kenti yok etmek için bizi gönderdi.››

19:14 Lut disari çikti ve kizlariyla evlenecek olan adamlara, ‹‹Hemen buradan uzaklasin!›› dedi, ‹‹Çünkü RAB bu kenti yok etmek üzere.›› Ne var ki damat adaylari onun saka yaptigini sandilar.

19:15 Tan agarirken melekler Luta, ‹‹Karinla iki kizini al, hemen buradan uzaklas›› diye üstelediler, ‹‹Yoksa kent cezasini bulurken sen de canindan olursun.››

19:16 Lut agir davrandi, ama RAB ona acidi. Adamlar Lutla karisinin ve iki kizinin elinden tutup onlari kentin disina çikardilar.

19:17 Kent disina çikinca, adamlardan biri Luta, ‹‹Kaç, canini kurtar, arkana bakma›› dedi, ‹‹Bu ovanin hiçbir yerinde durma. Daga kaç, yoksa ölür gidersin.››

19:18 Lut, ‹‹Aman, efendim!›› diye karsilik verdi,

19:19 ‹‹Ben kulunuzdan hosnut kaldiniz, canimi kurtarmakla bana büyük iyilik yaptiniz. Ama daga kaçamam. Çünkü felaket bana yetisir, ölürüm.

19:20 Iste, surada kaçabilecegim yakin bir kent var, küçücük bir kent. Izin verin, oraya kaçip canimi kurtarayim. Zaten küçücük bir kent.››

19:21 Adamlardan biri, ‹‹Peki, dilegini kabul ediyorum›› dedi, ‹‹O kenti yikmayacagim.

19:22 Çabuk ol, hemen kaç! Çünkü sen oraya varmadan bir sey yapamam.›› Bu yüzden o kente Soar adi verildi.

19:23 Lut Soara vardiginda günes dogmustu.

19:24 RAB Sodom ve Gomoranin üzerine gökten atesli kükürt yagdirdi.

19:25 Bu kentleri, bütün ovayi, oradaki insanlarin hepsini ve bütün bitkileri yok etti.

19:26 Ancak Lutun pesisira gelen karisi dönüp geriye bakinca tuz kesildi.

19:27 Ibrahim sabah erkenden kalkip önceki gün RABbin huzurunda durdugu yere gitti.

19:28 Sodom ve Gomoraya ve bütün ovaya bakti. Yerden, tüten bir ocak gibi duman yükseliyordu.

19:29 Tanri ovadaki kentleri yok ederken Ibrahimi animsamis ve Lutun yasadigi kentleri yok ederken Lutu bu felaketin disina çikarmisti.

19:30 Lut Soarda kalmaktan korkuyordu. Bu yüzden iki kiziyla kentten ayrilarak daga yerlesti, onlarla birlikte bir magarada yasamaya basladi.

19:31 Büyük kizi küçügüne, ‹‹Babamiz yasli›› dedi, ‹‹Dünya geleneklerine uygun biçimde burada bizimle yatabilecek bir erkek yok.

19:32 Gel, babamiza sarap içirelim, soyumuzu yasatmak için onunla yatalim.››

19:33 O gece babalarina sarap içirdiler. Büyük kiz gidip babasiyla yatti. Ancak Lut yatip kalktiginin farkinda degildi.

19:34 Ertesi gün büyük kiz küçügüne, ‹‹Dün gece babamla yattim›› dedi, ‹‹Bu gece de ona sarap içirelim. Soyumuzu yasatmak için sen de onunla yat.››

19:35 O gece de babalarina sarap içirdiler ve küçük kiz babasiyla yatti. Ama Lut yatip kalktiginin farkinda degildi.

19:36 Böylece Lutun iki kizi da öz babalarindan hamile kaldilar.

19:37 Büyük kiz bir erkek çocuk dogurdu, ona Moav adini verdi. Moav bugünkü Moavlilarin atasidir.

19:38 Küçük kizin da bir oglu oldu, adini Ben-Ammi koydu. O da bugünkü Ammonlular'in atasidir.

 Yaratilis

20:1 Ibrahim Mamreden Negeve göçerek Kades ve Sur kentlerinin arasina yerlesti. Sonra geçici bir süre Gerarda kaldi.

20:2 Karisi Sara için, ‹‹Bu kadin kizkardesimdir›› dedi. Bunun üzerine Gerar Krali Avimelek adam gönderip Sarayi getirtti.

20:3 Ama Tanri gece düsünde Avimeleke görünerek, ‹‹Bu kadini aldigin için öleceksin›› dedi, ‹‹Çünkü o evli bir kadin.››

20:4 Avimelek henüz Saraya dokunmamisti. ‹‹Ya RAB›› dedi, ‹‹Suçsuz bir ulusu mu yok edeceksin?

20:5 Ibrahimin kendisi bana, ‹Bu kadin kizkardesimdir› demedi mi? Kadin da Ibrahim için, ‹O kardesimdir› dedi. Ben temiz vicdanla, suçsuz ellerimle yaptim bunu.››

20:6 Tanri, düsünde ona, ‹‹Bunu temiz vicdanla yaptigini biliyorum›› diye yanitladi, ‹‹Ben de seni bu yüzden bana karsi günah islemekten alikoydum, kadina dokunmana izin vermedim.

20:7 Simdi kadini kocasina geri ver. Çünkü o bir peygamberdir. Senin için dua eder, ölmezsin. Ama kadini geri vermezsen, sen de sana ait olan herkes de ölecek, bilesin.››

20:8 Avimelek sabah erkenden kalkti, bütün adamlarini çagirarak olup biteni anlatti. Adamlar dehsete düstü.

20:9 Avimelek Ibrahimi çagirtarak, ‹‹Ne yaptin bize?›› dedi, ‹‹Sana ne haksizlik ettim ki, beni ve kralligimi bu büyük günaha sürükledin? Bana bu yaptigin yapilacak is degil.››

20:10 Sonra, ‹‹Amacin neydi, niçin yaptin bunu?›› diye sordu.

20:11 Ibrahim, ‹‹Çünkü burada hiç Tanri korkusu yok›› diye yanitladi, ‹‹Karim yüzünden beni öldürebilirler diye düsündüm.

20:12 Üstelik, Sara gerçekten kizkardesimdir. Babamiz bir, annemiz ayridir. Onunla evlendim.

20:13 Tanri beni babamin evinden gurbete gönderdigi zaman karima, ‹Bana sevgini söyle göstereceksin: Gidecegimiz her yerde kardesin oldugumu söyle› dedim.››

20:14 Avimelek Ibrahime karisi Sarayi geri verdi. Bunun yanisira ona davar, sigir, köleler, cariyeler de verdi.

20:15 Ibrahime, ‹‹Iste ülkem önünde, nereye istersen oraya yerles›› dedi.

20:16 Saraya da, ‹‹Kardesine bin parça gümüs veriyorum›› dedi, ‹‹Yanindakilere karsi senin suçsuz oldugunu gösteren bir kanittir bu. Herkes suçsuz oldugunu bilsin.››

20:17 Ibrahim Tanriya dua etti ve Tanri Avimelekle karisina, cariyelerine sifa verdi. Çocuk sahibi oldular.

20:18 Çünkü Ibrahim'in karisi Sara yüzünden RAB Avimelek'in evindeki kadinlarin hamile kalmasini engellemisti.

 Yaratilis

21:1 RAB verdigi söz uyarinca Saraya iyilik etti ve sözünü yerine getirdi.

21:2 Sara hamile kaldi; Ibrahimin yaslilik döneminde, tam Tanrinin belirttigi zamanda ona bir erkek çocuk dogurdu.

21:3 Ibrahim Saranin dogurdugu çocuga Ishakfi adini verdi.

21:4 Tanrinin kendisine buyurdugu gibi oglu Ishaki sekiz günlükken sünnet etti.

21:5 Ishak dogdugunda Ibrahim yüz yasindaydi.

21:6 Sara, ‹‹Tanri yüzümü güldürdü›› dedi, ‹‹Bunu duyan herkes benimle birlikte gülecek.

21:7 Kim Ibrahime Sara çocuk emzirecek derdi? Bu yasinda ona bir ogul dogurdum.››

21:8 Çocuk büyüdü. Sütten kesildigi gün Ibrahim büyük bir sölen verdi.

21:9 Ne var ki Sara, Misirli Hacerin Ibrahimden olma oglu Ismailin alay ettigini görünce,

21:10 Ibrahime, ‹‹Bu cariyeyle oglunu kov›› dedi, ‹‹Bu cariyenin oglu, oglum Ishakin mirasina ortak olmasin.››

21:11 Bu Ibrahimi çok üzdü, çünkü Ismail de öz ogluydu.

21:12 Ancak Tanri Ibrahime, ‹‹Oglunla cariyen için üzülme›› dedi, ‹‹Sara ne derse, onu yap. Çünkü senin soyun Ishakla sürecektir.

21:13 Cariyenin oglundan da bir ulus yaratacagim, çünkü o da senin soyun.››

21:14 Ibrahim sabah erkenden kalkti, biraz yiyecek, bir tulum da su hazirlayip Hacerin omuzuna atti, çocugunu da verip onu gönderdi. Hacer Beer-Seva Çölüne gitti, orada bir süre dolasti.

21:15 Tulumdaki su tükenince, oglunu bir çalinin altina birakti.

21:16 Yaklasik bir ok atimi uzaklasip, ‹‹Oglumun ölümünü görmeyeyim›› diyerek onun karsisina oturup hiçkira hiçkira agladi.

21:17 Tanri çocugun sesini duydu. Tanrinin melegi göklerden Hacere, ‹‹Nen var, Hacer?›› diye seslendi, ‹‹Korkma! Çünkü Tanri çocugun sesini duydu.

21:18 Kalk, oglunu kaldir, elini tut. Onu büyük bir ulus yapacagim.››

21:19 Sonra Tanri Hacerin gözlerini açti, Hacer bir kuyu gördü. Gidip tulumunu doldurdu, ogluna içirdi.

21:20 Çocuk büyürken Tanri onunlaydi. Çocuk çölde yasadi ve okçu oldu.

21:21 Paran Çölünde yasarken annesi ona Misirli bir kadin aldi.

21:22 O sirada Avimelekle ordusunun komutani Fikol Ibrahime, ‹‹Yaptigin her seyde Tanri seninle›› dediler,

21:23 ‹‹Onun için, Tanrinin önünde bana, ogluma ve soyuma haksiz davranmayacagina ant iç. Bana ve konuk olarak yasadigin bu ülkeye, benim sana yaptigim gibi iyi davran.››

21:24 Ibrahim, ‹‹Ant içerim›› dedi.

21:25 Ibrahim Avimeleke bir kuyuyu zorla ele geçiren adamlarindan yakindi.

21:26 Avimelek, ‹‹Bunu kimin yaptigini bilmiyorum›› diye yanitladi, ‹‹Sen de bana söylemedin, ilk kez duyuyorum.››

21:27 Daha sonra Ibrahim Avimeleke davar ve sigir verdi. Böylece ikisi bir antlasma yaptilar.

21:28 Ibrahim sürüsünden yedi disi kuzu ayirdi.

21:29 Avimelek, ‹‹Bunun anlami ne, niçin bu yedi disi kuzuyu ayirdin?›› diye sordu.

21:30 Ibrahim, ‹‹Bu yedi disi kuzuyu benim elimden almalisin›› diye yanitladi, ‹‹Kuyuyu benim açtigimin kaniti olsun.››

21:31 Bu yüzden oraya Beer-Seva adi verildi. Çünkü ikisi orada ant içmislerdi.

21:32 Beer-Sevada yapilan bu antlasmadan sonra Avimelek, ordusunun komutani Fikolla birlikte Filist yöresine geri döndü.

21:33 Ibrahim Beer-Sevada bir ilgin agaci dikti; orada RABbi, ölümsüz Tanriyi adiyla çagirdi.

21:34 Filist yöresinde konuk olarak uzun süre yasadi.

 Yaratilis

22:1 Daha sonra Tanri Ibrahimi denedi. ‹‹Ibrahim!›› diye seslendi. Ibrahim, ‹‹Buradayim!›› dedi.

22:2 Tanri, ‹‹Ishaki, sevdigin biricik oglunu al, Moriya bölgesine git›› dedi, ‹‹Orada sana gösterecegim bir dagda oglunu yakmalik sunu olarak sun.››

22:3 Ibrahim sabah erkenden kalkti, esegine palan vurdu. Yanina usaklarindan ikisini ve oglu Ishaki aldi. Yakmalik sunu için odun yardiktan sonra, Tanrinin kendisine belirttigi yere dogru yola çikti.

22:4 Üçüncü gün gidecegi yeri uzaktan gördü.

22:5 Usaklarina, ‹‹Siz burada, esegin yaninda kalin›› dedi, ‹‹Tapinmak için oglumla birlikte oraya gidip dönecegiz.››

22:6 Yakmalik sunu için yardigi odunlari oglu Ishaka yükledi. Atesi ve biçagi kendisi aldi. Birlikte giderlerken Ishak Ibrahime, ‹‹Baba!›› dedi. Ibrahim, ‹‹Evet, oglum!›› diye yanitladi. Ishak, ‹‹Atesle odun burada, ama yakmalik sunu kuzusu nerede?›› diye sordu.

22:8 Ibrahim, ‹‹Oglum, yakmalik sunu için kuzuyu Tanri kendisi saglayacak›› dedi. Ikisi birlikte yürümeye devam ettiler.

22:9 Tanrinin kendisine belirttigi yere varinca Ibrahim bir sunak yapti, üzerine odun dizdi. Oglu Ishaki baglayip sunaktaki odunlarin üzerine yatirdi.

22:10 Onu bogazlamak için uzanip biçagi aldi.

22:11 Ama RABbin melegi göklerden, ‹‹Ibrahim, Ibrahim!›› diye seslendi. Ibrahim, ‹‹Iste buradayim!›› diye karsilik verdi.

22:12 Melek, ‹‹Çocuga dokunma›› dedi, ‹‹Ona hiçbir sey yapma. Simdi Tanridan korktugunu anladim, biricik oglunu benden esirgemedin.››

22:13 Ibrahim çevresine bakinca, boynuzlari sik çalilara takilmis bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oglunun yerine onu yakmalik sunu olarak sundu.

22:14 Oraya ‹‹Yahve yire›› adini verdi. ‹‹RABbin daginda saglanacaktir›› sözü bu yüzden bugün de söyleniyor.

22:15 RABbin melegi göklerden Ibrahime ikinci kez seslendi:

22:16 ‹‹RAB diyor ki, kendi üzerime ant içiyorum. Bunu yaptigin için, biricik oglunu esirgemedigin için

22:17 seni fazlasiyla kutsayacagim; soyunu göklerin yildizlari, kiyilarin kumu kadar çogaltacagim. Soyun düsmanlarinin kentlerini mülk edinecek.

22:18 Soyunun araciligiyla yeryüzündeki bütün uluslar kutsanacak. Çünkü sözümü dinledin.››

22:19 Sonra Ibrahim usaklarinin yanina döndü. Birlikte yola çikip Beer-Sevaya gittiler. Ibrahim Beer-Sevada kaldi.

22:20 Bir süre sonra Ibrahime, ‹‹Milka, kardesin Nahora çocuklar dogurdu›› diye haber verdiler,

22:21 ‹‹Ilk oglu Ûs, kardesi Bûz, Kemuel -Aramin babasi-

22:22 Keset, Hazo, Pildas, Yidlaf, Betuel.››

22:23 Betuel Rebekanin babasi oldu. Bu sekiz çocugu Ibrahimin kardesi Nahora Milka dogurdu.

22:24 Reuma adindaki cariyesi de Nahor'a Tevah, Gaham, Tahas ve Maaka'yi dogurdu.

 Yaratilis

23:1 Sara yüz yirmi yedi yil yasadi. Ömrü bu kadardi.

23:2 Kenan ülkesinde, bugün Hevron denilen Kiryat-Arbada öldü. Ibrahim yas tutmak, aglamak için Saranin ölüsünün basina gitti.

23:3 Sonra karisinin ölüsünün basindan kalkip Hititlere,

23:4 ‹‹Ben aranizda konuk ve yabanciyim›› dedi, ‹‹Bana mezar yapabilecegim bir toprak satin. Ölümü kaldirip gömeyim.››

23:5 Hititler, ‹‹Efendim, bizi dinle›› diye yanitladilar, ‹‹Sen aramizda güçlü bir beysin. Ölünü mezarlarimizin en iyisine göm. Ölünü gömmen için kimse senden mezarini esirgemez.››

23:7 Ibrahim, ülke halki olan Hititlerin önünde egilerek,

23:8 ‹‹Eger ölümü gömmemi istiyorsaniz, benim için Sohar oglu Efrona ricada bulunun›› dedi,

23:9 ‹‹Tarlasinin dibindeki Makpela Magarasini bana satsin. Fiyati neyse huzurunuzda eksiksiz ödeyip orayi mezarlik yapacagim.››

23:10 Hititli Efron halkinin arasinda oturuyordu. Kent kapisinda toplanan herkesin duyacagi biçimde,

23:11 ‹‹Hayir, efendim!›› diye karsilik verdi, ‹‹Beni dinle, magarayla birlikte tarlayi da sana veriyorum. Halkimin huzurunda onu sana veriyorum. Ölünü göm.››

23:12 Ibrahim ülke halkinin önünde egildi.

23:13 Herkesin duyacagi biçimde Efrona, ‹‹Lütfen beni dinle›› dedi, ‹‹Tarlanin parasini ödeyeyim. Parayi kabul et ki, ölümü oraya gömeyim.››

23:14 Efron, ‹‹Efendim, beni dinle›› diye karsilik verdi, ‹‹Aramizda dört yüz sekel gümüsün sözü mü olur? Ölünü göm.››

23:16 Ibrahim Efronun önerisini kabul etti. Efronun Hititlerin önünde sözünü ettigi dört yüz sekel gümüsü tüccarlarin agirlik ölçülerine göre tartti.

23:17 Böylece Efronun Mamre yakininda Makpeladaki tarlasi, çevresindeki bütün agaçlarla ve içindeki magarayla birlikte, kent kapisinda toplanan Hititlerin huzurunda Ibrahimin mülkü kabul edildi.

23:19 Ibrahim karisi Sarayi Kenan ülkesinde Mamreye -Hevrona- yakin Makpela Tarlasindaki magaraya gömdü.

23:20 Hititler tarlayi içindeki magarayla birlikte Ibrahim'in mezarlik yeri olarak onayladilar.

 Yaratilis

24:1 Ibrahim kocamis, iyice yaslanmisti. RAB onu her yönden kutsamisti.

24:2 Ibrahim, evindeki en yasli ve her seyden sorumlu usagina, ‹‹Elini uylugumun altina koy›› dedi,

24:3 ‹‹Yerin gögün Tanrisi RABbin adiyla ant içmeni istiyorum. Aralarinda yasadigim Kenanlilardan ogluma kiz almayacaksin.

24:4 Oglum Ishaka kiz almak için benim ülkeme, akrabalarimin yanina gideceksin.›› gösterirdi.

24:5 Usak, ‹‹Ya kiz benimle bu ülkeye gelmek istemezse?›› diye sordu, ‹‹O zaman oglunu geldigin ülkeye götüreyim mi?››

24:6 Ibrahim, ‹‹Sakin oglumu oraya götürme!›› dedi,

24:7 ‹‹Beni baba ocagindan, dogdugum ülkeden getiren, ‹Bu topraklari senin soyuna verecegim› diyerek ant içen Göklerin Tanrisi RAB senin önünden melegini gönderecek. Böylece oradan ogluma bir kiz alabileceksin.

24:8 Eger kiz seninle gelmek istemezse, içtigin ant seni baglamaz. Yalniz, oglumu oraya götürme.››

24:9 Bunun üzerine usak elini efendisi Ibrahimin uylugunun altina koyarak bu konuda ant içti.

24:10 Sonra efendisinden on deve alarak en iyi esyalarla birlikte yola çikti; Aram-Naharayime, Nahorun yasadigi kente gitti.

24:11 Develerini kentin disindaki kuyunun yanina çöktürdü. Aksamüzeriydi, kadinlarin su almak için disari çikacaklari zamandi.

24:12 Usak, ‹‹Ya RAB, efendim Ibrahimin Tanrisi, yalvaririm bugün beni basarili kil›› diye dua etti, ‹‹Efendim Ibrahime iyilik et.

24:13 Iste, pinarin basinda bekliyorum. Kentin kizlari su almaya geliyorlar.

24:14 Birine, ‹Lütfen testini indir, biraz su içeyim› diyecegim. O da, ‹Sen iç, ben de develerine içireyim› derse, bilecegim ki o kiz kulun Ishak için seçtigin kizdir. Böylece efendime iyilik ettigini anlayacagim.››

24:15 O duasini bitirmeden, Ibrahimin kardesi Nahorla karisi Milkanin oglu Betuelin kizi Rebeka, omuzunda su testisiyle disari çikti.

24:16 Çok güzel bir genç kizdi. Ona erkek eli degmemisti. Pinara gitti, testisini doldurup geri döndü.

24:17 Usak onu karsilamaya kostu, ‹‹Lütfen testinden biraz su ver, içeyim›› dedi.

24:18 Rebeka, ‹‹Iç, efendim›› diyerek hemen testisini indirdi, içmesi için ona uzatti.

24:19 Ona su verdikten sonra, ‹‹Develerin için de su çekeyim›› dedi, ‹‹Kanincaya kadar içsinler.››

24:20 Çabucak suyu hayvanlarin teknesine bosaltti, yine su çekmek için kuyuya kostu. Adamin bütün develeri için su çekti.

24:21 Adam RABbin yolunu açip açmadigini anlamak için sessizce genç kizi süzüyordu.

24:22 Develer su içtikten sonra, adam bir beka agirliginda altin bir burun halkasiyla on sekel agirliginda iki altin bilezik çikardi.

24:23 ‹‹Lütfen söyle, kimin kizisin sen?›› diye sordu, ‹‹Babanin evinde geceyi geçirebilecegimiz bir yer var mi?››

24:24 Kiz, ‹‹Milkayla Nahorun oglu Betuelin kiziyim›› diye karsilik verdi,

24:25 ‹‹Bizde saman ve yem bol, geceyi geçirebileceginiz yer de var.››

24:26 Adam egilip RABbe tapindi.

24:27 ‹‹Efendim Ibrahimin Tanrisi RABbe övgüler olsun›› dedi, ‹‹Sevgisini, sadakatini efendimden esirgemedi. Efendimin akrabalarinin evine giden yolu bana gösterdi.››

24:28 Kiz annesinin evine kosup olanlari anlatti.

24:29 Rebekanin Lavan adinda bir kardesi vardi. Lavan pinarin basindaki adama dogru kostu.

24:30 Kizkardesinin burnundaki halkayi, kollarindaki bilezikleri görmüstü. Rebeka adamin kendisine söylediklerini de anlatinca, Lavan adamin yanina gitti. Adam pinarin basinda, develerinin yaninda duruyordu.

24:31 Lavan, ‹‹Eve buyur, ey RABbin kutsadigi adam›› dedi, ‹‹Niçin disarida bekliyorsun? Senin için oda, develerin için yer hazirladim.››

24:32 Böylece adam eve girdi. Lavan develerin kolanlarini çözdü, onlara saman ve yem verdi. Adamla yanindakilere ayaklarini yikamalari için su getirdi.

24:33 Önüne yemek konulunca, adam, ‹‹Niçin geldigimi anlatmadan yemek yemeyecegim›› dedi. Lavan, ‹‹Öyleyse anlat›› diye karsilik verdi.

24:34 Adam, ‹‹Ben Ibrahimin usagiyim›› dedi,

24:35 ‹‹RAB efendimi alabildigine kutsadi. Onu zengin etti. Ona davar, sigir, altin, gümüs, erkek ve kadin köleler, develer, esekler verdi.

24:36 Karisi Sara ileri yasta efendime bir ogul dogurdu. Efendim sahip oldugu her seyi ogluna verdi.

24:37 ‹Ülkelerinde yasadigim Kenanlilardan ogluma kiz almayacaksin. Ogluma kiz almak için babamin ailesine, akrabalarimin yanina gideceksin› diyerek bana ant içirdi.

24:39 ‹‹Efendime, ‹Ya kiz benimle gelmezse?› diye sordum.

24:40 ‹‹Efendim, ‹Yolunda yürüdügüm RAB melegini seninle gönderecek, yolunu açacak› dedi, ‹Akrabalarimdan, babamin ailesinden ogluma bir kiz getireceksin.

24:41 Içtigin anttan ancak akrabalarimin yanina vardiginda sana kizi vermezlerse, evet, ancak o zaman özgür olabilirsin.›

24:42 ‹‹Bugün pinarin basina geldigimde söyle dua ettim: ‹Ya RAB, efendim Ibrahimin Tanrisi, yalvaririm yolumu aç.

24:43 Iste pinarin basinda bekliyorum. Su almaya gelen kizlardan birine, lütfen testinden bana biraz su ver, içeyim, diyecegim.

24:44 O da, sen iç, develerin için de su çekeyim derse, anlayacagim ki efendimin oglu için RABbin seçtigi kiz odur.›

24:45 ‹‹Ben içimden dua ederken, Rebeka omuzunda su testisiyle disari çikti. Pinar basina gidip su aldi. Ona, ‹Lütfen, biraz su ver, içeyim› dedim.

24:46 ‹‹Rebeka hemen testisini omuzundan indirdi, ‹Iç efendim› dedi, ‹Ben de develerine içireyim.› Ben içtim. Develere de su verdi.

24:47 ‹‹Ona, ‹Kimin kizisin sen?› diye sordum. ‹‹ ‹Milkayla Nahorun oglu Betuelin kiziyim› dedi. ‹‹Bunun üzerine burnuna halka, kollarina bilezik taktim.

24:48 Egilip RABbe tapindim. Efendimin ogluna kardesinin torununu almak için bana dogru yolu gösteren efendim Ibrahimin Tanrisi RABbe övgüler sundum.

24:49 Simdi efendime sevgi ve sadakat mi göstereceksiniz, yoksa olmaz mi diyeceksiniz, bana bildirin. Öyle ki, ben de ne yapacagima karar vereyim.››

24:50 Lavanla Betuel, ‹‹Bu RABbin isi›› diye karsilik verdiler, ‹‹Biz sana ne iyi, ne kötü diyebiliriz.

24:51 Iste Rebeka burada. Al götür. RABbin buyurdugu gibi efendinin ogluna kari olsun.››

24:52 Ibrahimin usagi bu sözleri duyunca, yere kapanarak RABbe tapindi.

24:53 Rebekaya altin, gümüs takimlar, giysiler, kardesiyle annesine de degerli esyalar çikarip verdi.

24:54 Sonra yanindakilerle birlikte yedi, içti. Geceyi orada geçirdiler. Sabah kalkinca Ibrahimin usagi, ‹‹Beni yolcu edin, efendime döneyim›› dedi.

24:55 Rebekanin kardesiyle annesi, ‹‹Birak kiz on gün kadar bizimle kalsin, sonra gidersin›› diye karsilik verdiler.

24:56 Adam, ‹‹Madem RAB yolumu açti, beni geciktirmeyin›› dedi, ‹‹Izin verin, efendime döneyim.››

24:57 ‹‹Kizi çagirip ona soralim›› dediler.

24:58 Rebekayi çagirip, ‹‹Bu adamla gitmek istiyor musun?›› diye sordular. Rebeka, ‹‹Istiyorum›› dedi.

24:59 Böylece Rebekayla dadisini, Ibrahimin usagiyla adamlarini ugurlamaya çiktilar.

24:60 Rebekayi söyle kutsadilar: ‹‹Ey kizkardesimiz, Binlerce, on binlerce kisiye analik et, Soyun düsmanlarinin kentlerini mülk edinsin.››

24:61 Rebekayla genç hizmetçileri hazirlanip develere binerek Ibrahimin usagini izlediler. Usak Rebekayi alip oradan ayrildi.

24:62 Ishak Beer-Lahay-Roiden gelmisti. Çünkü Negev bölgesinde yasiyordu.

24:63 Aksamüzeri düsünmek için tarlaya gitti. Basini kaldirdiginda develerin yaklastigini gördü.

24:64 Rebeka Ishaki görünce deveden indi,

24:65 Ibrahimin usagina, ‹‹Tarladan bizi karsilamaya gelen su adam kim?›› diye sordu. Usak, ‹‹Efendim›› diye karsilik verdi. Rebeka peçesini alip yüzünü örttü.

24:66 Usak bütün yaptiklarini Ishaka anlatti.

24:67 Ishak Rebeka'yi annesi Sara'nin yasamis oldugu çadira götürüp onunla evlendi. Böylece Rebeka Ishak'in karisi oldu. Ishak onu sevdi. Annesinin ölümünden sonra onunla avunç buldu.

 Yaratilis

25:1 Ibrahim bir kadinla daha evlendi. Kadinin adi Keturaydi.

25:2 Ondan Zimran, Yoksan, Medan, Midyan, Yisbak, Suah adli çocuklari oldu.

25:3 Yoksandan da Seva, Dedan oldu. Dedan soyundan Asurlular, Letuslular, Leumlular dogdu.

25:4 Midyanin Efa, Efer, Hanok, Avida, Eldaa adli ogullari oldu. Bunlarin hepsi Keturanin soyundandi.

25:5 Ibrahim sahip oldugu her seyi Ishaka birakti.

25:6 Cariyelerinin ogullarina da armaganlar verdi. Kendisi sagken bu çocuklari oglu Ishaktan uzaklastirip doguya gönderdi.

25:7 Ibrahim yüz yetmis bes yil yasadi. Ömrü bu kadardi.

25:8 Kocamis, yasama doymus, iyice yaslanmis olarak son solugunu verdi. Ölüp atalarina kavustu.

25:9 Ogullari Ishakla Ismail onu Hititli Sohar oglu Efronun tarlasinda Mamreye yakin Makpela Magarasina gömdüler.

25:10 Ibrahim o tarlayi Hititlerden satin almisti. Böylece Ibrahimle karisi Sara oraya gömüldüler.

25:11 Tanri Ibrahimin ölümünden sonra oglu Ishaki kutsadi. Ishak Beer-Lahay-Roide yasiyordu.

25:12 Saranin cariyesi Misirli Hacerin Ibrahime dogurdugu Ismailin öyküsü:

25:13 Dogum sirasina göre Ismailin ogullarinin adlari sunlardir: Ilk oglu Nevayot. Sonra Kedar, Adbeel, Mivsam,

25:14 Misma, Duma, Massa,

25:15 Hadat, Tema, Yetur, Nafis, Kedema gelir.

25:16 Ismailin ogullari olan bu on iki bey oymaklarin atalariydi. Köylerine, obalarina da bu adlari verdiler.

25:17 Ismail yüz otuz yedi yil yasadiktan sonra son solugunu verdi. Ölüp halkina kavustu.

25:18 Ismailogullari Asura dogru giderken Misir siniri yakininda, Havila ile Sur arasindaki bölgeye yerlestiler. Kardeslerinin yasadigi yerin dogusuna yerlesmislerdi.

25:19 Ibrahimin oglu Ishakin öyküsü:

25:20 Ishak Aramli Lavanin kizkardesi, Paddan-Aramli Betuelin kizi Rebekayla evlendiginde kirk yasindaydi.

25:21 Ishak karisi için RABbe yakardi, çünkü karisi kisirdi. RAB Ishakin yakarisini yanitladi, Rebeka hamile kaldi.

25:22 Çocuklar karninda itisiyordu. Rebeka, ‹‹Nedir bu basima gelen?›› diyerek RABbe danismaya gitti.

25:23 RAB onu söyle yanitladi: ‹‹Rahminde iki ulus var, Senden iki ayri halk dogacak, Biri öbüründen güçlü olacak, Büyügü küçügüne hizmet edecek.››

25:24 Dogum vakti gelince, Rebekanin ikiz ogullari oldu.

25:25 Ilk dogan oglu kipkirmizi ve tüylüydü; kirmizi bir cüppeyi andiriyordu. Adini Esav koydular.

25:26 Sonra kardesi dogdu. Eliyle Esavin topugunu tutuyordu. Bu yüzden Ishak ona Yakupfö adini verdi. Rebeka dogum yaptiginda Ishak altmis yasindaydi.

25:27 Çocuklar büyüdü. Esav kirlari seven usta bir avci oldu. Yakupsa hep çadirda oturan sakin bir adamdi.

25:28 Ishak Esavi daha çok severdi, çünkü onun getirdigi av etlerini yerdi. Rebeka ise Yakupu severdi.

25:29 Bir gün Yakup çorba pisirirken Esav avdan geldi. Aç ve bitkindi.

25:30 Yakupa, ‹‹Lütfen su kizil çorbadan biraz ver de içeyim. Aç ve bitkinim›› dedi. Bu nedenle ona Edom adi da verildi.

25:31 Yakup, ‹‹Önce sen ilk ogulluk hakkini bana ver›› diye karsilik verdi.

25:32 Esav, ‹‹Baksana, açliktan ölmek üzereyim›› dedi, ‹‹Ilk ogulluk hakkinin bana ne yarari var?››

25:33 Yakup, ‹‹Önce ant i盛 dedi. Esav ant içerek ilk ogulluk hakkini Yakupa satti.

25:34 Yakup Esav'a ekmekle mercimek çorbasi verdi. Esav yiyip içtikten sonra kalkip gitti. Böylece Esav ilk ogulluk hakkini küçümsemis oldu.

 Yaratilis

26:1 Ibrahimin yasadigi dönemdeki kitliktan baska ülkede bir kitlik daha oldu. Ishak Gerara, Filist Krali Avimelekin yanina gitti.

26:2 RAB Ishaka görünerek, ‹‹Misira gitme›› dedi, ‹‹Sana söyleyecegim ülkeye yerles.

26:3 Orada bir süre kal. Ben seninle olacak, seni kutsayacagim: Bütün bu topraklari sana ve soyuna verecegim. Baban Ibrahime ant içerek verdigim sözü yerine getirecegim.

26:4 Soyunu gökteki yildizlar kadar çogaltacagim. Bu ülkelerin tümünü onlara verecegim. Yeryüzündeki bütün uluslar senin soyun araciligiyla kutsanacak.

26:5 Çünkü Ibrahim sözümü dinledi. Uyarilarima, buyruklarima, kurallarima, yasalarima bagli kaldi.››

26:6 Böylece Ishak Gerarda kaldi.

26:7 Yöre halki karisiyla ilgili soru sorunca, ‹‹Kizkardesimdir›› diyordu. Çünkü ‹‹Karimdir›› demekten korkuyordu. Rebeka yüzünden yöre halki beni öldürebilir diye düsünüyordu. Çünkü Rebeka güzeldi.

26:8 Ishak orada uzun zaman kaldi. Bir gün Filist Krali Avimelek, pencereden disari bakarken, Ishakin karisi Rebekayi oksadigini gördü.

26:9 Ishaki çagirtarak, ‹‹Bu kadin gerçekte senin karin!›› dedi, ‹‹Neden kizkardesin oldugunu söyledin?›› Ishak, ‹‹Çünkü onun yüzünden canimdan olurum diye düsündüm›› dedi.

26:10 Avimelek, ‹‹Nedir bize bu yaptigin?›› dedi, ‹‹Az kaldi halkimdan biri karinla yatacakti. Bize suç isletecektin.››

26:11 Sonra bütün halka, ‹‹Kim bu adama ya da karisina dokunursa, kesinlikle öldürülecek›› diye buyruk verdi.

26:12 Ishak o ülkede ekin ekti ve o yil ektiginin yüz katini biçti. RAB onu kutsamisti.

26:13 Ishak bolluga kavustu. Varligi gittikçe büyüyordu. Çok zengin oldu.

26:14 Sürülerle davar, sigir ve birçok usak sahibi oldu. Filistliler onu kiskanmaya basladilar.

26:15 Babasi Ibrahim yasarken kölelerinin kazmis oldugu bütün kuyulari toprakla doldurup kapadilar.

26:16 Avimelek Ishaka, ‹‹Ülkemizden git›› dedi, ‹‹Çünkü gücün bizim gücümüzü asti.››

26:17 Ishak oradan ayrildi. Gerar Vadisinde çadir kurup oraya yerlesti.

26:18 Babasi Ibrahim yasarken kazilmis olan kuyulari yeniden açtirdi. Çünkü Filistliler Ibrahimin ölümünden sonra o kuyulari kapamislardi. Kuyulara ayni adlari, babasinin vermis oldugu adlari verdi.

26:19 Ishakin köleleri vadide kuyu kazarken bir kaynak buldular.

26:20 Gerarin çobanlari, ‹‹Su bizim›› diyerek Ishakin çobanlariyla kavgaya tutustular. Ishak kendisiyle çekistikleri için kuyuya Esek adini verdi.

26:21 Ishakin köleleri baska bir kuyu kazdilar. Bu kuyu yüzünden de kavga çikinca Ishak kuyuya Sitna adini verdi.

26:22 Oradan ayrilip baska bir yerde kuyu kazdirdi. Bu kuyu yüzünden kavga çikmadi. Bu nedenle Ishak ona Rehovotfs adini verdi. ‹‹RAB en sonunda bize rahatlik verdi›› dedi, ‹‹Bu ülkede verimli olacagiz.››

26:23 Ishak oradan Beer-Sevaya gitti.

26:24 O gece RAB kendisine görünerek, ‹‹Ben baban Ibrahimin Tanrisiyim, korkma›› dedi, ‹‹Seninle birlikteyim. Seni kutsayacak, kulum Ibrahimin hatiri için soyunu çogaltacagim.››

26:25 Ishak orada bir sunak yaparak RABbi adiyla çagirdi. Çadirini oraya kurdu. Köleleri de orada bir kuyu kazdi.

26:26 Avimelek, danismani Ahuzzat ve ordusunun komutani Fikol ile birlikte, Gerardan Ishakin yanina gitti.

26:27 Ishak onlara, ‹‹Niçin yanima geldiniz?›› dedi, ‹‹Benden nefret ediyorsunuz. Üstelik beni ülkenizden kovdunuz.››

26:28 ‹‹Açikça gördük ki, RAB seninle›› diye yanitladilar, ‹‹Onun için, aramizda ant olsun: Biz nasil sana dokunmadiksa, hep iyi davranarak seni esenlik içinde gönderdikse, sen de bize kötülük etme. Bu konuda seninle anlasalim. Sen simdi RABbin kutsadigi bir adamsin.››

26:30 Ishak onlara bir sölen verdi, yiyip içtiler.

26:31 Sabah erkenden kalkip karsilikli ant içtiler. Sonra Ishak onlari yolcu etti. Esenlik içinde oradan ayrildilar.

26:32 Ayni gün Ishakin köleleri gelip kazdiklari kuyu hakkinda kendisine bilgi verdiler, ‹‹Su bulduk›› dediler.

26:33 Ishak kuyuya Siva adini verdi. Bu yüzden kent bugüne kadar Beer-Seva diye anilir.

26:34 Esav kirk yasinda Hititli Beerinin kizi Yudit ve Hititli Elonun kizi Basematla evlendi.

26:35 Bu kadinlar Ishak'la Rebeka'nin basina dert oldular.

 Yaratilis

27:1 Ishak yaslanmis, gözleri görmez olmustu. Büyük oglu Esavi çagirip, ‹‹Oglum!›› dedi. Esav, ‹‹Efendim!›› diye yanitladi.

27:2 Ishak, ‹‹Artik yaslandim›› dedi, ‹‹Ne zaman ölecegimi bilmiyorum.

27:3 Silahlarini -ok kilifini, yayini- al, kirlara çikip benim için bir hayvan avla.

27:4 Sevdigim lezzetli bir yemek yap, bana getir yiyeyim. Ölmeden önce seni kutsayayim.››

27:5 Ishak, oglu Esavla konusurken Rebeka onlari dinliyordu. Esav avlanmak için kira çikinca,

27:6 Rebeka oglu Yakupa söyle dedi: ‹‹Dinle, babanin agabeyin Esava söylediklerini duydum.

27:7 Baban ona, ‹Bana bir hayvan avla getir› dedi, ‹Lezzetli bir yemek yap, yiyeyim. Ölmeden önce seni RABbin huzurunda kutsayayim.›

27:8 Bak oglum, sana söyleyeceklerimi iyi dinle:

27:9 Git süründen bana iki seçme oglak getir. Onlarla babanin sevdigi lezzetli bir yemek yapayim.

27:10 Yemesi için onu babana sen götüreceksin. Öyle ki, ölmeden önce seni kutsasin.››

27:11 Yakup, ‹‹Ama kardesim Esavin bedeni killi, benimkiyse kilsiz›› diye yanitladi,

27:12 ‹‹Ya babam bana dokunursa? O zaman kendisini aldattigimi anlar. Kutsama yerine üzerime lanet getirmis olurum.››

27:13 Annesi, ‹‹Sana gelecek lanet bana gelsin, oglum›› dedi, ‹‹Sen beni dinle, git oglaklari getir.››

27:14 Yakup gidip oglaklari annesine getirdi. Annesi babasinin sevdigi lezzetli bir yemek yapti.

27:15 Büyük oglu Esavin en güzel giysileri o anda evdeydi. Rebeka onlari küçük oglu Yakupa giydirdi.

27:16 Ellerinin üstünü, ensesinin kilsiz yerini oglak derisiyle kapladi.

27:17 Yaptigi güzel yemekle ekmegi Yakupun eline verdi.

27:18 Yakup babasinin yanina varip, ‹‹Baba!›› diye seslendi. Babasi, ‹‹Evet, kimsin sen?›› dedi.

27:19 Yakup, ‹‹Ben ilk oglun Esavim›› diye karsilik verdi, ‹‹Söyledigini yaptim. Lütfen kalk, otur da getirdigim av etini ye. Öyle ki, beni kutsayabilesin.››

27:20 Ishak, ‹‹Nasil böyle çabucak buldun, oglum?›› dedi. Yakup, ‹‹Tanrin RAB bana yardim etti›› diye yanitladi.

27:21 Ishak, ‹‹Yaklas, oglum›› dedi, ‹‹Sana dokunayim, gerçekten oglum Esav misin, degil misin anlayayim.››

27:22 Yakup babasina yaklasti. Babasi ona dokunarak, ‹‹Ses Yakupun sesi, ama eller Esavin elleri›› dedi.

27:23 Onu taniyamadi. Çünkü Yakupun elleri agabeyi Esavin elleri gibi killiydi. Ishak onu kutsamak üzereyken,

27:24 bir daha sordu: ‹‹Sen gerçekten oglum Esav misin?›› Yakup, ‹‹Evet!›› diye yanitladi.

27:25 Ishak, ‹‹Oglum, av etini getir yiyeyim de seni kutsayayim›› dedi. Yakup önce yemegi, sonra sarabi getirdi. Ishak yedi, içti.

27:26 ‹‹Yaklas da beni öp, oglum›› dedi.

27:27 Yakup yaklasip babasini öptü. Babasi onun giysilerini kokladi ve kendisini kutsayarak söyle dedi: ‹‹Iste oglumun kokusu Sanki RABbin kutsadigi kirlarin kokusu.

27:28 Tanri sana göklerin çiyinden Ve yerin verimli topraklarindan Bol bugday ve yeni sarap versin.

27:29 Halklar sana kulluk etsin, Uluslar boyun egsin. Kardeslerine egemen ol, Kardeslerin sana boyun egsin. Sana lanet edenlere lanet olsun, Seni kutsayanlar kutsansin.››

27:30 Ishak Yakupu kutsadiktan ve Yakup babasinin yanindan ayrildiktan hemen sonra kardesi Esav avdan döndü.

27:31 Esav da lezzetli bir yemek yaparak babasina götürdü. Ona, ‹‹Baba, kalk, getirdigim av etini ye›› dedi, ‹‹Öyle ki, beni kutsayabilesin.››

27:32 Babasi, ‹‹Sen kimsin?›› diye sordu. Esav, ‹‹Ben ilk oglun Esavim›› diye karsilik verdi.

27:33 Ishaki bir titreme sardi. Tir tir titreyerek, ‹‹Öyleyse daha önce avlanip bana yemek getiren kimdi?›› diye sordu, ‹‹Sen gelmeden önce yemegimi yiyip onu kutsadim. Artik o kutsanmis oldu.››

27:34 Esav babasinin anlattiklarini duyunca, aci aci haykirdi. ‹‹Beni de kutsa, baba, beni de!›› dedi.

27:35 Ishak, ‹‹Kardesin gelip beni kandirdi›› diye karsilik verdi, ‹‹Senin yerine o kutsandi.››

27:36 Esav, ‹‹Ona bosuna mi Yakup diyorlar?›› dedi, ‹‹Iki kezdir beni aldatiyor. Önce ilk ogulluk hakkimi aldi. Simdi de benim yerime o kutsandi.›› Sonra, ‹‹Kutsamak için bana bir hak ayirmadin mi?›› diye sordu.

27:37 Ishak, ‹‹Onu sana egemen kildim›› diye yanitladi, ‹‹Bütün kardeslerini onun hizmetine verdim. Onu bugday ve yeni sarapla besledim. Senin için ne yapabilirim ki, oglum?››

27:38 Esav, ‹‹Sen yalniz bir kisiyi mi kutsayabilirsin baba?›› dedi, ‹‹Beni de kutsa, baba, beni de!›› Sonra hiçkira hiçkira aglamaya basladi.

27:39 Babasi söyle yanitladi: ‹‹Göklerin çiyinden, Zengin topraklardan Uzak yasayacaksin.

27:40 Kilicinla yasayacak, Kardesine hizmet edeceksin. Ama özgür olmak isteyince, Onun boyundurugunu kirip atacaksin.››

27:41 Babasi Yakupu kutsadigi için Esav kardesi Yakupa kin bagladi. ‹‹Nasil olsa babamin ölümü yaklasti›› diye düsünüyordu, ‹‹O zaman kardesim Yakupu öldürürüm.››

27:42 Büyük oglu Esavin ne düsündügü Rebekaya bildirilince Rebeka küçük oglu Yakupu çagirtti. ‹‹Bak, agabeyin Esav seni öldürmeyi düsünerek kendini avutuyor›› dedi,

27:43 ‹‹Beni dinle, oglum. Hemen Harrana, kardesim Lavanin yanina kaç.

27:44 Agabeyinin öfkesi dinip sana kizginligi geçinceye, ona yaptigini unutuncaya kadar orada kal. Birini gönderir, seni getirtirim. Niçin bir günde ikinizden de yoksun kalayim?››

27:46 Sonra Ishak'a, ‹‹Bu Hititli kadinlar yüzünden canimdan bezdim›› dedi, ‹‹Eger Yakup da bu ülkenin kizlariyla, Hitit kizlariyla evlenirse, nasil yasarim?››

 Yaratilis

28:1 Ishak Yakupu çagirdi, onu kutsayarak, ‹‹Kenanli kizlarla evlenme›› diye buyurdu,

28:2 ‹‹Hemen Paddan-Arama, annenin babasi Betuelin evine git. Orada dayin Lavanin kizlarindan biriyle evlen.

28:3 Her Seye Gücü Yeten Tanri seni kutsasin, verimli kilsin, soyunu çogaltsin; soyundan halklar türesin.

28:4 Ibrahimi kutsadigi gibi seni ve soyunu da kutsasin. Öyle ki, Tanrinin Ibrahime verdigi topraklara -üzerinde yabanci olarak yasadigin bu topraklara- sahip olasin.››

28:5 Ishak Yakupu böyle ugurladi. Yakup Paddan-Arama, kendisinin ve Esavin annesi Rebekanin kardesi Aramli Betuel oglu Lavanin yanina gitmek üzere yola çikti.

28:6 Esav Ishakin Yakupu kutsadigini, evlenmek üzere Paddan-Arama gönderdigini ögrendi. Ayrica Yakupu kutsarken, babasinin, ‹‹Kenanli kizlarla evlenme›› diye buyurdugunu, Yakupun da annesiyle babasini dinleyip Paddan-Arama gittigini ögrendi.

28:8 Böylece babasinin Kenanli kizlardan hoslanmadigini anladi.

28:9 Ismailin yanina gitti. Ibrahim oglu Ismailin kizi, Nevayotun kizkardesi Mahalatla evlenerek onu karilarinin üzerine getirdi.

28:10 Yakup Beer-Sevadan ayrilarak Harrana dogru yola çikti.

28:11 Bir yere varip orada geceledi, çünkü günes batmisti. Oradaki taslardan birini alip basinin altina koyarak yatti.

28:12 Düste yeryüzüne bir merdiven dikildigini, basinin göklere eristigini gördü. Tanrinin melekleri merdivenden çikip iniyorlardi.

28:13 RAB yanibasinda durup, ‹‹Atan Ibrahimin, Ishakin Tanrisi RAB benim›› dedi, ‹‹Üzerinde yattigin topraklari sana ve soyuna verecegim.

28:14 Yeryüzünün tozu kadar sayisiz bir soya sahip olacaksin. Doguya, batiya, kuzeye, güneye dogru yayilacaksiniz. Yeryüzündeki bütün halklar sen ve soyun araciligiyla kutsanacak.

28:15 Seninle birlikteyim. Gidecegin her yerde seni koruyacak ve bu topraklara geri getirecegim. Verdigim sözü yerine getirinceye kadar senden ayrilmayacagim.››

28:16 Yakup uyaninca, ‹‹RAB burada, ama ben farkina varamadim›› diye düsündü.

28:17 Korktu ve, ‹‹Ne korkunç bir yer!›› dedi, ‹‹Bu, Tanrinin evinden baska bir yer olamaz. Burasi göklerin kapisi.››

28:18 Ertesi sabah erkenden kalkip basinin altina koydugu tasi anit olarak dikti, üzerine zeytinyagi döktü.

28:19 Oraya Beytelfü adini verdi. Kentin önceki adi Luzdu.

28:20 Sonra bir adak adayarak söyle dedi: ‹‹Tanri benimle olur, gittigim yolda beni korur, bana yiyecek, giyecek saglarsa,

28:21 babamin evine esenlik içinde dönersem, RAB benim Tanrim olacak.

28:22 Anit olarak diktigim bu tas Tanri'nin evi olacak. Bana verecegin her seyin ondaligini sana verecegim.››

 Yaratilis

29:1 Yakup yoluna devam ederek dogu halklarinin ülkesine vardi.

29:2 Kirda bir kuyu gördü. Kuyunun yanibasinda üç davar sürüsü yatiyordu. Sürülere o kuyudan su verilirdi. Kuyunun agzinda büyük bir tas vardi.

29:3 Bütün sürüler oraya toplaninca, çobanlar kuyunun agzindaki tasi yuvarlar, davarlarini suvardiktan sonra tasi yine yerine, kuyunun agzina koyarlardi.

29:4 Yakup çobanlara, ‹‹Kardesler, nerelisiniz?›› diye sordu. Çobanlar, ‹‹Harranliyiz›› diye yanitladilar.

29:5 Yakup, ‹‹Nahorun torunu Lavani taniyor musunuz?›› diye sordu. ‹‹Taniyoruz›› dediler.

29:6 Yakup, ‹‹Iyi midir?›› diye sordu. ‹‹Iyidir. Iste kizi Rahel davarlarla birlikte geliyor.››

29:7 Yakup, ‹‹Aksama daha çok var›› dedi, ‹‹Sürülerin toplanma vakti degil. Davarlarinizi suvarin, götürüp otlatin.››

29:8 Çobanlar, ‹‹Bütün sürüler toplanmadan, kuyunun agzindaki tasi yuvarlamadan olmaz›› dediler, ‹‹Ancak o zaman davarlari suvarabiliriz.››

29:9 Yakup onlarla konusurken Rahel babasinin davarlarini getirdi. Rahel çobanlik yapiyordu.

29:10 Yakup dayisi Lavanin kizi Raheli ve davarlari görünce, gidip kuyunun agzindaki tasi yuvarladi, dayisinin davarlarini suvardi.

29:11 Raheli öperek hiçkira hiçkira agladi.

29:12 Rahele baba tarafindan akraba olduklarini, Rebekanin oglu oldugunu anlatti. Rahel kosup babasina haber verdi.

29:13 Lavan, yegeni Yakupun geldigini duyunca, onu karsilamaya kostu. Ona sarilip öptü, evine getirdi. Yakup bütün olanlari Lavana anlatti.

29:14 Lavan, ‹‹Sen benim etim, kemigimsin›› dedi. Yakup Lavanin yaninda bir ay kaldiktan sonra,

29:15 Lavan, ‹‹Akrabamsin diye benim için bedava mi çalisacaksin?›› dedi, ‹‹Söyle, ne kadar ücret istiyorsun?››

29:16 Lavanin iki kizi vardi. Büyügünün adi Lea, küçügünün adi Raheldi.

29:17 Leanin gözleri alimliydi, Rahel ise boyu bosu yerinde, güzel bir kizdi.

29:18 Yakup Rahele asikti. Lavana, ‹‹Küçük kizin Rahel için sana yedi yil hizmet ederim›› dedi.

29:19 Lavan, ‹‹Onu sana vermek baskasina vermekten daha iyidir›› dedi, ‹‹Yanimda kal.››

29:20 Yakup Rahel için yedi yil çalisti. Raheli sevdigi için, yedi yil ona birkaç gün gibi geldi.

29:21 Lavana, ‹‹Zaman doldu, kizini ver, evleneyim›› dedi.

29:22 Lavan bütün yöre halkini toplayip bir sölen verdi.

29:23 Gece kizi Leayi Yakupa götürdü. Yakup onunla yatti.

29:24 Lavan cariyesi Zilpayi kizi Leanin hizmetine verdi.

29:25 Sabah olunca Yakup bir de bakti ki, yanindaki Lea! Lavana, ‹‹Nedir bana bu yaptigin?›› dedi, ‹‹Ben Rahel için yaninda çalismadim mi? Niçin beni aldattin?››

29:26 Lavan, ‹‹Bizim buralarda adettir. Büyük kiz dururken küçük kiz evlendirilmez›› dedi,

29:27 ‹‹Bu bir haftayi tamamla, Raheli de sana veririz. Yalniz ona karsilik yedi yil daha yanimda çalisacaksin.››

29:28 Yakup kabul etti. Leayla bir hafta geçirdi. Sonra Lavan kizi Raheli de ona verdi.

29:29 Cariyesi Bilhayi Rahelin hizmetine verdi.

29:30 Yakup Rahelle de yatti. Onu Leadan çok sevdi. Lavana yedi yil daha hizmet etti.

29:31 RAB Leanin sevilmedigini görünce, çocuk sahibi olmasini sagladi. Oysa Rahel kisirdi.

29:32 Lea hamile kalip bir erkek çocuk dogurdu. Adini Ruben koydu. ‹‹Çünkü RAB mutsuzlugumu gördü›› dedi, ‹‹Kuskusuz artik kocam beni sever.››

29:33 Yine hamile kaldi ve bir erkek çocuk daha dogurdu. ‹‹RAB sevilmedigimi duydugu için bana bu çocugu verdi›› diyerek adini Simon koydu.

29:34 Üçüncü kez hamile kalip bir daha erkek çocuk dogurdu. ‹‹Artik kocam bana baglanacak›› dedi, ‹‹Çünkü ona üç erkek çocuk dogurdum.›› Onun için çocuga Levi adi verildi.

29:35 Dördüncü kez hamile kaldi ve bir erkek çocuk daha dogurdu. ‹‹Bu kez RAB'be övgüler sunacagim›› dedi. Onun için çocuga Yahuda adini verdi. Bir süre dogum yapmadi.

 Yaratilis

30:1 Rahel Yakupa çocuk doguramayinca, ablasini kiskanmaya basladi. Yakupa, ‹‹Bana çocuk ver, yoksa ölecegim›› dedi.

30:2 Yakup Rahele öfkelendi. ‹‹Çocuk sahibi olmani Tanri engelliyor. Ben Tanri degilim ki!›› diye karsilik verdi.

30:3 Rahel, ‹‹Iste cariyem Bilha›› dedi, ‹‹Onunla yat, benim için çocuk dogursun, ben de aile kurayim.››

30:4 Rahel cariyesi Bilhayi es olarak kocasina verdi. Yakup onunla yatti.

30:5 Bilha hamile kalip Yakupa bir erkek çocuk dogurdu.

30:6 Rahel, ‹‹Tanri beni hakli çikardi›› dedi, ‹‹Yakarisimi duyup bana bir ogul verdi.›› Bu yüzden çocuga Dan adini verdi.

30:7 Rahelin cariyesi Bilha yine hamile kaldi ve Yakupa ikinci bir ogul dogurdu.

30:8 Rahel, ‹‹Ablama karsi büyük savasim verdim ve onu yendim›› diyerek çocuga Naftalifç adini verdi.

30:9 Lea artik dogum yapamadigini görünce, cariyesi Zilpayi Yakupa es olarak verdi.

30:10 Zilpa Yakupa bir erkek çocuk dogurdu.

30:11 Lea, ‹‹Ugurum!›› diyerek çocuga Gad adini verdi.

30:12 Leanin cariyesi Zilpa Yakupa ikinci bir ogul dogurdu.

30:13 Lea, ‹‹Mutluyum!›› dedi, ‹‹Kadinlar bana ‹Mutlu› diyecek.›› Ve çocuga Aser adini verdi.

30:14 Ruben hasat mevsimi tarlaya gitti. Orada adamotu bulup annesi Leaya getirdi. Rahel Leaya, ‹‹Lütfen oglunun getirdigi adamotundan bana da ver›› dedi. biçiminde köke sahip, yenildiginde cinsel gücü artirdigina inanilan bir bitki.

30:15 Lea, ‹‹Kocami aldigin yetmez mi? Bir de oglumun adamotunu mu istiyorsun?›› diye karsilik verdi. Rahel, ‹‹Öyle olsun›› dedi, ‹‹Oglunun adamotuna karsilik kocam bu gece seninle yatsin.››

30:16 Aksamleyin Yakup tarladan dönerken Lea onu karsilamaya gitti. Yakupa, ‹‹Benimle yatacaksin›› dedi, ‹‹Oglumun adamotuna karsilik bu gece benimsin.›› Yakup o gece onunla yatti.

30:17 Tanri Leanin duasini isitti. Lea hamile kalip Yakupa besinci oglunu dogurdu.

30:18 ‹‹Cariyemi kocama verdigim için Tanri beni ödüllendirdi›› diyerek çocuga Issakar adini verdi.

30:19 Lea yine hamile kaldi ve Yakupa altinci oglunu dogurdu.

30:20 ‹‹Tanri bana iyi bir armagan verdi›› dedi, ‹‹Artik kocam bana deger verir. Çünkü ona alti erkek çocuk dogurdum.›› Ve çocuga Zevulun adini verdi.

30:21 Bir süre sonra Lea bir kiz dogurdu ve adini Dina koydu.

30:22 Tanri Raheli animsadi, onun duasini isiterek çocuk sahibi olmasini sagladi.

30:23 Rahel hamile kaldi ve bir erkek çocuk dogurdu. ‹‹Tanri utancimi kaldirdi. RAB bana bir ogul daha versin!›› diyerek çocuga Yusuffi adini verdi.

30:25 Rahel Yusufu dogurduktan sonra Yakup Lavana, ‹‹Beni gönder, evime, topraklarima gideyim›› dedi,

30:26 ‹‹Hizmetime karsilik karilarimi, çocuklarimi ver de gideyim. Sana nasil hizmet ettigimi biliyorsun.››

30:27 Lavan, ‹‹Eger benden hosnutsan, burada kal›› dedi, ‹‹Çünkü fala bakarak anladim ki, RAB senin sayende beni kutsadi.

30:28 Alacagin neyse söyle, ödeyeyim.››

30:29 Yakup, ‹‹Sana nasil hizmet ettigimi, sürülerine nasil baktigimi biliyorsun›› diye karsilik verdi,

30:30 ‹‹Ben gelmeden önce malin azdi. Sayemde RAB seni kutsadi, malin gitgide artti. Ya kendi evim için ne zaman çalisacagim?››

30:31 Lavan, ‹‹Sana ne vereyim?›› diye sordu. Yakup, ‹‹Bana bir sey verme›› diye yanitladi, ‹‹Eger su önerimi kabul edersen, yine sürünü güder, hayvanlarina bakarim:

30:32 Bugün bütün sürülerini yoklayip noktali veya benekli koyunlari, kara kuzulari, benekli veya noktali keçileri ayirayim. Ücretim bu olsun.

30:33 Ileride bana verdiklerini denetlemeye geldiginde, dürüst olup olmadigimi kolayca anlayabilirsin. Noktali ve benekli olmayan keçilerim, kara olmayan kuzularim varsa, onlari çalmisim demektir.››

30:34 Lavan, ‹‹Kabul, söyledigin gibi olsun›› dedi.

30:35 Ama o gün çizgili ve benekli tekeleri, noktali ve benekli keçileri, beyaz keçilerin hepsini, bütün kara kuzulari ayirip ogullarina teslim etti.

30:36 Sonra Yakuptan üç günlük yol kadar uzaklasti. Yakup Lavanin kalan sürüsünü gütmeye devam etti.

30:37 Yakup aselbent, badem, çinar agaçlarindan taze dallar kesti. Dallari soyarak beyaz çentikler açti.

30:38 Soydugu çubuklari koyunlarin önüne, su içtikleri yalaklara koydu. Koyunlar su içmeye gelince çiftlesiyorlardi.

30:39 Çubuklarin önünde çiftlesince çizgili, noktali, benekli yavrular doguruyorlardi.

30:40 Yakup kuzulari ayirip sürülerin yüzünü Lavanin çizgili, kara hayvanlarina döndürüyordu. Kendi sürülerini ayri tutuyor, Lavaninkilerle karistirmiyordu.

30:41 Sürüdeki güçlü hayvanlar kizisinca, Yakup çubuklari onlarin gözü önüne, yalaklara koyuyordu ki, çubuklarin yaninda çiftlessinler.

30:42 Sürünün zayif hayvanlarinin önüneyse çubuk koymuyordu. Böylece zayif hayvanlari Lavan, güçlüleri Yakup aldi.

30:43 Yakup alabildigine zenginlesti. Çok sayida sürü, erkek ve kadin köle, deve, esek sahibi oldu.

 Yaratilis

31:1 Lavanin ogullari, ‹‹Yakup babamizin sahip oldugu her seyi aldi›› dediler, ‹‹Bütün varligini babamiza ait seylerden kazandi.›› Yakup bu sözleri duyunca,

31:2 Lavanin kendisine karsi tutumunun eskisi gibi olmadigini anladi.

31:3 RAB Yakupa, ‹‹Atalarinin topraklarina, akrabalarinin yanina dön›› dedi, ‹‹Seninle olacagim.››

31:4 Bunun üzerine Yakup Rahelle Leayi sürüsünün bulundugu kirlara çagirtti.

31:5 Onlara, ‹‹Bakiyorum, babaniz bana eskisi gibi davranmiyor›› dedi, ‹‹Ama babamin Tanrisi benimle birlikte.

31:6 Var gücümle babaniza hizmet ettigimi bilirsiniz.

31:7 Ne yazik ki, babaniz beni aldatti, ondan alacagimi on kez degistirdi. Ama Tanri bana kötülük etmesine izin vermedi.

31:8 Lavan, ‹Ücret olarak noktali hayvanlari al› deyince, bütün sürü noktali dogurdu. ‹Ücret olarak çizgili olanlari al› deyince de bütün sürü çizgili dogurdu.

31:9 Tanri babanizin hayvanlarini aldi, bana verdi.

31:10 ‹‹Sürülerin çiftlestigi mevsimde bir düs gördüm. Çiftlesen tekeler çizgili, noktali, kirçildi.

31:11 Düsümde Tanrinin melegi bana, ‹Yakup!› diye seslendi. ‹Buyur› dedim.

31:12 Bana, ‹Bak, bütün çiftlesen tekeler çizgili, noktali ve kirçil› dedi, ‹Çünkü Lavanin sana yaptiklarinin hepsini gördüm.

31:13 Ben Beytelin Tanrisiyim. Hani orada bana anit dikip meshetmis, adak adamistin. Kalk, bu ülkeden git, dogdugun ülkeye dön.› ››

31:14 Rahelle Lea, ‹‹Babamizin evinde hâlâ payimiz, mirasimiz var mi?›› dediler,

31:15 ‹‹Onun gözünde artik yabanci degil miyiz? Çünkü bizi satti. Bizim için ödenen bedelin hepsini yedi.

31:16 Tanrinin babamizdan aldigi varligin tümü bize ve çocuklarimiza aittir. Tanri sana ne dediyse öyle yap.››

31:17 Böylece Yakup çocuklarini, karilarini develere bindirdi.

31:18 Bütün hayvanlari önüne katti; topladigi mallarla, Paddan-Aramda kazandigi hayvanlarla birlikte Kenan ülkesine, babasi Ishakin yanina gitmek üzere yola çikti.

31:19 Lavan koyunlarini kirkmaya gidince, Rahel babasinin putlarini çaldi.

31:20 Yakup da kaçacagini söylemeyerek Aramli Lavani kandirdi.

31:21 Böylece kendisine ait her seyi alip kaçti. Firat Irmagini geçip Gilat daglik bölgesine dogru gitti.

31:22 Üçüncü gün Yakupun kaçtigini Lavana bildirdiler.

31:23 Lavan yakinlarini yanina alip Yakupun pesine düstü. Yedi gün sonra Gilat daglik bölgesinde ona yetisti.

31:24 O gece Tanri Aramli Lavanin düsüne girerek ona, ‹‹Dikkatli ol!›› dedi, ‹‹Yakupa ne iyi, ne kötü bir sey söyle.››

31:25 Lavan Yakupa yetisti. Yakup çadirini Gilat daglik bölgesine kurmustu. Lavan da yakinlariyla birlikte çadirini ayni yere kurdu.

31:26 Yakupa, ‹‹Nedir bu yaptigin?›› dedi, ‹‹Beni aldattin. Kizlarimi alip savas tutsagi gibi götürdün.

31:27 Neden gizlice kaçtin? Neden beni aldattin? Niçin bana söylemedin? Seni sevinçle, ezgilerle, tefle, lirle yolcu ederdim.

31:28 Torunlarimla, kizlarimla öpüsüp vedalasmama izin vermedin. Aptallik ettin.

31:29 Size kötülük yapacak güçteyim, ama babanin Tanrisi dün gece bana, ‹Dikkatli ol!› dedi, ‹Yakupa ne iyi, ne kötü hiçbir sey söyleme.›

31:30 Babanin evini çok özledigin için bizden ayrildin. Ama ilahlarimi niçin çaldin?››

31:31 Yakup, ‹‹Korktum›› diye karsilik verdi, ‹‹Kizlarini zorla elimden alirsin diye düsündüm.

31:32 Ilahlarini kimde bulursan, o öldürülecektir. Yakinlarimizin önünde kendin ara, esyalarimin arasinda sana ait ne bulursan al.›› Yakup ilahlari Rahelin çaldigini bilmiyordu.

31:33 Lavan Yakupun, Leanin ve iki cariyenin çadirina baktiysa da ilahlari bulamadi. Leanin çadirindan çikip Rahelin çadirina girdi.

31:34 Rahel çaldigi putlari devesinin semerine koymus, üzerine oturmustu. Lavan çadirini didik didik aradiysa da putlari bulamadi.

31:35 Rahel babasina, ‹‹Efendim, huzurunda kalkamadigim için kizma, âdet görüyorum da›› dedi. Lavan her yeri aradiysa da, putlari bulamadi.

31:36 Yakup kendini tutamadi. Lavana çikisarak, ‹‹Suçum ne?›› diye sordu, ‹‹Ne günah isledim ki böyle öfkeyle pesime takildin?

31:37 Bütün esyalarimi aradin, kendine ait bir sey buldun mu? Varsa onu buraya, yakinlarimizin önüne koy. Onlar ikimiz hakkinda karar versinler.

31:38 Yirmi yil yaninda kaldim. Koyunlarin, keçilerin hiç düsük yapmadi. Sürülerinin içinden bir tek koç yemedim.

31:39 Yabanil hayvanlarin parçaladigini sana göstermedim, zararini ben çektim. Gece ya da gündüz çalinan her hayvanin karsiligini benden istedin.

31:40 Öyle bir durumdaydim ki, gündüz sicak, gece kiragi yedi bitirdi beni. Gözüme uyku girmedi.

31:41 Yirmi yil evinde böyle yasadim. Iki kizin için on dört yil, sürün için alti yil sana hizmet ettim. On kez alacagimi degistirdin.

31:42 Babamin ve Ibrahimin Tanrisi, Ishakin taptigi Tanri benden yana olmasaydi, beni eli bos gönderecektin. Tanri çektigim zorlugu, verdigim emegi gördü ve dün gece seni uyardi.›› de geçer.

31:43 Lavan, ‹‹Kadinlar benim kizlarim, çocuklar benim çocuklarim, sürüler benim sürülerim›› diye karsilik verdi, ‹‹Burada gördügün her sey bana ait. Kizlarima ya da dogurduklari çocuklara bugün ne yapabilirim ki?

31:44 Gel anlasalim. Aramiza tanik koyalim.››

31:45 Yakup bir tas alip onu anit olarak dikti.

31:46 Yakinlarina, ‹‹Tas toplayin›› dedi. Adamlar topladiklari taslari bir yere yigdilar. Orada, yiginin yaninda yemek yediler.

31:47 Lavan tas yiginina Yegar-Sahaduta, Yakup ise Galet adini verdi. ‹‹Taniklik yigini›› anlamina gelir.

31:48 Lavan, ‹‹Bu yigin bugün aramizda tanik olsun›› dedi. Bu yüzden yigina Galet adi verildi.

31:49 Mispa diye de anilir. Çünkü Lavan, ‹‹Birbirimizden uzak oldugumuz zaman RAB aramizda gözcülük etsin›› dedi,

31:50 ‹‹Eger kizlarima kötü davranir, baska kadinlarla evlenirsen, yanimizda kimse olmasa bile Tanri tanik olacaktir.››

31:51 Sonra, ‹‹Iste tas yigini, iste aramiza diktigim anit›› dedi,

31:52 ‹‹Bu yigin ve anit birer tanik olsun. Bu yiginin ötesine geçip sana kötülük etmeyecegim. Sen de bu yigini ve aniti geçip bana kötülük etmeyeceksin.

31:53 Ibrahimin, Nahorun ve babalarinin Tanrisi aramizda yargiç olsun.›› Yakup babasi Ishakin taptigi Tanrinin adiyla ant içti.

31:54 Sonra dagda kurban kesip yakinlarini yemege çagirdi. Yemegi yiyip geceyi dagda geçirdiler.

31:55 Lavan sabah erkenden kalkti; torunlarini, kizlarini öpüp kutsadiktan sonra evine gitti.

 Yaratilis

32:1 Yakup yoluna devam ederken, Tanrinin melekleriyle karsilasti.

32:2 Onlari görünce, ‹‹Tanrinin ordugahi bu›› diyerek oraya Mahanayim adini verdi.

32:3 Yakup Edom topraklarinda, Seir ülkesinde yasayan agabeyi Esava önceden haberciler gönderdi.

32:4 Onlara su buyrugu verdi: ‹‹Efendim Esava söyle deyin: Kulun Yakup diyor ki, ‹Simdiye kadar Lavanin yaninda konuk olarak kaldim.

32:5 Öküzlere, eseklere, davarlara, erkek ve kadin kölelere sahip oldum. Efendimi hosnut etmek için önceden haber gönderiyorum.› ››

32:6 Haberciler geri dönüp Yakupa, ‹‹Agabeyin Esavin yanina gittik›› dediler, ‹‹Dört yüz adamla seni karsilamaya geliyor.››

32:7 Yakup çok korktu, sikildi. Yanindaki adamlari, davarlari, sigirlari, develeri iki gruba ayirdi.

32:8 ‹‹Esav gelir, bir gruba saldirirsa, hiç degilse öteki grup kurtulur›› diye düsündü.

32:9 Sonra söyle dua etti: ‹‹Ey atam Ibrahimin, babam Ishakin Tanrisi RAB! Bana, ‹Ülkene, akrabalarinin yanina dön, seni basarili kilacagim› diye söz verdin.

32:10 Bana gösterdigin bunca iyilige, güvene layik degilim. Seria Irmagini geçtigimde degnegimden baska bir seyim yoktu. Simdi iki orduyla döndüm.

32:11 Yalvaririm, beni agabeyim Esavdan koru. Gelip bana, çocuklarla annelerine saldirmasindan korkuyorum.

32:12 ‹Seni kesinlikle basarili kilacagim, soyunu denizin kumu gibi sayilamayacak kadar çogaltacagim› diye söz vermistin bana.››

32:13 Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdigi hayvanlardan agabeyi Esava armagan olarak iki yüz keçi, yirmi teke, iki yüz koyun, yirmi koç, yavrulariyla birlikte otuz disi deve, kirk inek, on boga, yirmi disi, on erkek esek ayirdi.

32:16 Bunlari ayri sürüler halinde kölelerine teslim ederek, ‹‹Önümden gidin, sürüler arasinda bosluk birakin›› dedi.

32:17 Birinci köleye buyruk verdi: ‹‹Agabeyim Esavla karsilastiginda, ‹Sahibin kim, nereye gidiyorsun? Önündeki bu hayvanlar kimin?› diye sorarsa,

32:18 ‹Kulun Yakupun› diyeceksin, ‹Efendisi Esava armagan olarak gönderiyor. Kendisi de arkamizdan geliyor.› ››

32:19 Ikinci ve üçüncü köleye, sürülerin pesinden giden herkese ayni buyrugu verdi: ‹‹Esavla karsilastiginizda ayni seyleri söyleyeceksiniz.

32:20 ‹Kulun Yakup arkamizdan geliyor› diyeceksiniz.›› ‹‹Önden gönderecegim armaganla onu yatistirir, sonra kendisini görürüm. Belki beni bagislar›› diye düsünüyordu.

32:21 Böylece armagani önden gönderip geceyi konakladigi yerde geçirdi.

32:22 Yakup o gece kalkti; iki karisini, iki cariyesini, on bir oglunu yanina alip Yabbuk Irmaginin sig yerinden karsiya geçti.

32:23 Onlari geçirdikten sonra sahip oldugu her seyi de karsiya geçirdi.

32:24 Böylece Yakup arkada yalniz kaldi. Bir adam gün agarincaya kadar onunla güresti.

32:25 Yakupu yenemeyecegini anlayinca, onun uyluk kemiginin basina çarpti. Öyle ki, güresirken Yakupun uyluk kemigi çikti.

32:26 Adam, ‹‹Birak beni, gün agariyor›› dedi. Yakup, ‹‹Beni kutsamadikça seni birakmam›› diye yanitladi.

32:27 Adam, ‹‹Adin ne?›› diye sordu. ‹‹Yakup.››

32:28 Adam, ‹‹Artik sana Yakup degil, Israil denecek›› dedi, ‹‹Çünkü Tanriyla, insanlarla güresip yendin.››

32:29 Yakup, ‹‹Lütfen adini söyler misin?›› diye sordu. Ama adam, ‹‹Neden adimi soruyorsun?›› dedi. Sonra Yakupu kutsadi.

32:30 Yakup, ‹‹Tanriyla yüzyüze görüstüm, ama canim bagislandi›› diyerek oraya Peniel adini verdi.

32:31 Yakup Penielden ayrilirken günes dogdu. Uylugundan ötürü aksiyordu.

32:32 Bu nedenle Israilliler bugün bile uyluk kemiginin üzerindeki siniri yemezler. Çünkü Yakup'un uyluk kemiginin basindaki sinire çarpilmisti.

 Yaratilis

33:1 Yakup bakti, Esav dört yüz adamiyla birlikte geliyor. Çocuklari Leayla Rahele ve iki cariyeye teslim etti.

33:2 Cariyelerle çocuklarini öne, Leayla çocuklarini arkaya, Rahelle Yusufu da en arkaya dizdi.

33:3 Kendisi hepsinin önüne geçti. Agabeyine yaklasirken yedi kez yere kapandi.

33:4 Ne var ki Esav kosarak onu karsiladi, kucaklayip boynuna sarildi, öptü. Ikisi de aglamaya basladi.

33:5 Esav kadinlarla çocuklara bakti. ‹‹Kim bu yanindakiler?›› diye sordu. Yakup, ‹‹Tanrinin kuluna lütfettigi çocuklar›› dedi.

33:6 Cariyelerle yanlarindaki çocuklar yaklasip egildiler.

33:7 Ardindan Lea çocuklariyla birlikte yaklasip egildi. En son da Yusufla Rahel yaklasip egildi.

33:8 Esav, ‹‹Karsilastigim öbür toplulugun anlami neydi?›› diye sordu. Yakup, ‹‹Efendimi hosnut etmek için›› diye yanitladi.

33:9 Esav, ‹‹Benim yeterince malim var, kardesim›› dedi, ‹‹Senin malin sana kalsin.››

33:10 Yakup, ‹‹Olmaz, eger sevgini kazandimsa, lütfen armaganimi kabul et›› diye karsilik verdi, ‹‹Senin yüzünü görmek Tanrinin yüzünü görmek gibi. Çünkü beni kabul ettin.

33:11 Lütfen sana gönderdigim armagani al. Tanri bana öyle iyilik yapti ki, her seyim var.›› Armagani kabul ettirinceye kadar diretti.

33:12 Esav, ‹‹Haydi yolumuza devam edelim›› dedi, ‹‹Ben önünsira gidecegim.››

33:13 Yakup, ‹‹Efendim, bilirsin, çocuklar narindir›› dedi, ‹‹Yanimdaki koyunlarin, sigirlarin yavrulari var. Hayvanlari bir gün daha yürümeye zorlarsak hepsi ölür.

33:14 Efendim, lütfen sen kulunun önünden git. Ben hayvanlarla çocuklara ayak uydurarak yavas yavas gelecegim. Seirde efendime yetisirim.››

33:15 Esav, ‹‹Yanimdaki adamlardan birkaçini yanina vereyim›› dedi. Yakup, ‹‹Niçin?›› diye sordu, ‹‹Ben yalnizca seni hosnut etmek istiyorum.››

33:16 Esav o gün Seire dönmek üzere yola koyuldu.

33:17 Yakupsa Sukkota gitti. Orada kendine ev, hayvanlarina barinaklar yapti. Bu yüzden oraya Sukkot adini verdi.

33:18 Yakup güvenlik içinde Paddan-Aramdan Kenan ülkesine, Sekem Kentine vardi. Kentin yakininda konakladi.

33:19 Çadirini kurdugu arsayi Sekemin babasi Hamorun ogullarindan yüz parça gümüsefö aldi.

33:20 Orada bir sunak kurarak El-Elohe-Israil adini verdi. agirligi ve degeri bilinmeyen bir para birimiydi. gelir.

 Yaratilis

34:1 Leayla Yakupun kizi Dina bir gün yöre kadinlarini ziyarete gitti.

34:2 O bölgenin beyi Hivli Hamorun oglu Sekem Dinayi görünce tutup irzina geçti.

34:3 Yakupun kizina gönlünü kaptirdi. Dinayi sevdi ve ona nazik davrandi.

34:4 Babasi Hamora, ‹‹Bu kizi bana es olarak al›› dedi.

34:5 Yakup kizi Dinanin kirletildigini duydugunda, ogullari kirda hayvanlarin basindaydi. Yakup onlar gelinceye kadar konusmadi.

34:6 Bu arada Sekemin babasi Hamor konusmak için Yakupun yanina gitti.

34:7 Yakupun ogullari olayi duyar duymaz kirdan döndüler. Üzüntülü ve çok öfkeliydiler. Çünkü Sekem Yakupun kiziyla yatarak Israilin onurunu kirmisti. Böyle bir sey olmamaliydi.

34:8 Hamor onlara, ‹‹Oglum Sekemin gönlü kizinizda›› dedi, ‹‹Lütfen onu ogluma es olarak verin.

34:9 Bizimle akraba olun. Birbirimize kiz verip kiz alalim.

34:10 Bizimle birlikte yasayin. Ülke önünüzde, nereye isterseniz yerlesin, ticaret yapin, mülk edinin.››

34:11 Sekem de Dinanin babasiyla kardeslerine, ‹‹Bana bu iyiligi yapin, ne isterseniz veririm›› dedi,

34:12 ‹‹Ne kadar baslik ve armagan isterseniz isteyin, dilediginiz her seyi verecegim. Yeter ki, kizi bana es olarak verin.››

34:13 Kizkardesleri Dinanin irzina geçildigi için, Yakupun ogullari Sekemle babasi Hamora aldatici bir yanit verdiler.

34:14 ‹‹Olmaz, kizkardesimizi sünnetsiz bir adama veremeyiz›› dediler, ‹‹Bizim için utanç olur.

34:15 Ancak su kosulla kabul ederiz: Bütün erkekleriniz bizim gibi sünnet olursa,

34:16 birbirimize kiz verip kiz alabiliriz. Sizinle birlikte yasar, bir halk oluruz.

34:17 Eger kabul etmez, sünnet olmazsaniz, kizimizi alir gideriz.››

34:18 Bu öneri Hamorla oglu Sekeme iyi göründü.

34:19 Ailesinde en saygin kisi olan genç Sekem öneriyi yerine getirmekte gecikmedi. Çünkü Yakupun kizina asikti.

34:20 Hamorla oglu Sekem durumu kent halkina bildirmek için kentin kapisina gittiler.

34:21 ‹‹Bu adamlar bize dostluk gösteriyor›› dediler, ‹‹Ülkemizde yasasinlar, ticaret yapsinlar. Topraklarimiz genis, onlara da yeter, bize de. Birbirimize kiz verip kiz alabiliriz.

34:22 Yalniz, su kosulla bizimle birlesmeyi, birlikte yasamayi kabul ediyorlar: Bizim erkeklerin de kendileri gibi sünnet olmasini istiyorlar.

34:23 Böylece bütün sürüleri, mallari, öbür hayvanlari da bizim olur, degil mi? Gelin onlarla anlasalim, bizimle birlikte yasasinlar.››

34:24 Kent kapisindan geçen herkes Hamorla oglu Sekemin söylediklerini kabul etti ve kentteki bütün erkekler sünnet oldu.

34:25 Üçüncü gün erkekler daha sünnetin acisini çekerken, Yakupun ogullarindan ikisi -Dinanin kardesleri Simonla Levi- kiliçlarini kusanip kusku uyandirmadan kente girip bütün erkekleri kiliçtan geçirdiler.

34:26 Hamorla oglu Sekemi de öldürdüler. Dinayi Sekemin evinden alip gittiler.

34:27 Sonra Yakupun bütün ogullari cesetleri soyup kenti yagmaladilar. Çünkü kizkardeslerini kirletmislerdi.

34:28 Kentteki ve kirdaki davarlari, sigirlari, esekleri ele geçirdiler.

34:29 Bütün mallarini, çocuklarini, kadinlarini aldilar, evlerindeki her seyi yagmaladilar.

34:30 Yakup, Simonla Leviye, ‹‹Bu ülkede yasayan Kenanlilarla Perizlileri bana düsman ettiniz, basimi belaya soktunuz›› dedi, ‹‹Sayica aziz. Eger birlesir, bana saldirirlarsa, ailemle birlikte yok olurum.››

34:31 Simon'la Levi, ‹‹Kizkardesimize bir fahise gibi mi davranmaliydi?›› diye karsilik verdiler.

 Yaratilis

35:1 Tanri Yakupa, ‹‹Git, Beytele yerles›› dedi, ‹‹Agabeyin Esavdan kaçarken sana görünen Tanriya orada bir sunak yap.››

35:2 Yakup ailesine ve yanindakilere, ‹‹Yabanci ilahlarinizi atin›› dedi, ‹‹Kendinizi arindirip giysilerinizi degistirin.

35:3 Beytele gidelim. Sikinti çektigim günlerde yakarisimi duyan, gittigim her yerde benimle birlikte olan Tanriya orada bir sunak yapacagim.››

35:4 Böylece herkes yabanci ilahlarini, kulaklarindaki küpeleri Yakupa verdi. Yakup bunlari Sekem yakinlarinda bir yabanil fistik agacinin altina gömdü.

35:5 Sonra göçtüler. Çevre kentlerde yasayan halk peslerine düsmedi, çünkü hepsini Tanri korkusu sarmisti.

35:6 Yakup adamlariyla birlikte Kenan ülkesindeki Luz -Beytel- Kentine geldi.

35:7 Bir sunak yaparak oraya El-Beytel adini verdi. Çünkü agabeyinden kaçarken Tanri orada kendisine görünmüstü.

35:8 Rebekanin dadisi Debora ölünce Beytelin güneyindeki mese agacinin altina gömüldü. Bu yüzden agaca Allon-Bakut adi verildi.

35:9 Yakup Paddan-Aramdan dönünce, Tanri ona yine görünerek onu kutsadi.

35:10 ‹‹Sana Yakup diyorlar, ama bundan böyle adin Yakup degil, Israil olacak›› diyerek onun adini Israilfs koydu.

35:11 ‹‹Ben Her Seye Gücü Yeten Tanriyim›› dedi, ‹‹Verimli ol, çogal. Senden bir ulus ve uluslar toplulugu dogacak. Krallarin atasi olacaksin.

35:12 Ibrahime, Ishaka verdigim topraklari sana verecek, senden sonra da soyuna bagislayacagim.››

35:13 Sonra Tanri Yakuptan ayrilarak onunla konustugu yerden yukari çekildi.

35:14 Yakup Tanrinin kendisiyle konustugu yere tas bir anit dikti. Üzerine dökmelik sunu ve zeytinyagi döktü.

35:15 Oraya, Tanrinin kendisiyle konustugu yere Beytel adini verdi.

35:16 Sonra Beytelden göçtüler. Efrata varmadan Rahel dogum yapti. Dogum yaparken çok sanci çekti.

35:17 O sanci çekerken, ebesi, ‹‹Korkma!›› dedi, ‹‹Bir oglun daha oluyor.››

35:18 Ama Rahel ölmek üzereydi. Can verirken oglunun adini Ben-Oni koydu. Babasi ise çocuga Benyaminfü adini verdi. anlamina gelir.

35:19 Rahel öldü ve Efrat -Beytlehem- yolunda gömüldü.

35:20 Yakup Rahelin mezarina bir tas dikti. Bu mezar tasi bugüne kadar kaldi.

35:21 Israil yine göçtü ve Eder Kulesinin ötesinde konakladi.

35:22 Israil o bölgede yasarken Ruben babasinin cariyesi Bilhayla yatti. Israil bunu duyunca çok kizdi. ‹‹Bunu duydu››.

35:23 Yakupun on iki oglu vardi. Leanin ogullari: Ruben -Yakupun ilk oglu- Simon, Levi, Yahuda, Issakar, Zevulun.

35:24 Rahelin ogullari: Yusuf, Benyamin.

35:25 Rahelin cariyesi Bilhanin ogullari: Dan, Naftali.

35:26 Leanin cariyesi Zilpanin ogullari: Gad, Aser. Yakupun Paddan-Aramda dogan ogullari bunlardir.

35:27 Yakup, Ishakla Ibrahimin de yabanci olarak kalmis oldugu, bugün Hevron denen Kiryat-Arba yakinlarindaki Mamreye, babasi Ishakin yanina gitti.

35:28 Ishak yüz seksen yil yasadi.

35:29 Kocamis, yasama doymus olarak son solugunu verdi. Ölüp halkina kavustu. Ogullari Esav'la Yakup onu gömdüler.

 Yaratilis

36:1 Esavin, yani Edomun öyküsü:

36:2 Esav su Kenanli kizlarla evlendi: Hititli Elonun kizi Âda; Hivli Sivonun torunu, Ânanin kizi Oholivama;

36:3 Nevayotun kizkardesi, Ismailin kizi Basemat.

36:4 Âda Esava Elifazi, Basemat Reueli,

36:5 Oholivama Yeus, Yalam ve Korahi dogurdu. Esavin Kenan ülkesinde dogan ogullari bunlardi.

36:6 Esav karilarini, ogullarini, kizlarini, evindeki bütün adamlarini, hayvanlarinin hepsini, Kenan ülkesinde kazandigi mallarin tümünü alip kardesi Yakuptan ayrildi, baska bir ülkeye gitti.

36:7 Birlikte yasayamayacak kadar çok mallari vardi. Yabanci olarak yasadiklari bu topraklar davarlarina yetmiyordu.

36:8 Esav -Edom- Seir daglik bölgesine yerlesti.

36:9 Seir daglik bölgesine yerlesen Edomlularin atasi Esavin soyu:

36:10 Esavin ogullarinin adlari sunlardir: Esavin karilarindan Âdanin oglu Elifaz, Basematin oglu Reuel.

36:11 Elifazin ogullari: Teman, Omar, Sefo, Gatam, Kenaz.

36:12 Timna Esavin oglu Elifazin cariyesiydi. Elifaza Amaleki dogurdu. Bunlar Esavin karisi Âdanin torunlaridir.

36:13 Reuelin ogullari: Nahat, Zerah, Samma, Mizza. Bunlar Esavin karisi Basematin torunlaridir.

36:14 Sivonun torunu ve Ânanin kizi olan Esavin karisi Oholivamanin Esava dogurdugu ogullar sunlardir: Yeus, Yalam, Korah.

36:15 Esavogullarinin boy beyleri sunlardir: Esavin ilk oglu Elifazin ogullari: Teman, Omar, Sefo, Kenaz,

36:16 Korah, Gatam, Amalek. Bunlar Edom ülkesinde Elifazin soyundan beylerdi ve Âdanin torunlariydi.

36:17 Esav oglu Reuelin ogullari sunlardir: Nahat, Zerah, Samma, Mizza. Bunlar Edom ülkesinde Reuelin soyundan gelen beylerdi ve Esavin karisi Basematin torunlariydi.

36:18 Esavin karisi Oholivamanin ogullari sunlardir: Yeus, Yalam, Korah. Bunlar Ânanin kizi olan Esavin karisi Oholivamanin soyundan gelen beylerdi.

36:19 Bunlarin hepsi Esavin -Edomun- ogullaridir. Yukardakiler de onlarin beyleridir.

36:20 Ülkede yasayan Horlu Seirin ogullari sunlardi: Lotan, Soval, Sivon, Âna,

36:21 Dison, Eser, Disan. Seirin Edomda beylik eden Horlu ogullari bunlardi.

36:22 Lotanin ogullari: Hori, Hemam. Timna Lotanin kizkardesiydi.

36:23 Sovalin ogullari: Alvan, Manahat, Eval, Sefo, Onam.

36:24 Sivonun ogullari: Aya ve Âna. Babasi Sivonun eseklerini güderken çölde sicak su kaynaklari bulan Ânadir bu.

36:25 Ânanin çocuklari sunlardi: Dison ve Ânanin kizi Oholivama.

36:26 Disonun ogullari sunlardi: Hemdan, Esban, Yitran, Keran.

36:27 Eserin ogullari sunlardi: Bilhan, Zaavan, Akan.

36:28 Disanin ogullari sunlardi: Ûs, Aran.

36:29 Horlu boy beyleri sunlardi: Lotan, Soval, Sivon, Âna,

36:30 Dison, Eser, Disan. Seir ülkesindeki Horlu boy beyleri bunlardi.

36:31 Israillileri yöneten bir kralin olmadigi dönemde, Edomu su krallar yönetti:

36:32 Beor oglu Bala Edom Krali oldu. Kentinin adi Dinhavaydi.

36:33 Bala ölünce, yerine Bosrali Zerah oglu Yovav geçti.

36:34 Yovav ölünce, Temanlilar ülkesinden Husam kral oldu.

36:35 Husam ölünce, Midyani Moav kirlarinda bozguna ugratan Bedat oglu Hadat kral oldu. Kentinin adi Avitti.

36:36 Hadat ölünce, yerine Masrekali Samla geçti.

36:37 Samla ölünce, yerine Rehovot-Hannaharli Saul geçti.

36:38 Saul ölünce, yerine Akbor oglu Baal-Hanan geçti.

36:39 Akbor oglu Baal-Hanan ölünce, yerine Hadat geçti. Kentinin adi Pauydu. Karisi, Me-Zahav kizi Matretin kizi Mehetaveldi.

36:40 Boylarina ve bölgelerine göre Esavin soyundan gelen beylerin adlari sunlardi: Timna, Alva, Yetet,

36:41 Oholivama, Ela, Pinon,

36:42 Kenaz, Teman, Mivsar,

36:43 Magdiel, Iram. Sahip olduklari ülkede yasadiklari yerlere adlarini veren Edom beyleri bunlardi. Edomlular'in atasi Esav'di.

 Yaratilis

37:1 Yakup babasinin yabanci olarak kalmis oldugu Kenan ülkesinde yasadi.

37:2 Yakup soyunun öyküsü: Yusuf on yedi yasinda bir gençti. Babasinin karilari Bilha ve Zilpadan olan üvey kardesleriyle birlikte sürü güdüyordu. Kardeslerinin yaptigi kötülükleri babasina ulastirirdi.

37:3 Israil Yusufu öbür ogullarinin hepsinden çok severdi. Çünkü Yusuf onun yasliliginda dogmustu. Yusufa uzun, renkli bir giysi yaptirmisti.

37:4 Yusufun kardesleri babalarinin onu kendilerinden çok sevdigini görünce, ondan nefret ettiler. Yusufa tatli söz söylemez oldular.

37:5 Yusuf bir düs gördü. Bunu kardeslerine anlatinca, ondan daha çok nefret ettiler.

37:6 Yusuf, ‹‹Lütfen gördügüm düsü dinleyin!›› dedi,

37:7 ‹‹Tarlada demet bagliyorduk. Ansizin benim demetim kalkip dikildi. Sizinkilerse, çevresine toplanip önünde egildiler.››

37:8 Kardesleri, ‹‹Basimiza kral mi olacaksin? Bizi sen mi yöneteceksin?›› dediler. Düslerinden, söylediklerinden ötürü ondan büsbütün nefret ettiler.

37:9 Yusuf bir düs daha görüp kardeslerine anlatti. ‹‹Dinleyin, bir düs daha gördüm›› dedi, ‹‹Günes, ay ve on bir yildiz önümde egildiler.››

37:10 Yusuf babasiyla kardeslerine bu düsü anlatinca, babasi onu azarladi: ‹‹Ne biçim düs bu?›› dedi, ‹‹Ben, annen, kardeslerin gelip önünde yere mi egilecegiz yani?››

37:11 Kardesleri Yusufu kiskaniyordu, ama bu olay babasinin aklina takildi.

37:12 Bir gün Yusufun kardesleri babalarinin sürüsünü gütmek için Sekeme gittiler.

37:13 Israil Yusufa, ‹‹Kardeslerin Sekemde sürü güdüyorlar›› dedi, ‹‹Gel seni de onlarin yanina göndereyim.›› Yusuf, ‹‹Hazirim›› diye yanitladi.

37:14 Babasi, ‹‹Git kardeslerine ve sürüye bak›› dedi, ‹‹Her sey yolunda mi, degil mi, bana haber getir.›› Böylece onu Hevron Vadisinden gönderdi. Yusuf Sekeme vardi.

37:15 Kirda dolasirken bir adam onu görüp, ‹‹Ne ariyorsun?›› diye sordu.

37:16 Yusuf, ‹‹Kardeslerimi ariyorum›› diye yanitladi, ‹‹Buralarda sürü güdüyorlar. Nerede olduklarini biliyor musun?››

37:17 Adam, ‹‹Buradan ayrildilar›› dedi, ‹‹ ‹Dotana gidelim› dediklerini duydum.›› Böylece Yusuf kardeslerinin pesinden gitti ve Dotanda onlari buldu.

37:18 Kardesleri onu uzaktan gördüler. Yusuf yanlarina varmadan, onu öldürmek için düzen kurdular.

37:19 Birbirlerine, ‹‹Iste düs hastasi geliyor›› dediler,

37:20 ‹‹Hadi onu öldürüp kuyulardan birine atalim. Yabanil bir hayvan yedi deriz. Bakalim o zaman düsleri ne olacak!››

37:21 Ruben bunu duyunca Yusufu kurtarmaya çalisti: ‹‹Canina kiymayin›› dedi,

37:22 ‹‹Kan dökmeyin. Onu su issiz yerdeki kuyuya atin, ama kendisine dokunmayin.›› Amaci Yusufu kurtarip babasina geri götürmekti.

37:23 Yusuf yanlarina varinca, kardesleri sirtindaki renkli uzun giysiyi çekip çikardilar

37:24 ve onu susuz, bos bir kuyuya attilar.

37:25 Yemek yemek için oturduklarinda, Gilat yönünden bir Ismaili kervaninin geldigini gördüler. Develeri kitre, pelesenk, laden yüklüydü. Misira gidiyorlardi.

37:26 Yahuda, kardeslerine, ‹‹Kardesimizi öldürür, suçumuzu gizlersek ne kazaniriz?›› dedi,

37:27 ‹‹Gelin onu Ismaililere satalim. Böylece canina dokunmamis oluruz. Çünkü o kardesimizdir, ayni kani tasiyoruz.›› Kardesleri kabul etti.

37:28 Midyanli tüccarlar oradan geçerken, kardesleri Yusufu kuyudan çekip çikardilar, yirmi gümüse Ismaililere sattilar. Ismaililer Yusufu Misira götürdüler.

37:29 Kuyuya geri dönen Ruben Yusufu orada göremeyince üzüntüden giysilerini yirtti.

37:30 Kardeslerinin yanina gidip, ‹‹Çocuk orada yok›› dedi, ‹‹Ne yapacagim simdi ben?››

37:31 Bunun üzerine bir teke keserek Yusufun renkli uzun giysisini kanina buladilar.

37:32 Giysiyi babalarina götürerek, ‹‹Bunu bulduk›› dediler, ‹‹Bak, bakalim, oglunun mu, degil mi?››

37:33 Yakup giysiyi tanidi, ‹‹Evet, bu oglumun giysisi›› dedi, ‹‹Onu yabanil bir hayvan yemis olmali. Yusufu parçalamis olsa gerek.››

37:34 Yakup üzüntüden giysilerini yirtti, beline çul sardi, oglu için uzun süre yas tuttu.

37:35 Bütün ogullari, kizlari onu avutmaya çalistilarsa da o avunmak istemedi. ‹‹Oglumun yanina, ölüler diyarina yas tutarak gidecegim›› diyerek oglu için aglamaya devam etti.

37:36 Bu arada Midyanlilar da Yusuf'u Misir'da firavunun bir görevlisine, muhafiz birligi komutani Potifar'a sattilar.

 Yaratilis

38:1 O siralarda Yahuda kardeslerinden ayrilarak Adullamli Hira adinda bir adamin yanina gitti.

38:2 Orada Kenanli bir kizla karsilasti. Kizin babasinin adi Suaydi. Yahuda kizla evlendi.

38:3 Kadin hamile kaldi ve bir erkek çocuk dogurdu. Yahuda ona Er adini verdi.

38:4 Kadin yine hamile kaldi, bir erkek çocuk daha dogurdu, adini Onan koydu.

38:5 Yine bir erkek çocuk dogurdu, adini Sela koydu. Sela dogdugu zaman Yahuda Kezivdeydi.

38:6 Yahuda ilk oglu Er için bir kadin aldi. Kadinin adi Tamardi.

38:7 Yahudanin ilk oglu Er, RABbin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu öldürdü.

38:8 Yahuda Onana, ‹‹Kardesinin karisiyla evlen›› dedi, ‹‹Kayinbiraderlik görevini yap. Kardesinin soyunu sürdür.››

38:9 Ama Onan dogacak çocuklarin kendisine ait olmayacagini biliyordu. Bu yüzden ne zaman kardesinin karisiyla yatsa, kardesine soy yetistirmemek için menisini yere bosaltiyordu.

38:10 Bu yaptigi RABbin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu da öldürdü.

38:11 Bunun üzerine Yahuda, gelini Tamara, ‹‹Babanin evine dön›› dedi, ‹‹Oglum Sela büyüyünceye kadar orada dul olarak yasa.›› Yahuda, ‹‹Sela da kardesleri gibi ölebilir›› diye düsünüyordu. Böylece Tamar babasinin evine döndü.

38:12 Uzun süre sonra Suanin kizi olan Yahudanin karisi öldü. Yahuda yasi bittikten sonra arkadasi Adullamli Hirayla birlikte Timnaya, sürüsünü kirkanlarin yanina gitti.

38:13 Tamara, ‹‹Kayinbaban sürüsünü kirkmak için Timnaya gidiyor›› diye haber verdiler.

38:14 Tamar üzerindeki dul giysilerini çikardi. Peçesini örttü, sarinip Timna yolu üzerindeki Enayim Kapisinda oturdu. Çünkü Sela büyüdügü halde onunla evlenmesine izin verilmedigini görmüstü.

38:15 Yahuda onu görünce fahise sandi. Çünkü yüzü örtülüydü.

38:16 Yolun kenarina, ona dogru segirterek, kendi gelini oldugunu bilmeden, ‹‹Hadi gel, seninle yatmak istiyorum›› dedi. Tamar, ‹‹Seninle yatarsam, bana ne vereceksin?›› diye sordu.

38:17 Yahuda, ‹‹Sürümden sana bir oglak göndereyim›› dedi. Tamar, ‹‹Oglagi gönderinceye kadar rehin olarak bana bir sey verebilir misin?›› dedi.

38:18 Yahuda, ‹‹Ne vereyim?›› diye sordu. Tamar, ‹‹Mührünü, kaytanini ve elindeki degnegi›› diye yanitladi. Yahuda bunlari verip onunla yatti. Tamar hamile kaldi.

38:19 Gidip peçesini çikardi, yine dul giysilerini giydi.

38:20 Bu arada Yahuda rehin biraktigi esyalari geri almak için Adullamli arkadasiyla kadina bir oglak gönderdi. Ne var ki arkadasi kadini bulamadi.

38:21 O çevrede yasayanlara, ‹‹Enayimde, yol kenarinda bir fahise vardi, nerede o?›› diye sordu. ‹‹Burada öyle bir kadin yok›› diye karsilik verdiler.

38:22 Bunun üzerine Yahudanin yanina dönerek, ‹‹Kadini bulamadim›› dedi, ‹‹O çevrede yasayanlar da ‹Burada fahise yok› dediler.››

38:23 Yahuda, ‹‹Varsin esyalar onun olsun›› dedi, ‹‹Kimseyi kendimize güldürmeyelim. Ben oglagi gönderdim, ama sen kadini bulamadin.››

38:24 Yaklasik üç ay sonra Yahudaya, ‹‹Gelinin Tamar zina etmis, su anda hamile›› diye haber verdiler. Yahuda, ‹‹Onu disariya çikarip yakin›› dedi.

38:25 Tamar disari çikarilinca, kayinbabasina, ‹‹Ben bu esyalarin sahibinden hamile kaldim›› diye haber gönderdi, ‹‹Lütfen sunlara bak. Bu mühür, kaytan, degnek kime ait?››

38:26 Yahuda esyalari tanidi. ‹‹O benden daha dogru bir kisi›› dedi, ‹‹Çünkü onu oglum Selaya almadim.›› Bir daha onunla yatmadi.

38:27 Dogum vakti gelince Tamarin rahminde ikiz oldugu anlasildi.

38:28 Dogum yaparken ikizlerden biri elini disari çikardi. Ebe çocugun elini yakalayip bilegine kirmizi bir iplik bagladi, ‹‹Bu önce dogdu›› dedi.

38:29 Ne var ki, çocuk elini içeri çekti, o sirada da kardesi dogdu. Ebe, ‹‹Kendine böyle mi gedik açtin?›› dedi. Bu yüzden çocuga Peres adi kondu.

38:30 Sonra bilegine kirmizi iplik bagli kardesi dogdu. Ona da Zerah adi verildi.

 Yaratilis

39:1 Ismaililer Yusufu Misira götürmüstü. Firavunun görevlisi, muhafiz birligi komutani Misirli Potifar onu Ismaililerden satin almisti.

39:2 RAB Yusufla birlikteydi ve onu basarili kiliyordu. Yusuf Misirli efendisinin evinde kaliyordu.

39:3 Efendisi RABbin Yusufla birlikte oldugunu, yaptigi her iste onu basarili kildigini gördü.

39:4 Yusuftan hosnut kalarak onu özel hizmetine aldi. Evinin ve sahip oldugu her seyin sorumlulugunu ona verdi.

39:5 Yusufu evinin ve sahip oldugu her seyin sorumlusu atadigi andan itibaren RAB Yusuf sayesinde Potifarin evini kutsadi. Evini, tarlasini, kendisine ait her seyi bereketli kildi.

39:6 Potifar sahip oldugu her seyin sorumlulugunu Yusufa verdi; yedigi yemek disinda hiçbir seyle ilgilenmedi. Yusuf güzel yapili, yakisikliydi.

39:7 Bir süre sonra efendisinin karisi ona göz koyarak, ‹‹Benimle yat›› dedi.

39:8 Ama Yusuf reddetti. ‹‹Ben burada oldugum için efendim evdeki hiçbir seyle ilgilenme geregini duymuyor›› dedi, ‹‹Sahip oldugu her seyin yönetimini bana verdi.

39:9 Bu evde ben de onun kadar yetkiliyim. Senin disinda hiçbir seyi benden esirgemedi. Sen onun karisisin. Nasil böyle bir kötülük yapar, Tanriya karsi günah islerim?››

39:10 Potifarin karisi her gün kendisiyle yatmasi ya da birlikte olmasi için direttiyse de, Yusuf onun istegini kabul etmedi.

39:11 Bir gün Yusuf olagan islerini yapmak üzere eve gitti. Içerde ev halkindan hiç kimse yoktu.

39:12 Potifarin karisi Yusufun giysisini tutarak, ‹‹Benimle yat›› dedi. Ama Yusuf giysisini onun elinde birakip evden disari kaçti.

39:13 Kadin Yusufun giysisini birakip kaçtigini görünce,

39:14 usaklarini çagirdi. ‹‹Bakin suna!›› dedi, ‹‹Kocamin getirdigi bu Ibrani bizi rezil etti. Yanima geldi, benimle yatmak istedi. Ben de bagirdim.

39:15 Bagirdigimi duyunca giysisini yanimda birakip disari kaçti.››

39:16 Efendisi eve gelinceye kadar Yusufun giysisini yaninda alikoydu.

39:17 Ona da ayni seyleri anlatti: ‹‹Buraya getirdigin Ibrani köle yanima gelip beni asagilamak istedi.

39:18 Ama ben bagirinca giysisini yanimda birakip kaçti.››

39:19 Karisinin, ‹‹Kölen bana böyle yapti›› diyerek anlattiklarini duyunca, Yusufun efendisinin öfkesi tepesine çikti.

39:20 Yusufu yakalayip zindana, kralin tutsaklarinin bagli oldugu yere atti. Ama Yusuf zindandayken

39:21 RAB onunla birlikteydi. Ona iyilik etti. Zindancibasi Yusuftan hosnut kaldi.

39:22 Bütün tutsaklarin yönetimini ona verdi. Zindanda olup biten her seyden Yusuf sorumluydu.

39:23 Zindancibasi Yusuf'un sorumlu oldugu islerle hiç ilgilenmezdi. Çünkü RAB Yusuf'la birlikteydi ve yaptigi her iste onu basarili kiliyordu.

 Yaratilis

40:1 Bir süre sonra Misir Kralinin sakisiyle firincisi efendilerini gücendirdiler.

40:2 Firavun bu iki görevlisine, bas sakiyle firincibasina öfkelendi.

40:3 Onlari muhafiz birligi komutaninin evinde, Yusufun tutsak oldugu zindanda göz altina aldi.

40:4 Muhafiz birligi komutani Yusufu onlarin hizmetine atadi. Bir süre zindanda kaldilar.

40:5 Firavunun sakisiyle firincisi tutsak olduklari zindanda ayni gece birer düs gördüler. Düsleri farkli anlamlar tasiyordu.

40:6 Sabah Yusuf yanlarina gittiginde, onlari tedirgin gördü.

40:7 Efendisinin evinde, kendisiyle birlikte zindanda kalan firavunun görevlilerine, ‹‹Niçin suratiniz asik bugün?›› diye sordu.

40:8 ‹‹Düs gördük ama yorumlayacak kimse yok›› dediler. Yusuf, ‹‹Yorum Tanriya özgü degil mi?›› dedi, ‹‹Lütfen düsünüzü bana anlatin.››

40:9 Bas saki düsünü Yusufa anlatti: ‹‹Düsümde önümde bir asma gördüm.

40:10 Üç çubugu vardi. Tomurcuklar açar açmaz çiçeklendi, salkim salkim üzüm verdi.

40:11 Firavunun kâsesi elimdeydi. Üzümleri alip firavunun kâsesine siktim. Sonra kâseyi ona verdim.››

40:12 Yusuf, ‹‹Bu su anlama gelir›› dedi, ‹‹Üç çubuk üç gün demektir.

40:13 Üç gün içinde firavun seni zindandan çikaracak, yine eski görevine döneceksin. Geçmiste oldugu gibi yine ona sakilik yapacaksin.

40:14 Ama her sey yolunda giderse, lütfen beni animsa. Bir iyilik yap, firavuna benden söz et. Çikar beni bu zindandan.

40:15 Çünkü ben Ibrani ülkesinden zorla kaçirildim. Burada da zindana atilacak bir sey yapmadim.››

40:16 Firincibasi bu iyi yorumu duyunca, Yusufa, ‹‹Ben de bir düs gördüm›› dedi, ‹‹Basimin üstünde üç sepet beyaz ekmek vardi.

40:17 En üstteki sepette firavun için pisirilmis çesitli pastalar vardi. Kuslar basimin üstündeki sepetten pastalari yiyorlardi.››

40:18 Yusuf, ‹‹Bu su anlama gelir›› dedi, ‹‹Üç sepet üç gün demektir.

40:19 Üç gün içinde firavun seni zindandan çikarip agaca asacak. Kuslar etini yiyecekler.››

40:20 Üç gün sonra, firavun dogum gününde bütün görevlilerine bir sölen verdi. Görevlilerinin önünde bas sakisiyle firincibasini zindandan çikardi.

40:21 Yusufun yaptigi yoruma uygun olarak bas sakisini eski görevine atadi. Bas saki firavuna sarap sunmaya basladi. Ama firavun firincibasini astirdi.

40:23 Gelgelelim, bas saki Yusuf'u animsamadi, unuttu gitti.

 Yaratilis

41:1 Tam iki yil sonra firavun bir düs gördü: Nil Irmaginin kiyisinda duruyordu.

41:2 Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çikti. Sazlar arasinda otlamaya basladilar.

41:3 Sonra yedi çirkin ve ciliz inek çikti. Irmagin kiyisinda öbür ineklerin yaninda durdular.

41:4 Çirkin ve ciliz inekler güzel ve semiz yedi inegi yiyince, firavun uyandi.

41:5 Yine uykuya daldi, bu kez baska bir düs gördü: Bir sapta yedi güzel ve dolgun basak bitti.

41:6 Sonra, ciliz ve dogu rüzgariyla kavrulmus yedi basak daha bitti.

41:7 Ciliz basaklar, yedi güzel ve dolgun basagi yuttular. Firavun uyandi, düs gördügünü anladi.

41:8 Sabah uyandiginda kaygiliydi. Bütün Misirli büyücüleri, bilgeleri çagirtti. Onlara gördügü düsleri anlatti. Ama hiçbiri firavunun düslerini yorumlayamadi.

41:9 Bu arada bas saki firavuna, ‹‹Bugün suçumu itiraf etmeliyim›› dedi,

41:10 ‹‹Kullarina -bana ve firincibasina- öfkelenince bizi zindana, muhafiz birligi komutaninin evine kapattin.

41:11 Bir gece ikimiz de düs gördük. Düslerimiz farkli anlamlar tasiyordu.

41:12 Orada bizimle birlikte muhafiz birligi komutaninin kölesi Ibrani bir genç vardi. Gördügümüz düsleri ona anlattik. Bize bir bir yorumladi.

41:13 Her sey onun yorumladigi gibi çikti: Ben görevime döndüm, firincibasiysa asildi.››

41:14 Firavun Yusufu çagirtti. Hemen onu zindandan çikardilar. Yusuf tiras olup giysilerini degistirdikten sonra firavunun huzuruna çikti.

41:15 Firavun Yusufa, ‹‹Bir düs gördüm›› dedi, ‹‹Ama kimse yorumlayamadi. Duydugun her düsü yorumlayabildigini isittim.››

41:16 Yusuf, ‹‹Ben yorumlayamam›› dedi, ‹‹Firavuna en uygun yorumu Tanri yapacaktir.››

41:17 Firavun Yusufa anlatmaya basladi: ‹‹Düsümde bir irmak kiyisinda duruyordum.

41:18 Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çikti. Sazlar arasinda otlamaya basladilar.

41:19 Sonra arik, çirkin, ciliz yedi inek daha çikti. Misirda onlar kadar çirkin inek görmedim.

41:20 Ciliz ve çirkin inekler ilk çikan yedi semiz inegi yedi.

41:21 Ancak kötü görünüsleri degismedi. Sanki bir sey yememis gibi görünüyorlardi. Sonra uyandim.

41:22 ‹‹Bir de düsümde bir sapta dolgun ve güzel yedi basak bittigini gördüm.

41:23 Sonra solgun, ciliz, dogu rüzgarinin kavurdugu yedi basak daha bitti.

41:24 Ciliz basaklar yedi güzel basagi yuttular. Büyücülere bunu anlattim. Ama hiçbiri yorumlayamadi.››

41:25 Yusuf, ‹‹Efendim, iki düs de ayni anlami tasiyor›› dedi, ‹‹Tanri ne yapacagini sana bildirmis.

41:26 Yedi güzel inek yedi yil demektir. Yedi güzel basak da yedi yildir. Ayni anlama geliyor.

41:27 Daha sonra çikan yedi ciliz, çirkin inek ve dogu rüzgarinin kavurdugu yedi solgun basaksa yedi yil kitlik olacagi anlamina gelir.

41:28 ‹‹Söyledigim gibi, Tanri ne yapacagini sana göstermis.

41:29 Misirda yedi yil bolluk olacak.

41:30 Sonra yedi yil öyle bir kitlik olacak ki, bolluk yillari hiç animsanmayacak. Çünkü kitlik ülkeyi kasip kavuracak.

41:31 Ardindan gelen kitlik bollugu unutturacak, çünkü çok siddetli olacak.

41:32 Bu konuda iki kez düs görmenin anlami, Tanrinin kesin kararini verdigini ve en kisa zamanda uygulayacagini gösteriyor.

41:33 ‹‹Simdi firavunun akilli, bilgili bir adam bulup onu Misirin basina getirmesi gerekir.

41:34 Ülke çapinda adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bolluk yili boyunca ürünlerin beste birini toplamali.

41:35 Gelecek verimli yillarin bütün yiyecegini toplasinlar, firavunun yönetimi altinda kentlerde depolayip korusunlar.

41:36 Bu yiyecek, gelecek yedi kitlik yili boyunca Misirda ihtiyat olarak kullanilacak, ülke kitliktan kirilmayacak.››

41:37 Bu öneri firavunla görevlilerine iyi göründü.

41:38 Firavun görevlilerine, ‹‹Bu adam gibi Tanri Ruhuna sahip birini bulabilir miyiz?›› diye sordu.

41:39 Sonra Yusufa, ‹‹Madem Tanri bütün bunlari sana açikladi, senden daha akillisi, bilgilisi yoktur›› dedi,

41:40 ‹‹Sarayimin yönetimini sana verecegim. Bütün halkim buyruklarina uyacak. Tahttan baska senden üstünlügüm olmayacak.

41:41 Seni bütün Misira yönetici atiyorum.››

41:42 Sonra mührünü parmagindan çikarip Yusufun parmagina takti. Ona ince ketenden giysi giydirdi. Boynuna altin zincir takti.

41:43 Onu kendi yardimcisinin arabasina bindirdi. Yusufun önünde, ‹‹Yol açin!›› diye bagirdilar. Böylece firavun ona bütün Misirin yönetimini verdi.

41:44 Firavun Yusufa, ‹‹Firavun benim›› dedi, ‹‹Ama Misirda senden izinsiz kimse elini ayagini oynatmayacak.››

41:45 Yusufun adini Safenat-Paneah koydu. On Kentinin kâhini Potiferanin kizi Asenati da ona kari olarak verdi. Yusuf ülkeyi boydan boya dolasti.

41:46 Yusuf firavunun hizmetine girdiginde otuz yasindaydi. Firavunun huzurundan ayrildiktan sonra bütün Misiri dolasti.

41:47 Yedi bolluk yili boyunca toprak çok ürün verdi.

41:48 Yusuf Misirda yedi yil içinde yetisen bütün ürünleri toplayip kentlerde depoladi. Her kente o kentin çevresindeki tarlalarda yetisen ürünleri koydu.

41:49 Denizin kumu kadar çok bugday depoladi; öyle ki, ölçmekten vazgeçti. Çünkü bugday ölçülemeyecek kadar çoktu.

41:50 Kitlik yillari baslamadan, On Kentinin kâhini Potiferanin kizi Asenat Yusufa iki erkek çocuk dogurdu.

41:51 Yusuf ilk oglunun adini Manasse koydu. ‹‹Tanri bana bütün acilarimi ve babamin ailesini unutturdu›› dedi.

41:52 ‹‹Tanri sikinti çektigim ülkede beni verimli kildi›› diyerek ikinci oglunun adini Efrayim koydu.

41:53 Misirda yedi bolluk yili sona erdi.

41:54 Yusufun söylemis oldugu gibi yedi kitlik yili basgösterdi. Bütün ülkelerde kitlik vardi, ama Misirin her yaninda yiyecek bulunuyordu.

41:55 Misirlilar aç kalinca, yiyecek için firavuna yakardilar. Firavun, ‹‹Yusufa gidin›› dedi, ‹‹O size ne derse öyle yapin.››

41:56 Kitlik bütün ülkeyi sarinca, Yusuf depolari açip Misirlilara bugday satmaya basladi. Çünkü kitlik Misiri boydan boya kavuruyordu.

41:57 Bütün ülkelerden insanlar da bugday satin almak için Misir'a, Yusuf'a geliyordu. Çünkü kitlik bütün dünyayi sarmisti ve siddetliydi.

 Yaratilis

42:1 Yakup Misirda bugday oldugunu ögrenince, ogullarina, ‹‹Neden birbirinize bakip duruyorsunuz?›› dedi,

42:2 ‹‹Misirda bugday oldugunu duydum. Gidin, satin alin ki, yasayalim, yoksa ölecegiz.››

42:3 Böylece Yusufun on kardesi bugday almak için Misira gittiler.

42:4 Ancak Yakup Yusufun kardesi Benyamini onlarla birlikte göndermedi, çünkü oglunun basina bir sey gelmesinden korkuyordu.

42:5 Bugday satin almaya gelenler arasinda Israilin ogullari da vardi. Çünkü Kenan ülkesinde de kitlik hüküm sürüyordu.

42:6 Yusuf ülkenin yöneticisiydi, herkese o bugday satiyordu. Kardesleri gelip onun önünde yere kapandilar.

42:7 Yusuf kardeslerini görünce tanidi. Ama onlara yabanci gibi davranarak sert konustu: ‹‹Nereden geliyorsunuz?›› ‹‹Kenan ülkesinden›› diye yanitladilar, ‹‹Yiyecek satin almaya geldik.››

42:8 Yusuf kardeslerini tanidiysa da kardesleri onu tanimadilar.

42:9 Yusuf onlarla ilgili düslerini animsayarak, ‹‹Siz casussunuz›› dedi, ‹‹Ülkenin zayif noktalarini ögrenmeye geldiniz.››

42:10 ‹‹Aman, efendim›› diye karsilik verdiler, ‹‹Biz kullarin yalnizca yiyecek satin almaya geldik.

42:11 Hepimiz ayni babanin çocuklariyiz. Biz kullarin dürüst insanlariz, casus degiliz.››

42:12 Yusuf, ‹‹Hayir!›› dedi, ‹‹Siz ülkenin zayif noktalarini ögrenmeye geldiniz.››

42:13 Kardesleri, ‹‹Biz kullarin on iki kardesiz›› dediler, ‹‹Hepimiz Kenan ülkesinde yasayan ayni babanin çocuklariyiz. En küçügümüz babamizin yaninda kaldi, biri de kayboldu.››

42:14 Yusuf, ‹‹Söyledigim gibi›› dedi, ‹‹Casussunuz siz.

42:15 Sizi sinayacagim. Firavunun basina ant içerim. Küçük kardesiniz de gelmedikçe, buradan ayrilamazsiniz.

42:16 Aranizdan birini gönderin, kardesinizi getirsin. Geri kalanlariniz göz altina alinacak. Anlattiklariniz dogru mu, degil mi, sizi sinayacagiz. Degilse, firavunun basina ant içerim ki casussunuz.››

42:17 Üç gün onlari göz altinda tuttu.

42:18 Üçüncü gün, ‹‹Bir kosulla caninizi bagislarim›› dedi, ‹‹Ben Tanridan korkarim.

42:19 Dürüst oldugunuzu kanitlamak için, içinizden biri göz altinda tutuldugunuz evde kalsin, ötekiler gidip aç kalan ailenize bugday götürsün.

42:20 Sonra küçük kardesinizi bana getirin. Böylece anlattiklarinizin dogru olup olmadigi ortaya çikar, ölümden kurtulursunuz.›› Kabul ettiler.

42:21 Birbirlerine, ‹‹Besbelli kardesimize yaptigimizin cezasini çekiyoruz›› dediler, ‹‹Bize yalvardiginda nasil sikinti çektigini gördük, ama dinlemedik. Bu sikinti onun için basimiza geldi.››

42:22 Ruben, ‹‹Çocuga zarar vermeyin diye sizi uyarmadim mi?›› dedi, ‹‹Ama dinlemediniz. Iste simdi kaninin hesabi soruluyor.››

42:23 Yusufun konustuklarini anladigini farketmediler, çünkü onunla çevirmen araciligiyla konusuyorlardi.

42:24 Yusuf kardeslerinden ayrilip aglamaya basladi. Sonra dönüp onlarla konustu. Aralarindan Simonu alarak ötekilerin gözleri önünde bagladi.

42:25 Sonra torbalarina bugday doldurulmasini, paralarinin torbalarina geri konulmasini, yol için kendilerine azik verilmesini buyurdu. Bunlar yapildiktan sonra

42:26 bugdaylari eseklerine yükleyip oradan ayrildilar.

42:27 Konakladiklari yerde içlerinden biri esegine yem vermek için torbasini açinca parasini gördü. Para torbanin agzina konmustu.

42:28 Kardeslerine, ‹‹Parami geri vermisler›› diye seslendi, ‹‹Iste torbamda!›› Yürekleri yerinden oynadi. Titreyerek birbirlerine, ‹‹Tanrinin bize bu yaptigi nedir?›› dediler.

42:29 Kenan ülkesine, babalari Yakupun yanina varinca, baslarina gelenleri ona anlattilar:

42:30 ‹‹Misirin yöneticisi bizimle sert konustu. Bize casusmusuz gibi davrandi.

42:31 Ona, ‹Biz dürüst insanlariz› dedik, ‹Casus degiliz.

42:32 Hepimiz ayni babanin çocuklariyiz. On iki kardesiz; biri kayboldu, en küçügü de Kenan ülkesinde, babamizin yaninda.›

42:33 ‹‹Ülkenin yöneticisi, ‹Dürüst oldugunuzu söyle anlayabilirim› dedi, ‹Kardeslerinizden birini yanimda birakin, bugdayi alip aç kalan ailelerinize götürün.

42:34 Küçük kardesinizi de bana getirin. O zaman casus olmadiginizi, dürüst insanlar oldugunuzu anlar, kardesinizi size geri veririm. Ülkede ticaret yapabilirsiniz.› ››

42:35 Torbalarini bosaltinca, hepsi para kesesini torbasinda buldu. Para keselerini görünce hem kendileri hem babalari korkuya kapildi.

42:36 Yakup, ‹‹Beni çocuklarimdan yoksun birakiyorsunuz›› dedi, ‹‹Yusuf yok, Simon yok. Simdi de Benyamini götürmek istiyorsunuz. Sikintiyi çeken hep benim.››

42:37 Ruben babasina, ‹‹Benyamini geri getirmezsem, iki oglumu öldür›› dedi, ‹‹Onu bana teslim et, ben sana geri getirecegim.››

42:38 Ama Yakup, ‹‹Oglumu sizinle göndermeyecegim›› dedi, ‹‹Çünkü kardesi öldü, yalniz o kaldi. Yolda ona bir zarar gelirse, bu aciyla ak saçli basimi ölüler diyarina götürürsünüz.››

 Yaratilis

43:1 Kenan ülkesinde kitlik siddetlenmisti.

43:2 Misirdan getirilen bugday tükenince Yakup, ogullarina, ‹‹Yine gidin, bize biraz yiyecek alin›› dedi.

43:3 Yahuda, ‹‹Adam bizi siki siki uyardi›› diye karsilik verdi, ‹‹ ‹Kardesiniz sizinle birlikte gelmezse, yüzümü göremezsiniz› dedi.

43:4 Kardesimizi bizimle gönderirsen, gider sana yiyecek aliriz.

43:5 Göndermezsen gitmeyiz. Çünkü o adam, ‹Kardesinizi birlikte getirmezseniz, yüzümü göremezsiniz› dedi.››

43:6 Israil, ‹‹Niçin adama bir kardesiniz daha oldugunu söyleyerek bana bu kötülügü yaptiniz?›› dedi.

43:7 Söyle yanitladilar: ‹‹Adam, ‹Babaniz hâlâ yasiyor mu? Baska kardesiniz var mi?› diye sordu. Bizimle ve akrabalarimizla ilgili öyle sorular sordu ki, yanit vermek zorunda kaldik. Kardesinizi getirin diyecegini nereden bilebilirdik?››

43:8 Yahuda, babasi Israile, ‹‹Çocugu benimle gönder, gidelim›› dedi, ‹‹Sen de biz de yavrularimiz da ölmez, yasariz.

43:9 Ona ben kefil oluyorum. Beni sorumlu say. Eger onu geri getirmez, önüne çikarmazsam, ömrümce sana karsi suçlu sayilayim.

43:10 Çünkü gecikmeseydik, simdiye dek iki kez gidip gelmis olurduk.››

43:11 Bunun üzerine Israil, ‹‹Öyleyse gidin›› dedi, ‹‹Yalniz, torbalariniza bu ülkenin en iyi ürünlerinden biraz pelesenk, biraz bal, kitre, laden, fistik, badem koyun, Misirin yöneticisine armagan olarak götürün.

43:12 Yaniniza iki kat para alin. Torbalarinizin agzina konan parayi geri götürün. Belki bir yanlislik olmustur.

43:13 Kardesinizi alip gidin, o adamin yanina dönün.

43:14 Her Seye Gücü Yeten Tanri, adamin yüregine size karsi merhamet koysun da, adam öbür kardesinizle Benyamini size geri versin. Bana gelince, çocuklarimdan yoksun kalacaksam kalayim.››

43:15 Böylece kardesler yanlarina armaganlar, iki kat para ve Benyamini alarak hemen Misira gidip Yusufun huzuruna çiktilar.

43:16 Yusuf Benyamini yanlarinda görünce, kâhyasina, ‹‹Bu adamlari eve götür›› dedi, ‹‹Bir hayvan kesip hazirla. Çünkü öglen benimle birlikte yemek yiyecekler.››

43:17 Kâhya Yusufun buyurdugu gibi onlari Yusufun evine götürdü.

43:18 Ne var ki kardesleri Yusufun evine götürüldükleri için korktular. ‹‹Ilk gelisimizde torbalarimiza konan para yüzünden götürülüyoruz galiba!›› dediler, ‹‹Bize saldirip egemen olmak, bizi köle edip eseklerimizi almak istiyor.››

43:19 Yusufun kâhyasina yaklasip evin kapisinda onunla konustular:

43:20 ‹‹Aman, efendim!›› dediler, ‹‹Buraya ilk kez yiyecek satin almaya gelmistik.

43:21 Konakladigimiz yerde torbalarimizi açinca, bir de baktik ki, paramiz eksiksiz olarak torbalarimizin agzina konmus. Onu size geri getirdik.

43:22 Ayrica yeniden yiyecek almak için yanimiza baska para da aldik. Paralari torbalarimiza kimin koydugunu bilmiyoruz.››

43:23 Kâhya, ‹‹Merak etmeyin›› dedi, ‹‹Korkmaniza gerek yok. Parayi Tanriniz, babanizin Tanrisi torbalariniza koydurmus. Ben paranizi aldim.›› Sonra Simonu onlara getirdi.

43:24 Kâhya onlari Yusufun evine götürüp ayaklarini yikamalari için su getirdi, eseklerine yem verdi.

43:25 Kardesler öglene, Yusufun gelecegi saate kadar armaganlarini hazirladilar. Çünkü orada yemek yiyeceklerini duymuslardi.

43:26 Yusuf eve gelince, getirdikleri armaganlari kendisine sunup önünde yere kapandilar.

43:27 Yusuf hatirlarini sorduktan sonra, ‹‹Bana sözünü ettiginiz yasli babaniz iyi mi?›› dedi, ‹‹Hâlâ yasiyor mu?››

43:28 Kardesleri, ‹‹Babamiz kulun iyi›› diye yanitladilar, ‹‹Hâlâ yasiyor.›› Sonra saygiyla egilip yere kapandilar.

43:29 Yusuf göz gezdirirken kendisiyle ayni anneden olan kardesi Benyamini gördü. ‹‹Bana sözünü ettiginiz küçük kardesiniz bu mu?›› dedi, ‹‹Tanri sana lütfetsin, oglum.››

43:30 Sonra hemen oradan ayrildi, çünkü kardesini görünce yüregi sizlamisti. Aglayacak bir yer aradi. Odasina girip orada agladi.

43:31 Yüzünü yikadiktan sonra disari çikti. Kendisini toparlayarak, ‹‹Yemegi getirin›› dedi.

43:32 Yusufa ayri, kardeslerine ayri, Yusufla yemek yiyen Misirlilara ayri hizmet edildi. Çünkü Misirlilar Ibranilerle birlikte yemek yemez, bunu igrenç sayarlardi.

43:33 Kardesleri Yusufun önünde büyükten küçüge dogru yas sirasina göre oturdular. Saskin saskin birbirlerine baktilar.

43:34 Yusuf'un masasindan onlara yemek dagitildi. Benyamin'in payi ötekilerden bes kat fazlaydi. Içtiler, birlikte hos vakit geçirdiler.

 Yaratilis

44:1 Yusuf kâhyasina, ‹‹Bu adamlarin torbalarina tasiyabilecekleri kadar yiyecek doldur›› diye buyurdu, ‹‹Her birinin parasini torbasinin agzina koy.

44:2 En küçügünün torbasina benim gümüs kâsemi ve bugdayinin parasini koy.›› Kâhya Yusufun buyrugunu yerine getirdi.

44:3 Sabah erkenden adamlar esekleriyle yolcu edildi.

44:4 Onlar kentten pek uzaklasmamisti ki Yusuf kâhyasina, ‹‹Hemen o adamlarin pesine düs›› dedi, ‹‹Onlara yetisince, ‹Niçin iyilige karsi kötülük yaptiniz?› de,

44:5 ‹Efendimin sarap içmek, fala bakmak için kullandigi kâse degil mi bu? Bunu yapmakla kötülük ettiniz.› ››

44:6 Kâhya onlara yetisip bu sözleri yineledi.

44:7 Adamlar, ‹‹Efendim, neden böyle konusuyorsun?›› dediler, ‹‹Bizden uzak olsun, biz kullarin böyle sey yapmayiz.

44:8 Torbalarimizin agzinda buldugumuz paralari Kenan ülkesinden sana geri getirdik. Nasil efendinin evinden altin ya da gümüs çalariz?

44:9 Kullarindan birinde çikarsa öldürülsün, geri kalanlar efendimin kölesi olsun.››

44:10 Kâhya, ‹‹Peki, dediginiz gibi olsun›› dedi, ‹‹Kimde çikarsa kölem olacak, geri kalanlar suçsuz sayilacak.››

44:11 Hemen torbalarini indirip açtilar.

44:12 Kâhya büyükten küçüge dogru hepsinin torbasini aradi. Kâse Benyaminin torbasinda çikti.

44:13 Kardesleri üzüntüden giysilerini yirttilar. Sonra torbalarini eseklerine yükleyip kente geri döndüler.

44:14 Yahudayla kardesleri Yusufun evine geldiginde, Yusuf daha evdeydi. Önünde yere kapandilar.

44:15 Yusuf, ‹‹Nedir bu yaptiginiz?›› dedi, ‹‹Benim gibi birinin fala bakabilecegi akliniza gelmedi mi?››

44:16 Yahuda, ‹‹Ne diyelim, efendim?›› diye karsilik verdi, ‹‹Nasil anlatalim? Kendimizi nasil temize çikaralim? Tanri suçumuzu ortaya çikardi. Hepimiz köleniz artik, efendim; hem biz hem de kendisinde kâse bulunan kardesimiz.››

44:17 Yusuf, ‹‹Benden uzak olsun!›› dedi, ‹‹Yalniz kendisinde kâse bulunan kölem olacak. Siz esenlikle babanizin yanina dönün.››

44:18 Yahuda yaklasip, ‹‹Efendim, lütfen izin ver konusayim›› dedi, ‹‹Kuluna öfkelenme. Sen firavunla ayni yetkiye sahipsin.

44:19 Efendim, biz kullarina sormustun: ‹Babaniz ya da baska kardesiniz var mi?› diye.

44:20 Biz de, ‹Yasli bir babamiz ve onun yasliliginda dogan küçük bir kardesimiz var› demistik, ‹O çocugun kardesi öldü, kendisi annesinin tek oglu. Babamiz onu çok sever.›

44:21 ‹‹Sen de biz kullarina, ‹O çocugu bana getirin, gözümle göreyim› demistin.

44:22 Biz de, ‹Çocuk babasindan ayrilamaz, ayrilirsa babasi ölür› diye karsilik vermistik.

44:23 Sen de biz kullarina, ‹Eger küçük kardesiniz sizinle gelmezse, yüzümü bir daha göremezsiniz› demistin.

44:24 ‹‹Kulun babamizin yanina döndügümüzde, söylediklerini ona anlattik.

44:25 Babamiz, ‹Yine gidin, bize biraz yiyecek alin› dedi.

44:26 Ama biz, ‹Gidemeyiz› dedik, ‹Ancak küçük kardesimiz bizimle gelirse gideriz. Küçük kardesimiz bizimle olmazsa o adamin yüzünü göremeyiz.›

44:27 ‹‹Babam, biz kullarina, ‹Biliyorsunuz, karim bana iki erkek çocuk dogurdu› dedi,

44:28 ‹Biri yanimdan ayrildi. Besbelli bir hayvan parçaladi, bir daha göremedim onu.

44:29 Bunu da götürürseniz ve ona bir zarar gelirse, bu aciyla ak saçli basimi ölüler diyarina götürürsünüz.›

44:30 ‹‹Efendim, simdi babam kulunun yanina döndügümde çocuk yanimizda olmazsa, babam onu görmeyince ölür. Çünkü onu yasama baglayan bu çocuktur. Biz kullarin da aci içinde babamizin ak saçli basini ölüler diyarina indiririz.

44:32 Ben kulun bu çocuga kefil oldum. Babama, ‹Onu sana geri getirmezsem, ömrümce kendimi sana karsi suçlu sayarim› dedim.

44:33 ‹‹Lütfen simdi çocugun yerine beni kölen kabul et. Çocuk kardesleriyle birlikte geri dönsün.

44:34 O yanimda olmadan babamin yanina nasil dönerim? Babamin basina gelecek kötülüge dayanamam.››

 Yaratilis

45:1 Yusuf adamlarinin önünde kendini tutamayip, ‹‹Herkesi çikarin buradan!›› diye bagirdi. Kendini kardeslerine tanittiginda yaninda kimse olmasin istiyordu.

45:2 O kadar yüksek sesle agladi ki, Misirlilar aglayisini isitti. Bu haber firavunun ev halkina da ulasti.

45:3 Yusuf kardeslerine, ‹‹Ben Yusufum!›› dedi, ‹‹Babam yasiyor mu?›› Kardesleri donup kaldi, yanit veremediler.

45:4 Yusuf, ‹‹Lütfen bana yaklasin›› dedi. Onlar yaklasinca Yusuf söyle devam etti: ‹‹Misira sattiginiz kardesiniz Yusuf benim.

45:5 Beni buraya sattiginiz için üzülmeyin. Kendinizi suçlamayin. Tanri insanligi korumak için beni önden gönderdi.

45:6 Çünkü iki yildir ülkede kitlik var, bes yil daha sürecek. Kimse çift süremeyecek, ekin biçemeyecek.

45:7 Tanri yeryüzünde soyunuzu korumak ve harika biçimde caninizi kurtarmak için beni önünüzden gönderdi.

45:8 Beni buraya gönderen siz degilsiniz, Tanridir. Beni firavunun basdanismani, sarayinin efendisi, bütün Misir ülkesinin yöneticisi yapti.

45:9 Hemen babamin yanina gidin, ona oglun Yusuf söyle diyor deyin: ‹Tanri beni Misir ülkesine yönetici yapti. Durma, yanima gel.

45:10 Gosen bölgesine yerlesirsin; çocuklarin, torunlarin, davarlarin, sigirlarin ve sahip oldugun her seyle birlikte yakinimda olursun.

45:11 Orada sana bakarim, çünkü kitlik bes yil daha sürecek. Yoksa sen de ailen ve sana bagli olan herkes de perisan olursunuz.›

45:12 ‹‹Hepiniz gözlerinizle görüyorsunuz, kardesim Benyamin, sen de görüyorsun konusanin gerçekten ben oldugumu.

45:13 Misirda ne denli güçlü oldugumu ve bütün gördüklerinizi babama anlatin. Babami hemen buraya getirin.››

45:14 Sonra kardesi Benyaminin boynuna sarilip agladi. Benyamin de aglayarak ona sarildi.

45:15 Yusuf aglayarak bütün kardeslerini öptü. Sonra kardesleri onunla konusmaya basladi.

45:16 Yusufun kardeslerinin geldigi haberi firavunun sarayina ulasinca, firavunla görevlileri hosnut oldu.

45:17 Firavun Yusufa söyle dedi: ‹‹Kardeslerine de ki, ‹Hayvanlarinizi yükleyip Kenan ülkesine gidin.

45:18 Babanizi ve ailelerinizi buraya getirin. Size Misirin en iyi topraklarini verecegim. Ülkenin kaymagini yiyeceksiniz.›

45:19 Onlara ayrica söyle demeni de buyuruyorum: ‹Çocuklarinizla karilariniz için Misirdan arabalar alin, babanizla birlikte buraya gelin.

45:20 Gözünüz arkada kalmasin, çünkü Misirda en iyi ne varsa sizin olacak.› ››

45:21 Israilin ogullari söyleneni yapti. Firavunun buyrugu üzerine Yusuf onlara araba ve yol için azik verdi.

45:22 Hepsine birer kat yedek giysi, Benyamine ise üç yüz parça gümüsle bes kat yedek giysi verdi.

45:23 Böylece babasina Misirda en iyi ne varsa hepsiyle yüklü on esek, yolculuk için bugday, ekmek ve azik yüklü on disi esek gönderdi.

45:24 Kardeslerini yolcu ederken onlara, ‹‹Yolda kavga etmeyin›› dedi.

45:25 Yusufun kardesleri Misirdan ayrilip Kenan ülkesine, babalari Yakupun yanina döndüler.

45:26 Ona, ‹‹Yusuf yasiyor!›› dediler, ‹‹Üstelik Misirin yöneticisi olmus.›› Babalari donup kaldi, onlara inanmadi.

45:27 Yusufun kendilerine bütün söylediklerini anlattilar. Kendisini Misira götürmek için Yusufun gönderdigi arabalari görünce, Yakupun keyfi yerine geldi.

45:28 ‹‹Tamam!›› dedi, ‹‹Oglum Yusuf yasiyor. Ölmeden önce gidip onu görecegim.››

 Yaratilis

46:1 Israil sahip oldugu her seyle birlikte yola çikti. Beer-Sevaya varinca, orada babasi Ishakin Tanrisina kurbanlar kesti.

46:2 O gece Tanri bir görümde Israile, ‹‹Yakup, Yakup!›› diye seslendi. Yakup, ‹‹Buradayim›› diye yanitladi.

46:3 Tanri, ‹‹Ben Tanriyim, babanin Tanrisi›› dedi, ‹‹Misira gitmekten çekinme. Soyunu orada büyük bir ulus yapacagim.

46:4 Seninle birlikte Misira gelecek, soyunu bu ülkeye geri getirecegim. Senin gözlerini Yusufun elleri kapayacak.››

46:5 Yakup Beer-Sevadan ayrildi. Ogullari Yakupu -Israili- götürmek üzere firavunun gönderdigi arabalara onu, kendi çocuklariyla karilarini bindirdiler.

46:6 Yakup, bütün ailesini -ogullarini, kizlarini, torunlarini- hayvanlarini ve Kenan ülkesinde kazandigi mallari yanina alarak Misira gitti.

46:8 Israilin Misira giden ogullarinin -Yakupla ogullarinin- adlari sunlardir: Yakupun ilk oglu Ruben.

46:9 Rubenin ogullari: Hanok, Pallu, Hesron, Karmi.

46:10 Simonun ogullari: Yemuel, Yamin, Ohat, Yakin, Sohar ve Kenanli bir kadinin oglu Saul.

46:11 Levinin ogullari: Gerson, Kehat, Merari.

46:12 Yahudanin ogullari: Er, Onan, Sela, Peres, Zerah. Ancak Erle Onan Kenan ülkesinde ölmüstü. Peresin ogullari: Hesron, Hamul.

46:13 Issakarin ogullari: Tola, Puvva, Yov, Simron.

46:14 Zevulunun ogullari: Seret, Elon, Yahleel.

46:15 Bunlar Leanin Yakupa dogurdugu ogullardir. Lea onlari ve kizi Dinayi Paddan-Aramda dogurmustu. Yakupun bu ogullariyla kizlari toplam otuz üç kisiydi.

46:16 Gadin ogullari: Sifyon, Hagi, Suni, Esbon, Eri, Arodi, Areli.

46:17 Aserin çocuklari: Yimna, Yisva, Yisvi, Beria; kizkardesleri Serah. Berianin ogullari: Hever, Malkiel.

46:18 Bunlar Lavanin kizi Leaya verdigi Zilpanin Yakupa dogurdugu çocuklardir. Toplam on alti kisiydiler.

46:19 Yakupun karisi Rahelin ogullari: Yusuf, Benyamin.

46:20 Yusufun Misirda On Kentifç kâhini Potiferanin kizi Asenattan Manasse ve Efrayim adinda iki oglu oldu.

46:21 Benyaminin ogullari: Bala, Beker, Asbel, Gera, Naaman, Ehi, Ros, Muppim, Huppim, Ard.

46:22 Bunlar Rahelin Yakupa dogurdugu çocuklardir. Toplam on dört kisiydiler.

46:23 Danin oglu: Husim.

46:24 Naftalinin ogullari: Yahseel, Guni, Yeser, Sillem.

46:25 Bunlar Lavanin, kizi Rahele verdigi Bilhanin Yakupa dogurdugu çocuklardir. Toplam yedi kisiydiler.

46:26 Ogullarinin karilari disinda Yakupun soyundan gelen ve onunla birlikte Misira gidenler toplam altmis alti kisiydi. Bunlarin hepsi Yakuptan olmustu.

46:27 Yusufun Misirda dogan iki ogluyla birlikte Misira göçen Yakup ailesi toplam yetmis kisiydi.

46:28 Yakup Gosen yolunu göstermesi için Yahudayi önden Yusufa gönderdi. Onlar Gosene varinca,

46:29 Yusuf arabasini hazirlayip babasi Israili karsilamak üzere Gosene gitti. Babasini görür görmez boynuna sarilip uzun uzun agladi.

46:30 Israil Yusufa, ‹‹Yüzünü gördüm ya, artik ölsem de gam yemem›› dedi, ‹‹Yasiyorsun!››

46:31 Yusuf kardesleriyle babasinin ev halkina söyle dedi: ‹‹Gidip firavuna haber vereyim, ‹Kenan ülkesinde yasayan kardeslerimle babamin ev halki yanima geldi› diyeyim.

46:32 Çoban oldugunuzu, hayvancilik yaptiginizi, bu yüzden davarlarinizla sigirlarinizi ve her seyinizi birlikte getirdiginizi anlatayim.

46:33 Firavun sizi çagirip da, ‹Ne is yaparsiniz?› diye sorarsa,

46:34 ‹Atalarimiz gibi biz de çocukluktan beri hayvancilik yapiyoruz› dersiniz. Öyle deyin ki, sizi Gosen bölgesine yerlestirsin. Çünkü Misirlilar çobanlardan igrenir.››

 Yaratilis

47:1 Yusuf gidip firavuna, ‹‹Babamla kardeslerim davarlari, sigirlari ve bütün esyalariyla Kenan ülkesinden geldiler›› diye haber verdi, ‹‹Su anda Gosen bölgesindeler.››

47:2 Sonra kardeslerinden besini seçerek firavunun huzuruna çikardi.

47:3 Firavun Yusufun kardeslerine, ‹‹Ne is yapiyorsunuz?›› diye sordu. ‹‹Biz kullarin atalarimiz gibi çobaniz›› diye yanitladilar,

47:4 ‹‹Bu ülkeye geçici bir süre için geldik. Çünkü Kenan ülkesinde siddetli kitlik var. Davarlarimiz için otlak bulamiyoruz. Izin ver, Gosen bölgesine yerleselim.››

47:5 Firavun Yusufa, ‹‹Babanla kardeslerin yanina geldiler›› dedi,

47:6 ‹‹Misir ülkesi senin sayilir. Onlari ülkenin en iyi yerine yerlestir. Gosen bölgesine yerlessinler. Sence aralarinda becerikli olanlar varsa, davarlarima bakmakla görevlendir.››

47:7 Yusuf babasi Yakupu getirip firavunun huzuruna çikardi. Yakup firavunu kutsadi.

47:8 Firavun, Yakupa, ‹‹Kaç yasindasin?›› diye sordu.

47:9 Yakup, ‹‹Gurbet yillarim yüz otuz yili buldu›› diye yanitladi, ‹‹Ama yillar çabuk ve zorlu geçti. Atalarimin gurbet yillari kadar uzun sürmedi.››

47:10 Sonra firavunu kutsayip huzurundan ayrildi.

47:11 Yusuf babasiyla kardeslerini Misira yerlestirdi; firavunun buyrugu uyarinca onlara ülkenin en iyi yerinde, Ramses bölgesinde mülk verdi.

47:12 Ayrica babasiyla kardeslerine ve babasinin ev halkina, sahip olduklari çocuklarin sayisina göre yiyecek sagladi.

47:13 Kitlik öyle siddetlendi ki, hiçbir ülkede yiyecek bulunmaz oldu. Misir ve Kenan ülkeleri kitliktan kiriliyordu.

47:14 Yusuf sattigi bugdaya karsilik Misir ve Kenandaki bütün paralari toplayip firavunun sarayina götürdü.

47:15 Misir ve Kenanda para tükenince Misirlilar Yusufa giderek, ‹‹Bize yiyecek ver›› dediler, ‹‹Gözünün önünde ölelim mi? Paramiz bitti.››

47:16 Yusuf, ‹‹Paraniz bittiyse, davarlarinizi getirin›› dedi, ‹‹Onlara karsilik size yiyecek vereyim.››

47:17 Böylece davarlarini Yusufa getirdiler. Yusuf atlara, davar ve sigir sürülerine, eseklere karsilik onlara yiyecek verdi. Bir yil boyunca hayvanlarina karsilik onlara yiyecek sagladi.

47:18 O yil geçince, ikinci yil yine geldiler. Yusufa, ‹‹Efendim, gerçegi senden saklayacak degiliz›› dediler, ‹‹Paramiz tükendi, davarlarimizi da sana verdik. Canimizdan ve topragimizdan baska verecek bir seyimiz kalmadi.

47:19 Gözünün önünde ölelim mi? Topragimiz çöle mi dönsün? Canimiza ve topragimiza karsilik bize yiyecek sat. Topragimizla birlikte firavunun kölesi olalim. Bize tohum ver ki ölmeyelim, yasayalim; toprak da çöle dönmesin.››

47:20 Böylece Yusuf Misirdaki bütün topraklari firavun için satin aldi. Misirlilarin hepsi tarlalarini sattilar, çünkü kitlik onlari buna zorluyordu. Topraklarin tümü firavunun oldu.

47:21 Yusuf Misirin bir ucundan öbür ucuna kadar bütün halki kölelestirdi.

47:22 Yalniz kâhinlerin topragini satin almadi. Çünkü onlar firavundan aylik aliyor, firavunun bagladigi aylikla geçiniyorlardi. Bu yüzden topraklarini satmadilar. Masoretik metin ‹‹Kentlere göçtürdü››.

47:23 Yusuf halka, ‹‹Sizi de topraginizi da firavun için satin aldim›› dedi, ‹‹Iste size tohum, topragi ekin.

47:24 Ürün devsirdiginizde, beste birini firavuna vereceksiniz. Beste dördünü ise tohumluk olarak kullanacak ve ailelerinizle, çocuklarinizla yiyeceksiniz.››

47:25 ‹‹Canimizi kurtardin›› diye karsilik verdiler, ‹‹Efendimizin gözünde lütuf bulalim. Firavunun kölesi oluruz.››

47:26 Yusuf ürünün beste birinin firavuna verilmesini Misirda toprak yasasi yapti. Bu yasa bugün de yürürlüktedir. Yalniz kâhinlerin topragi firavuna verilmedi.

47:27 Israil Misirda Gosen bölgesine yerlesti. Orada mülk sahibi oldular, çogalip arttilar.

47:28 Yakup Misirda on yedi yil yasadi. Ömrü toplam yüz kirk yedi yil sürdü.

47:29 Ölümü yaklasinca, oglu Yusufu çagirip, ‹‹Eger benden hosnut kaldinsa, lütfen elini uylugumun altina koy›› dedi, ‹‹Bana sevgi ve sadakat gösterecegine söz ver. Lütfen beni Misirda gömme.

47:30 Atalarima kavustugum zaman beni Misirdan çikarip onlarin yanina göm.›› Yusuf, ‹‹Dedigin gibi yapacagim›› diye karsilik verdi.

47:31 Israil, ‹‹Ant i盛 dedi. Yusuf ant içti. Israil yataginin basi ucunda egilip RAB'be tapindi. ucuna yaslanip››.

 Yaratilis

48:1 Bir süre sonra, ‹‹Baban hasta›› diye Yusufa haber geldi. Yusuf iki oglu Manasseyle Efrayimi yanina alip yola çikti.

48:2 Yakupa, ‹‹Oglun Yusuf geliyor›› diye haber verdiler. Israil kendini toparlayip yataginda oturdu.

48:3 Yusufa, ‹‹Her Seye Gücü Yeten Tanri Kenan ülkesinde, Luzda bana görünerek beni kutsadi›› dedi,

48:4 ‹‹Bana, ‹Seni verimli kilacak, çogaltacagim› dedi, ‹Soyundan birçok ulus doguracagim. Senden sonra bu ülkeyi sonsuza dek mülk olarak senin soyuna verecegim.›

48:5 ‹‹Ben Misira gelmeden önce burada dogan iki oglun benim sayilir. Efrayimle Manasse benim için Rubenle Simon gibidir.

48:6 Onlardan sonra dogacak çocuklar senin olsun. Efrayimle Manasseden onlara miras geçecek.

48:7 Ben Paddandan dönerken Rahel Kenan ülkesinde, Efrata varmadan yolda yanimda öldü. Çok üzüldüm, onu orada Efrata -Beytleheme- giden yolun kenarina gömdüm.››

48:8 Israil, Yusufun ogullarini görünce, ‹‹Bunlar kim?›› diye sordu.

48:9 Yusuf, ‹‹Ogullarim›› diye yanitladi, ‹‹Tanri onlari bana Misirda verdi.›› Israil, ‹‹Lütfen onlari yanima getir, kutsayayim›› dedi.

48:10 Israilin gözleri yasliliktan zayiflamisti, göremiyordu. Yusuf ogullarini onun yanina götürdü. Babasi onlari öpüp kucakladi.

48:11 Sonra Yusufa, ‹‹Senin yüzünü görecegimi hiç sanmiyordum›› dedi, ‹‹Ama iste Tanri bana soyunu bile gösterdi.››

48:12 Yusuf ogullarini babasinin kucagindan alip onun önünde yere kapandi.

48:13 Sonra Efrayimi sagina alarak Israilin sol eline, Manasseyi soluna alarak Israilin sag eline yaklastirdi.

48:14 Israil ellerini çapraz olarak uzatti, sag elini küçük olan Efrayimin, sol elini Manassenin basina koydu. Oysa ilkin Manasse dogmustu.

48:15 Sonra Yusufu kutsayarak söyle dedi: ‹‹Atalarim Ibrahimin, Ishakin hizmet ettigi, Bugüne dek yasamim boyunca bana çobanlik eden Tanri,

48:16 Beni bütün kötülüklerden kurtaran melek bu gençleri kutsasin! Adim ve atalarim Ibrahimle Ishakin adlari bu gençlerle yasasin! Yeryüzünde çogaldikça çogalsinlar.››

48:17 Yusuf, babasinin sag elini Efrayimin basina koydugunu görünce, bundan hoslanmadi. Babasinin elini Efrayimin basindan kaldirip Manassenin basina koymak istedi.

48:18 ‹‹Baba, öyle degil›› dedi, ‹‹Ilkin Manasse dogdu. Sag elini onun basina koy.››

48:19 Ancak babasi bunu istemedi. ‹‹Biliyorum oglum, biliyorum›› dedi, ‹‹Manasse de büyük bir halk olacak. Ama küçük kardesi daha büyük bir halk olacak, soyundan birçok ulus dogacak.››

48:20 O gün onlari kutsayarak söyle dedi: ‹‹Israilliler, ‹Tanri seni Efrayim ve Manasse gibi yapsin› Diyerek sizin adinizla kutsayacaklar.›› Böylece Yakup Efrayimi Manassenin önüne geçirdi.

48:21 Israil Yusufa, ‹‹Ben ölmek üzereyim›› dedi, ‹‹Tanri sizinle olacak. Sizi atalarinizin topragina geri götürecek.

48:22 Sana kardeslerinden bir pay fazla veriyorum; onu Amorlular'dan kilicimla, yayimla aldim.››

 Yaratilis

49:1 Yakup ogullarini çagirarak, ‹‹Yanima toplanin›› dedi, ‹‹Gelecekte size neler olacagini anlatayim.

49:2 ‹‹Yakupogullari, toplanin ve dinleyin, Babaniz Israile kulak verin.

49:3 ‹‹Ruben, sen benim ilk oglum, gücümsün, Kudretimin ilk ürünüsün, Saygi ve güç bakimindan en üstünsün.

49:4 Ama su gibi oynaksin, Üstün olmayacaksin artik. Çünkü babanin yatagina girip Onu kirlettin. Dösegimi rezil ettin.

49:5 ‹‹Simonla Levi kardestir, Kiliçlari siddet kusar.

49:6 Gizli tasarilarina ortak olmam, Toplantilarina katilmam. Çünkü öfkelenince adam öldürdüler, Canlari istedikçe sigirlari sakatladilar.

49:7 Lanet olsun öfkelerine, Çünkü siddetlidir. Lanet olsun gazaplarina, Çünkü zalimcedir. Onlari Yakupta bölecek Ve Israilde dagitacagim.

49:8 ‹‹Yahuda, kardeslerin seni övecek, Düsmanlarinin ensesinde olacak elin. Kardeslerin önünde egilecek.

49:9 Yahuda bir aslan yavrusudur. Oglum benim! Avindan dönüp yere çömelir, Aslan gibi, disi bir aslan gibi yatarsin. Kim onu uyandirmaya cesaret edebilir?

49:10 Sahibi gelene kadar Krallik asasi Yahudanin elinden çikmayacak, Yönetim hep onun soyunda kalacak, Uluslar onun sözünü dinleyecek.

49:11 Esegini bir asmaya, Sipasini seçme bir dala baglayacak; Giysilerini sarapta, Kaftanini üzümün kizil kaninda yikayacak.

49:12 Gözleri saraptan kizil, Disleri sütten beyaz olacak.

49:13 ‹‹Zevulun deniz kiyisinda yasayacak, Liman olacak gemilere, Siniri Saydaya dek uzanacak.

49:14 ‹‹Issakar semerler arasinda yatan güçlü esek gibidir;

49:15 Ne zaman dinlenecek iyi bir yer, Hosuna giden bir ülke görse, Yüklenmek için sirtini eger, Angaryaya katlanir.

49:16 ‹‹Dan kendi halkini yönetecek, Bir Israil oymagi gibi.

49:17 Yol kenarinda bir yilan, Toprak yolda bir engerek olacak; Atin topuklarini isirip Atliyi sirtüstü düsüren bir engerek.

49:18 ‹‹Ben senin kurtarisini bekliyorum, ya RAB.

49:19 ‹‹Gad akincilarin saldirisina ugrayacak, Ama onlarin topuklarina saldiracak.

49:20 ‹‹Zengin yemekler olacak Aserde, Krallara yarasir lezzetli yiyecekler yetistirecek Aser.

49:21 ‹‹Naftali saliverilmis geyige benzer, Sevimli yavrular dogurur.

49:22 ‹‹Yusuf meyveli bir dal gibidir, Kaynak kiyisinda verimli bir dal gibi, Filizleri duvarlarin üzerinden asar.

49:23 Okçular acimadan saldirdi ona. Düsmanca savurdular oklarini üzerine.

49:24 Ama onun yayi saglam, Kollari esnek çikti; Yakupun güçlü Tanrisi, Israilin Kayasi, Çobani olan Tanri sayesinde.

49:25 Sana yardim eden babanin Tanrisidir, Her Seye Gücü Yeten Tanridir seni kutsayan. Yukaridaki göklerin Ve asagidaki denizlerin bereketiyle, Memelerin, rahimlerin bereketiyle Odur seni kutsayan.

49:26 Babanin kutsamalari ebedi daglarin nimetlerinden, Ebedi tepelerin bollugundan daha yücedir; Yusufun basi üzerinde, Kardesleri arasinda önder olanin üstünde olacak.

49:27 ‹‹Benyamin aç kurda benzer; Sabah avini yer, Aksam ganimeti paylasir.››

49:28 Israilin on iki oymagi bunlardir. Babalari onlari kutsarken bunlari söyledi. Her birini uygun biçimde kutsadi.

49:29 Sonra Yakup ogullarina su buyruklari verdi: ‹‹Ben ölmek, halkima kavusmak üzereyim. Beni Kenan ülkesinde atalarimin yanina, Mamre yakinlarinda Hititli Efronun tarlasindaki magaraya, Makpela Tarlasindaki magaraya gömün. Ibrahim o magarayi mezar yapmak üzere Hititli Efrondan tarlasiyla birlikte satin almisti.

49:31 Ibrahimle karisi Sara, Ishakla karisi Rebeka oraya gömüldüler. Leayi da ben oraya gömdüm.

49:32 Tarla ile içindeki magara Hititlerden satin alindi.››

49:33 Yakup ogullarina verdigi buyruklari bitirince, ayaklarini yatagin içine çekti, son solugunu vererek halkina kavustu.

 Yaratilis

50:1 Yusuf kendini babasinin üzerine atti, aglayarak onu öptü.

50:2 Babasinin cesedini mumyalamalari için özel hekimlerine buyruk verdi. Hekimler Israili mumyaladilar.

50:3 Bu is kirk gün sürdü. Mumyalama için bu süre gerekliydi. Misirlilar Israil için yetmis gün yas tuttu.

50:4 Yas günleri geçince, Yusuf firavunun ev halkina, ‹‹Eger benden hosnut kaldinizsa, lütfen firavunla konusun›› dedi,

50:5 ‹‹Babam bana ant içirdi: ‹Ölmek üzereyim. Beni Kenan ülkesinde kendim için kazdirdigim mezara gömeceksin› dedi. Simdi lütfen firavuna bildirin, izin versin gideyim, babami gömüp geleyim.››

50:6 Firavun, ‹‹Git, babani göm, andini yerine getir›› dedi.

50:7 Böylece Yusuf babasini gömmeye gitti. Firavunun bütün görevlileri, sarayin ve Misirin ileri gelenleri ona eslik etti.

50:8 Yusufun bütün ailesi, kardesleri, babasinin ev halki da onunla birlikteydi. Yalniz çocuklari, davarlarla sigirlari Gosende biraktilar.

50:9 Arabalarla atlilar da onlari izledi. Büyük bir alay olusturdular.

50:10 Seria Irmaginin dogusunda Atat Harmanina varinca, yüksek sesle, aci aci agit yaktilar. Yusuf babasi için yedi gün yas tuttu.

50:11 O bölgede yasayan Kenanlilar, Atat Harmanindaki yasi görünce, ‹‹Misirlilar ne kadar hüzünlü yas tutuyor!›› dediler. Bu yüzden, Seria Irmaginin dogusundaki bu yere Avel-Misrayim adi verildi. ‹‹Misirlilarin çayiri›› anlamina gelir.

50:12 Yakupun ogullari, babalarinin vermis oldugu buyrugu tam tamina yerine getirdiler.

50:13 Onu Kenan ülkesine götürüp Mamre yakinlarinda Makpela Tarlasindaki magaraya gömdüler. O magarayi mezar yapmak üzere tarlayla birlikte Hititli Efrondan Ibrahim satin almisti.

50:14 Yusuf babasini gömdükten sonra, kendisi, kardesleri ve onunla birlikte babasini gömmeye gelenlerin hepsi Misira döndüler.

50:15 Babalarinin ölümünden sonra Yusufun kardesleri, ‹‹Belki Yusuf bize kin besliyordur›› dediler, ‹‹Ya ona yaptigimiz kötülüge karsilik bizden öç almaya kalkarsa?››

50:16 Böylece Yusufa haber gönderdiler: ‹‹Babamiz ölmeden önce Yusufa söyle deyin diye buyurmustu: ‹Kardeslerin sana kötülük yaptilar, lütfen onlarin suçunu, günahini bagisla.› Ne olur simdi günahimizi bagisla. Biz babanin Tanrisinin kullariyiz.›› Yusuf bu haberi alinca agladi.

50:18 Bunun üzerine kardesleri gidip onun önünde yere kapanarak, ‹‹Senin köleniz›› dediler.

50:19 Yusuf, ‹‹Korkmayin›› dedi, ‹‹Ben Tanri miyim?

50:20 Siz bana kötülük düsündünüz, ama Tanri bugün oldugu gibi birçok halkin yasamini korumak için o kötülügü iyilige çevirdi.

50:21 Korkmaniza gerek yok, size de çocuklariniza da bakacagim.›› Yüreklerine dokunacak güzel sözlerle onlara güven verdi.

50:22 Yusufla babasinin ev halki Misira yerlestiler. Yusuf yüz on yil yasadi.

50:23 Efrayimin üç göbek çocuklarini gördü. Manassenin oglu Makirin çocuklari onun elinde dogdu.

50:24 Yusuf yakinlarina, ‹‹Ben ölmek üzereyim›› dedi, ‹‹Ama Tanri kesinlikle size yardim edecek; sizi Ibrahime, Ishaka, Yakupa ant içerek söz verdigi topraklara götürecek.››

50:25 Sonra onlara ant içirerek, ‹‹Tanri kesinlikle size yardim edecek›› dedi, ‹‹O zaman kemiklerimi buradan götürürsünüz.››

50:26 Yusuf yüz on yasinda öldü. Onu mumyalayip Misir'da bir tabuta koydular.